Odunpazarı Belediyesi ve işadamı Lütfü Yüksel’in desteği ile bölgeye bir alzheimer merkezi açılacağını öğrendik. Protokol töreninde konuşan Lütfü Yüksel, aynı kampüs içine bir de “kadın sığınma evi” yapmak istediğini söyleyerek, yeni bir müjde verdi.
Odunpazarı Belediyesi ve işadamı Lütfü Yüksel’in desteği ile bölgeye bir alzheimer merkezi açılacağını öğrendik. Protokol töreninde konuşan Lütfü Yüksel, aynı kampüs içine bir de “kadın sığınma evi” yapmak istediğini söyleyerek, yeni bir müjde verdi.
Alsheimer çok zor bir hastalık. Üstelik bilinen bir tedavisi de yok. Doktorlar alzheimeri ancak yavaşlatabiliyor. Öyle bir hastalık ki ilerleyen aşamalarda kişi bırakın konuşmayı, tuvaletini yapmayı bile unutabiliyor. Tabii genellikle yaşlılarda görülen bu hastalık yalnızca hastayı değil, ailesini de çok kötü etkiliyor.
Bu noktada Sağlık Bakanlığı’nın ücretsiz Alzheimer merkezleri açması gerekiyor. Ancak ve elbette ki sevgili hükûmetimizin çok önemli işleri var. Siz yandaş müteahhitlere ihale ayarlamanın, kimin ne kadar zekat (!) vereceğinin hesaplanmasının kolay bir iş olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Bu koşullar altında sevgili hükûmetimizin vatandaş denilen ayak takımıyla (!) ilgilenmesini bekleyemezsiniz. Ne yani? Efendilerimiz bir de yaşlılar takımıyla mı ilgilenecek?
Bu durumda iş, yerel yönetimlere düşüyor. Tepebaşı Belediyesi’nin öteden beri çok iyi çalışan bir Alzheimer merkezi bulunuyordu. Şimdi buna Odunpazarı’nın açacağı merkez de eklenecek.
Hem Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve mesai arkadaşlarına hem de hayırsever işadamı Lütfi Yüksel ve aile efradına teşekkür ederiz.
Hükûmetten medet yok, kendi başımızın çaresine bakacağız.
Dinini, dilini ve ilmini bilmeyen gençlik
Yüksek Öğretim Kurumları Sınav sonuçları gösterdi ki, bu ülkede Milli Eğitim Bakanlığı hiçbir işe yaramıyormuş. Sınav sonuçları o kadar kötü ki, “Öğrenciler sınıfta kaldı” diyemiyoruz. Olsa olsa AK Parti sınıfta kaldı diyebiliriz.
Siz ülkeyi 22 sene boyunca yöneteceksiniz ve eğitim sisteminiz yerlerde sürünecek öyle mi?
YKS sınavında Türkçede sorulan 40 soruya ortalama 21 doğru cevap verilmiş.
Matematik içler acısı; 40 soruya verilen ortalama doğru cevap sayısı 5,5,
Fizikte 14 sorunun 2,2’si doğruyken, kimyada 13 soruya 1,4 ve son olarak biyolojide 13 soruya 2,3 doğru yanıt verilmiş.
Hani bir ara “Dindar nesil yetiştireceğiz” diyorlardı ya, işte öğrencilere yöneltilen 6 din sorusuna verilen doğru cevap sayısı yalnızca 1,2…
Özetlemek gerekirse AK Parti iktidarı 22 senenin sonunda ana dilini, yüce dinini ve fen bilimlerini silmeyen nesiller yetiştirmiş.
Avrupa’daki öğrenciler müthiş bir eğitimden geçiyor. Bizim çocuklarımız bu bilgilerle mi Avrupalılarla yarışacak?
“Türkiye hızla cahil ve fakir bir Ortadoğu ülkesine dönüştürülüyor” dediğimiz zaman bize inanmayanlar, şu yukarıdaki sonuçlara bakarlarsa, belki utanırlar.
Çünkü utanmak lazım. AK Partililerin utanmaları lazım…