Valide Mal Hatun Anaokulu ile ilgili iddiaları yazmıştım. İlginçtir bu iddialar ile ilgili büyük bir sessizlik var. Kulaklarda fısıldaşmalar var ancak yetkili birimlerden kimse konuşmuyor.
Eğitim Bir-Sen’i yakından ilgilendiren bir konuydu. Çünkü okuldaki yöneticilerin hepsi Eğitim Bir-Sen üyesi…
İktidara yakın bir sendika…
Haliyle şu anda pek çok okul müdürü ve yöneticisi de bu sendikanın üyeleri…
Başkan İbrahim Akar, dün sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Basın birimi linki bana da göndermiş. Bu açıklamayı kamuoyunun ve eğitimi yönetenlerin bilgisine sunuyorum…
- Valide Mal Hatun Anaokulu Müdür Yardımcısı “Okulda yapılan usulsüz idari işlemler, gereksiz yere yapılan harcamalar, piyasa değerinin çok üstünde fahiş fiyatlarla alınan araç gereçler, okul aile birliği mali kaynaklarının doğru kullanılmaması, okula yapılan personel alımlarında okul aile birliği ve okulla ticaret yapılan firmaların yakınlarının tercih edilmesi, okul aile birliği harcama defterlerinde değişiklikler yapılması” iddiaları ile kurumun ve kamunun menfaatini gözeterek iddialarını destekler nitelikte belgeleriyle birlikte idari ve adli birimlere yazılı şikayette bulundu.
KINAMA AYLIKTAN KESME SÜRGÜN!
- Şikayet üzerine Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri görevlendirildi ve konuya ilişkin bir soruşturma başlatıldı. Bakanlık Müfettişlerinin yürüttüğü soruşturma neticesinde okul müdür yardımcısına UYARMA, KINAMA ve AYLIKTAN KESME CEZASI verildi, OKUL YÖNETİCİLİĞİ ELİNDEN ALINDI. Bunlar yetmezmiş gibi kadrosu Odunpazarı ilçesinde olduğu halde ve bu ilçe de boş kadro olmasına rağmen bir önceki Millî Eğitim Müdürü Nesrin hanım tarafından öğretmen olarak Çifteler ilçesine gönderildi. Peki yapılan soruşturma sonucu çıkan başka herhangi bir ceza var mı? Yok!
İDDİALARINI İSPATLAMAKLA YÜKÜMLÜSÜN!
- Buraya kadar yazılanların dışında konuyu en başından ele alırsak; Müdür yardımcısı arkadaşımız beni arayıp bu okula geldiği günden beri tespit ettiği gereksiz, usülsüz ve fahiş fiyatlar üzerinden yapılan harcamaları, okul aile birliği eliyle yapılan kamu etiğine aykırı işe alımları ve kamunun zarara uğratılmasını şikayet edeceğini söyledi. Bende kendisine bu iddiaları ortaya koyduktan sonra iddialarını ispatlamakla yükümlü olduğunu belirttim. Kendisiyle bu konuda yazdıklarım dışında hiçbir görüşmem ya da şikayet konusuna dahilim olmadı.
OKULA GELMESİNİ İSTEMİYORUM!
- Daha sonra o dönem üyemiz olması sebebiyle okul müdürü beni aradı ve okula geldiği ilk günden beri burada olmasını istemediği müdür yardımcısının kendisini şikayet ettiğini söyleyip bu konuda destek istedi. Bende kendisine bu konuda iddiaların ağır olduğunu ve şikayetin mali boyutunun olması sebebiyle konuya dahil olamayacağımı /olmayacağımı söyledim. Hatta yaz döneminde okul müdürü bana yine gelerek “Ben bu kişinin okuluma müdür yardımcısı olarak gelmesini istemiyorum.” deyip bu arkadaşı başka bir kuruma gitmesi için ikna etmemi istedi. Ben de kendisine “Bu arkadaşımız en yüksek puanı alan kişi. Kendisine şuraya git buraya gitme şeklinde yönlendirmede bulunmam. Bunu kendime uygun görmem.” dedim.
SENDİKADAN AYRILDI
- Sonraki aşamada soruşturma devam ederken başka şahıslar tarafından da aranarak okul müdürüne destek olmam istendi ve onlara da aynı cevabı verdim. Soruşturma devam ederken yine okul müdürü beni arayıp 4483 kapsamında kendisine yargılama izni verilmemesi için destek istedi. Yine bu konuda da kendisine bu soruşturmaya hiçbir şekilde dahil olmayacağımı, soruşturmanın olması gerektiği gibi kendi seyrinde ilerlemesinin doğru olacağını söyledim. Bu konuda da hiç kimse aksini iddia edemez. Bu yaşananlar neticesinde okul müdürü kendisine destek vermediğim için sendikamızdan ayrıldı. Fakat yapılan soruşturma sonucunda, iddiaların tam aksine, okul müdürü ve şikayete konu olan kişiler suçsuz bulundu ve müdür yardımcısı 3 ayrı cezaya çarptırıldı. Yöneticiliği elinden alındı ve Çifteler ilçesine sürgün edildi.
KENDİ KURUMUNA BİLİRKİŞİ ATAYAMAZSIN
- Ayrıca iddialar sonucu Cumhuriyet savcılığına yapılan şikayet neticesinde “4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması kanunu” kapsamında inceleme başlatıldı. Fakat bu sefer de Ceza Muhakemeleri Kanunu 64/3 “Kamu çalışanları kendi kurumlarında bilirkişi atanamaz.” maddesine aykırı şekilde kurum içinden bilirkişi atandı. Yapılan inceleme sonucu yargılamaya gerek görülmedi ve dosya inceleme aşamasında bırakıldı.
- Bu konuda idari ve adli yargı süreci bir taraftan devam etmektedir. Hukukun üstünlüğüne olan inancımızı koruyarak müdür yardımcısı arkadaşımızın verdiği hukuk mücadelesinde kendisinin yanında olduğumuzu belirtmek isterim.
DİŞİLİK OKULU!
Aile, psikoloji ve cinsellik danışmanlığı veren Yasemin Uslu “Kadın fıtratını yeniden keşif etmek isteyenler için dişilik okulu” adlı online bir eğitim programı düzenledi…
Afiş bir harika…
-Dişilik okulu! ibaresi dikkat çekici!
Yasemin Uslu’nun internet sitesinde 'Kadınlığımı Şifalandırıyorum' başlığıyla yer alan metin şu cümleyle başlıyor:
-Kadınlığımı Şifalandırıyorum Eğitimi, Her insan fıtrat üzerine yaratılmıştır. Bizim kadınların fıtratı da kadın olmak ve kadınlığı yaşamak üzere dizayn edilmiştir.
…/…
“Fıtrat” ve “dizayn” kelimeleri yan yana ne güzel duruyor.
Acaba bu dişilik okulu hakkında feministler ne düşünüyor.
GÜNÜN SÖZÜ!
Hayaller ve gerçekler yarışır. Hayaller hep önde gider ama her zaman gerçekler kazanır.
Oscar Wilde
GÜNÜN KARİKATÜRÜ