Prof. Dr. Cengiz Türe

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Mercekler ve insanlar…

Prof. Dr. Cengiz Türe yazdı

13 Mayıs 2016 08:28

Hepiniz öğrencilik yıllarınızdan hatırlarsınız, mercekler konusunu… Basit olarak ince ve kalın kenarlı olmak üzere iki türü vardır…
Kısaca, ince kenarlı mercekler ışığı toplar, kalın kenarlı mercekler ışığı dağıtır. İşte çocukluğumuzda güneş ışığı altında büyüteç kullanarak yaktığımız kâğıtlar, ince kenarlı olanlarladır…
Ben insanların olaylar karşısındaki davranışlarını, bu iki merceğin ışık karşısında yarattığı etkiye benzetirim…
Yani, aynı ışık etkisi altında, farklı kırılmalar yaratmak...
Mercek benzetmesiyle anlatmaya çalıştığım, benzer olaylar karşısında farklı tutum gösteren insanlardır…
İnce kenarlı insanlar, çevreden kendilerine ulaşan bir sosyal uyarana karşı aşırı derecede odaklanırlar, büyütürler ve kendileri için yakıcı hale dönüştürürler.
Bazen ormanlık alanlara atılan cam kırıklarının, ince kenarlı bir mercek etkisiyle ormanları yakması gibi, çevrelerine de zarar verebilirler…
Kalın kenarlı insanlar ise bu etkiyi saçılıma uğratarak olayların şiddetini hafifletebilirler…
Bunlardan ilki, yaşam kalitelerini etkileyecek oranda düşünce cesetlerini kafalarında taşıyarak zihinsel geviş getirme içerisinden yaşarken, diğerleri duyarsız ve gamsız tutumlarıyla ince kenarlı insanlar için ek bir yük yaratmaya devam ederler.
Peki, bizim hangi tür merceğe sahip olacağımızı belirleyen şey nedir?
Elbette kalıtsal kodlarımız olan genler ve toplumsal kültür birikimlerinin etkisinde yaşadıklarımız yani kültürel kodlarımız olan memlerdir…
Belki de karşılaşılan olaylara göre, her iki insan tipinin de avantajlı ya da dezavantajlı olduğu durumlar olabilir.
Ama asıl olan, akıl denilen çekicin yardımıyla, olaylarla aramızdaki mercekleri kırarak çıplak gözle bakabilmektir, yaşananlara... Eğmeden, bükmeden…