Görüşler
"Neden yıldızlar bu kadar parlak? Neden ağaçlar, kuşlar bu kadar sevimli? Hepsi ölüp gidecek olduktan sonra bu güzellik niye?"
Asırlar önce ölümün yakınlığını doğaya böyle anlatmış "Yunus Emre..."
Düşünce güzel, duygu güzel...
Bu güzellikler görmeye değer...
Hele insan olarak doğup, insan gibi yaşayabildikten sonra...
“Ölüm bile güzel..."
…….
Bunları düşlerken şükrederiz...
Dünyaya geldiğimize ve doğuran anamıza...
"Dokunsan ağlayacak" derler ya, anamız gelince akla, bir başka olur dünya!
Sevgisini "Anneler Günü" denilen bir güne sığdırmaya çalışanlara kızar, yüreğimize inen inen acısıyla kalırız...
Kötü yazgılı günlerimizde, dünyaya geldiğimize üzülür, günahsız analarımızı yargılarız...
En küçük bir acı ise dilimizi çözüverir:
"Yandım anam!.."
…….
Temelimiz hep analar üzerine kurulmuş...
Neler doğurmuş neler!
"Ana-Dolu, Ana-Yasa, Ana-Vatan, Ana-Dil, Ana-Yurt..."
Şaka da olsa "baba" ile karıştırın...
"Ana-Baba Günü" olmaz mı?
Bütün bu güzelliklerin yanında, dilimize karışan ve ana ile başlayan tüm kötü sözlere de lanet olsun!
Diline "Ana-avrat"ı dolaştıranlar...
"Bir analarının olduğunu hiç düşünmezler mi?"
…….
Bir "Anneler Günü” daha geldi gitti...
Hani sevgisini bir güne sığdırmaya çalışanlara kızıyoruz falan diyoruz ama...
"Yitirdikten sonra o gün hiç bitmiyor!"
TOKİ Eskişehir’de güven vermiyor!
Bu satırların yazarı üç yıl önce uyarmıştı!
"Atatürk Stadı’na dikkat! Arazisine rant gözüyle bakılıyor... Şehrin göbeğindeki oksijenimiz gitmesin...."
Sonrasında, onlarca yorum yapıldı ve hep aynı durakta inildi:
"Eskişehir meydan istiyor..."
İsyanı güzeldi Eskişehir’in:
"Hodri meydan TOKİ..."
Hala şüphemiz var ama, bu yoldan geri dönüş yok artık...
Kimse, "Taş düşebilir, ayı çıkabilir" falan demesin…
"Yemezler artık TOKİ, burası Eskişehir..."
…….
Odunpazarı'nın çiçeği burnunda Belediye Başkanı "Kazım Kurt"un sözleri de aynı biçimde...
Sonhaber'de "Esra Yücel"in söyleşisinde konuşan Kurt, "TOKİ’ye güvenmiyorum" diyor...
Neden?
"Güvenmiyorum çünkü Eskişehir’deki bütün uygulamalarında vatandaşın aleyhine sonuçlar doğuran bir çalışma içine girdi. Biz o nedenle TOKİ'ye sıcak bakmıyoruz..."
Haklısın Kazım...
Aynen katılıyoruz...
“Ve de aklımız yine Atatürk Stadı’nın yerine gidip geliyor...”
Günün İncisi
Para her kapıyı açar ama kilitleyemez
F.Engels
Günün Balı
Devlet Bahçeli "Reza Zarrab Başbakan olsun" demiş.
Olsun!
Kabinede ilaç için bir tane de "rüşvet veren" olsun!
Gülhan Elmas
Günün Sorusu
Erdoğan'ın zaman zaman yaptığı ilginç çıkışlar en çok kimi zor durumda bırakıyor?
"Neyin ne olduğunu gayet iyi bilen ama kaderin cilvesi sonucu yalakalığa mecbur hale
gelmiş yandaş gazetecileri!.."
Kıssa-dan
Dünya, aç oldukları için uyuyamayanlarla, açlardan korktukları için uyuyamayanlar arasında bölünmüş durumdadır.
Paula Preire
Cuk
Piyano tuş sayısı tek haneli olacak…
"Şiir, kaymakamlıklara bağlanacak...”
Menderes farkı!
Halk TV’deki sohbet programında Yassıada duruşmalarında avukatlık yapmış ve "Menderes"i yakından tanımış olan "Hüsamettin Cindoruk"a soruluyor:
"Tayyip Erdoğan ile Menderes arasında benzerlik var mıdır gerçekten?"
Cindoruk gülüyor:
- Menderes ve oğulları hakkında yolsuzluk suçlaması yoktu... Zaten bu yüzden çocuklarının serbest iş yapmasına izin vermemişti. Ayrıca benim Bayan "Berrin Menderes"i bir baloda Yunan lideri "Karamanis" ile dans ederken görmüşlüğüm var...
Günün Şiiri
Kabus
Bir ağacım
Sessizlik ormanında
Çılgın bir sevgili gibi
Sarılmış toprağa gözlerim var
Dal budak olmuş, çıkmış arş-ı alaya
Kalın bir kabukla kaplı ağzım
Bir ağacım
Sessizlik ormanında
Sonsuzluğa dek
Sürecek yalnızlığımla...
Birdal Özunan (Varlık-1975)
Yeni bir şey var mı?
Temel, yıllar sonra eski arkadaşı Dursun'a rastlar. Sarılıp öpüşürler. Temel, "Uzun zamandır görüşmüyoruz” der:
"Yeni bir şey var mı?”
Dursun, üzgün, dertli bir halde içini çeker:
"Ah sorma yahu!" der:
"Çok zor günler geçiriyorum..."
-Neden?
"Karım beni başka erkeklerle aldatıyor!"
Temel başını sallar ve "Yahu beni yanlış anladın" der:
"Ben sana yeni bir şey var mı? diye sordum!"
Kurbağanın geleceği
Kurbağanın biri geleceğini öğrenmek için bir falcıya gider. Falcı der ki:
"Nefis bir kızla tanışacaksın!"
"Harika" diye bağırıp sevinir kurbağa:
"Nerede ve nasıl karşılaşacağım?"
Falcı kıs kıs güler :
"Önümüzdeki ders yılında ve onun biyoloji dersinde!"
Önce “kötü” sonra “iyi” baba!
"Kevin Costner"i önce “kötü” sonra “iyi” baba yapan bir film...
"Son üç gün...”
Yönetmen “Terminatör, Kurtuluş ve Charlie’nin Melekleri” filminden tanıdığımız "McG..."
"Costner"ın canlandırdığı emektar CIA ajanı "Ethan", kanser olduğunu ve birkaç ay ömrü kaldığını öğrenince eski karısı ve usun süredir görmediği kızıyla bağ kurmaya Paris'e gidiyor.
Çok iyi değil ama, ”aile yapısı” için ders veren bir film...
"Son 3 gün” üçüncü ve son haftasında...
Günün Olayı
Pervin Buldan "Öcalan ve AKP özerklikte anlaştı" diyor.
Ne memleket ama!
Diyanet, üniversiteler, basın, yargı gibi kurumların ulaşamadığı özerklik PKK'ya verildi.
Günün Biberi
-İslamcı terör örgütü "Boko Haram" Nijerya'da kaçırdığı kız çocuklar için “Allah'ın izniyle onları satacağım" diyor.
Dincilerin satma merakı bulaşıcı galiba...
Akif Kökçe
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...