İlkokul son sınıftan başlamak üzere, liseli yıllarda, çok konuşmuşuzdur.
“Paralel çizgiler..”
“Kesişenler..”
“Yarıda kalanlar. Bölenler..”
-“Yamuklar vs..”
Şimdi değişti mi bilmiyorum..
“Ne kadar uzatılırsa uzatılsın..
Birbirini kesmeyen doğrulara paralel doğru denirdi”
Doğruların biri eğilir, diğerini uzak ya da yakından keserse adı;
“Kesen olurdu..”
Ortada ne doğru kalırdı, ne çizgi..
--//--
İçinde bulunduğumuz günlerde..
Dersimiz geometri olmasa da en çok konuştuğumuz terim:
“Paralel yapı oluyor”..
Önceki gün gene konuştuk..
Filan yapmış..
Falan yapmış..
Ama kesişme olmuş mu kimse bilmiyor.
Neymiş?..
Askerler geliyor:
“Paralel yapı”
Siviller konuşuluyor:
“Paralel yapı”..
--//--
CHP ile MHP’nin ortak Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu dinledik Eskişehir’de..
Dedi ki:
“Türkiye derisi gerilmiş bir def gibi oldu.. O defin derisi tavını bulmazsa gerginliğini kaybeder.. Beklediğimiz sesi vermez.”
--//--
İhsanoğlu’nun bu benzetmesi aklıma Paşa Kızını getirdi..
Emirdağlılar düğünlerde def çalan ünlü Paşa kızını bilir.
Öyle güzel def çalardı ki:
“Paşa Kıznın definde kızlar türküsüz oynardı..”
Rahmetli Paşa kızı sesi iyi çıkmadığı zaman da defi ısıtarak derisini gerdirirdi... ı
--//--
Politikada gördüğünüz gibi, neler geliyor akla neler?..
Paralel çizgiler..
Derisi gerilmemiş def...
Kılavuzlar kargalar..
Ve en sonunda da “demokrasi..”
Bekleyip göreceğiz..
“Sandıktan hangisi çıkacak?”
Yamuklar mı? Bölen ve bölünenler mi?
Birbirini kesen doğrular mı?
Yoksa kesilmeden uzayan “paralel” doğrular mı?
Günlerin getirdiği
--İrfan Çetinkaya konuştu—
Başta gazeteleriniz Anadolu ve Yenigün olmak üzere tüm basında yer alan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı İrfan Çetinkaya kırılan heykeller konusunda nihayet konuştu. Heykelleri kıran kişinin yakalandığını belirten Çetinkaya, “Olayı yapan kişinin yakalandıktan sonra serbest bırakılmasına üzüldük. Heykellere saldırı olayını güvenlik kamerasından izledik. Polis saldırıyı yapan kişiyi yakalayıp emniyete götürdü. Bu şahsın kimliği tarafımızdan da tesbit edildi. Olayın siyasi bir yanı yoktur. Bu kişi kendisine kesilen trafik cezasının dernek tarafından ödenmesini istemiştir. Bazı şahıslara kendisine dernek tarafından yardım edilmezse zarar vereceğini söylemiştir… Bunu da tesbit ettik..” dedi..
İlginç bir olay değil mi? Çok hassas bir konu çünkü.. Keşke aynı açıklama, daha önce de yapılıp, gerçek ortaya konsaydı da, çalışmalarını takdirle izlediğimiz Hacı Bektaş Veli Anadolu.. Kültür Vakfı hakkında böyle bir yorum yapılmasaydı..
--Mesut Hoşcan pazarlığı bilir—
Eskişehirspor Başkanı Mesut Hoşcan “Futbolcumuz Tarık Çamdal’ı altı milyon Euro’dan aşağıya vermeyiz. Bu para Çamdal’ın bonservis bedelidir” diyor. Tarık Çamdal’a GS’nin talip olduğunu vurgulayan Hoşcan ”Kesinlikle indirim yapmayız. Onlar 2 Milyon Euro artı bir futbolcu teklif ediyorlar Fakat bizim böyle bir fiyata razı gelmemiz mümkün değil.. Hatta 2-3 deseler de mümkün değil” diye konuşuyor..
Tarık Çamdal için BJK ve Trabzon sporun da teklif yaptığını bir soru üzerine açkılayan Mesut Hoşcan, teklifleri incelediklerin belirterek “BJK Başkanı ve Trabzon başkanlarını bekliyoruz. Kapımız hepsine açık. Tarık Çamdal’ı hangi kulüp biçtiğimiz bedeli verirse severek satarız. Başka türlü bir fiyata kesinlikle genç futbolcumuzu satmayız” diyor. Eskişehirspor’un genç başkanı Mesut Hoşcan futbol piyasasını öğrenmeye başladı.. Tarık olayını da bakalım dediği şartlarda gerçekleşt,rebilecek mi?
Kolay gelsin diyoruz kendisine..