Partilerin 2 mühim hatası?

Aday listelerine olan tepki süreci ve yaşanan rahatsızlık ile ilgili bence partilerin yaptığı 2 büyük hata var.

Birincisi kendini parti teşkilatlarına şirin göstermeye çalışan bazı kralcıların  “biz partiliyiz, biz dava insanıyız, partimizde tepki varmış gibi göstermeye çalışan bir kısım insan bunu kasıtlı yapıyor”  söylemleri ile bazı gerçeklerin üstünü örtmeye çalışma çabaları ve bunu yaparken kullanılan dil yüzünden zaten kırgın olan partililerin daha ötekileştirilmesi.

İkinci etken ise yaşanacak tepkinin sandığa yansımayacağı, yansıyacak olsa bile bunun hedef alınan oyları etkilemeyecek kadar cılız olacağı düşüncesi ile tepkili partilileri yok saymak. Onları etkisiz eleman, nicelik olarak katkıdan uzak gören bakış açısı.

Eminim birçok parti yöneticisi, kendilerine tepki gösterecek insanların sayıca çok az ve etkisiz olduğunu düşünmekle birlikte, bu nasıl olsa genel seçim, adaylar önemli değil, listeleri belli bir kesim dışında umursayan yok diyerek insanların paşa paşa partilerine oy vereceğini düşünüyor.

Her ne kadar sosyal medya reel bir ölçek değil ama bu sürece tepki gösterenlerin yazıp çizdiklerine bakmak bile tablonun ciddiyetini anlatıyor aslında. Bu yüzden öncelikle bu 2 hatadan uzak durmak gerekiyor.

“Tepkiyi olumlayabilmek önemli”

Tepkilerin ne kadar ciddi, ne kadar önemli olduğunun farkına varmak demek, o tepkileri olumlayabilmek için fırsat demek aslında. Zira bu tepkileri gösterenler, kendilerini dışlanmış, kandırılmış, ötekileştirilmiş hissettiği ve partilerini çok sevdiği için bu tepkiyi gösteriyor. 

“Biçerli ve Usluer Eskişehir doğumlu”