MECLİS ÜYELERİ VAR MI?

ŞİRKETLERDE BELEDİYE MECLİS ÜYELERİ VAR MI?   Büyükşehir Belediyesi bürokratlarının

15 Şubat 2013 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
ŞİRKETLERDE BELEDİYE
MECLİS ÜYELERİ VAR MI?
 
Büyükşehir Belediyesi bürokratlarının gözaltına alınmaları, bu operasyonun siyasi olduğu iddiaları. Bu iddialara AK Partililerin vermiş olduğu ‘hiçbir şey çıkmazsa aklanmış olursunuz’ cevabı ipleri iyice gerdi.
Kim haklı? Kim haksız? Bunun kararını elbette yüce yargı verecek. Daha doğrusu operasyonda göz altına alınan, daha tutuklanan ve bir üst mahkemeye yapılan itiraz sonucu serbest bırakılan bürokratlar yargılanacak mı? Kaçı yargılanacak? Yargılamadan ne gibi sonuç çıkacak? Bu soruların cevaplarını öğrenmek için yargılamanın sonucunu bekleyeceğiz.
Önceki gün yapılan Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında AK Parti Grup Başkan Vekili Zihni Çalışkan soru önergesi vermiş. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan Belediye Şirketleri’nde gerek Yönetim Kurulu üyesi olarak gerekse personel olarak çalışıp çalışmadığını sormuş. Durup dururken sorulmaz. Mutlaka bir duyum aldılar.
AKP Grubu adına verilen soru önergesi şöyle:
“Yıllara ait olarak İmar Limitet Şirketi Yönetim ve Denetim Kurulu’nda bulunan ya da murakıp üye olan isimlerin açıklanmasını, bu isimlerin arasında belediye meclis üyesi ya da belediye bürokratlarının olup olmadığının belirtilmesini talep ederiz.”
Şirketlerde Belediye Meclis Üyeleri çalıştırılıyor ise yanlış. Her ne kadar kanunen bir kısıtlama yok ise de, etik olarak doğru değil.
Bir Belediye Meclis üyesinin görev yaptığı belediyenin hangi kademesinde olursa olsun, resmi olarak (ücret karşılığı) çalışması, şirketlerde yönetim ve denetleme kurulu üyeliği yapması kafalarda soru işaretleri oluşturur.
YARGIYA GÜVENİMİZ TAM
Bursa’nın Nilüfer İlçesi CHP Kadın Kolları Teşkilatının ziyaretinde kısa bir açıklama yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen,“Desteğinize çok teşekkür ediyorum. İçinde olduğumuz durumda yargıya güvenimiz tam. Yanlış hesap Bağdat’tan döner” demiş.
Evet, gerçektende yanlış hesap varsa Bağdat’tan dönsün. Yanlış yapanlar var ise, yaptıkları yanlışların hesabını vermeli. Yargılama sonucunda aklanmaları halinde en azından sokakta gezerken ‘İddiaları asılız çıktı. İşte yargılandık ve aklandık’ diyerek şüpheler ortadan kalktığı için başları dik gezerler.
Ama artık seçimin sonuna kadar kimse operasyonla ilgili yorum yapmasın. Konu yargıya intikal ettiğine göre. Artık yargının sonuna kadar hem AK Parti kanadı hem de CHP’liler ve Büyükşehir susmalı.
 
 
BUNA ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERMEK DENİLİR
 
Türk İş Bölge Temsilcisi Nejat Kılıç’ı çok eski tanırım. Sendikal mücadelesini de takdir edenlerdenim. Türk Metal-İş Sendikası Başkanlığı döneminde, yaptığı başarılı mücadeleler sonucu işçilere önemli haklar kazandırmıştı.
Sendikacılık yaşamını noktalamışken Türk-İş Eskişehir Temsilciliğine getirildi. Yılların vermiş olduğu bilgi birikimi ve tecrübesini bugünkü imkanlar ölçüsünde kullanmaya çalışıyor.
Ancak oturduğu ve temsil ettiği makam her siyasi partiye, her görüşe eşit bakmasını, en azından öyle davranmasını gerektirir.
Nejat Kılıç’ın basın açıklamaları gazetelerde okuduğumda şaşırmadım desem yalan olur. Yaklaşan yerel seçimler öncesi, sendikaları uyarma gereğini hissetmiş! “Sendikacıların görevi işçi haklarını koruyarak örgütlü olarak çalışmaktır. Sendikaların bir arada olup siyasilerle mücadele etmesi gerekir” demiş.
Buraya kadar tamam. Ama bundan sonraki sözleri sanki yapılacak yerel seçimlerin sendikaların AK Parti’yle hesaplaşma günü olacağının mesajını vermiş Nejat Kılıç.
Birde sendikalara çağrı yaparak birlik olunmasını, siyasilerin oya ihtiyaçlarının olduğunu, seçim dönemimin iyi değerlendirilmesi gerektiğini söylemiş. Bu sözlerle Nejat Kılıç sanki AK Parti’ye aba altından sopa göstermiş. En azından ben böyle algıladım.
Eğer benim algıladığım doğru ise sevgili Nejat Kılıç, bıraksın sendikacılığı siyasete atılsın. O zaman ne söylerse siyaseten olacağı için kimse söylediklerini eleştirmez. Sendikaları da birliğe davet etse, yine kimse bir şey söylemez. Hem sendikacılık hem de siyaset ikisi bir arada olmaz. Sendikaların içerisinde her türlü görüşe sahip insanlar var.
 
 
BEKİR SITKI SARAÇ ANKARA’YA NİÇİN GİTTİ?
 
DYP eski İl Başkanı ve DSP’den Odunpazarı Meclis üyesi olan Bekir Sıtkı Saraç’a, geçtiğimiz günlerde ‘Ankara’ya niye gittiğini’ sormuştu bir gazeteci arkadaş.
Bekir Sıtkı Saraç’ın da cevabı:
“Geçmişte birlikte siyaset yaptığım arkadaşlarımı hayırlı olsun ziyaretine gittim. Bunun altında herhangi bir şey aranmasın” olmuştu.
Bekir Sıtkı Saraç’ın bu ziyaretinin amacı, gerçekten ‘hayırlı olsun’ ziyaretinin olmadığı bilgisi geldi.
Peki, Bekir Sıtkı Saraç Ankara’ya DP Genel Merkezine niye gitti?
Genel Başkan Gültekin Uysal’la ne konuşacaktı? Neyin pazarlığını yapacaktı?
Bu soruların cevabını öğrenmek için yarını bekleyin.
 
 
FIKRA:
 
Aslu vardur
 
İdris’le Temel, kahvede ayrı masalarda hafif sıkkın oturuyorlarmış.
İdris sesleniyor:
-”Bana ‘ayran’ desena…”
-”Ayran!”
-”Uyy, ben da senun karuna hayran!”
Fena halde bozulan Temel, biraz sonra Idris’e sesleniyor:
-”Bana ‘gazoz’ desena…”
-”Gazoz…”
-”Uyy, ben da senun karini öptum…”
İdris, dudak büküyor:
-”Bu söyledigunun kafiyesi yoktur…”
Temel sözü bağlıyor:
-”Kafiyesi yoktur ama asli vardur!..
 
 
 
 
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi