Maskeli Balo…

Yeni Türkü’nün geçmiş yıllardan kulaklarımı okşayan naif bir şarkısı vardır.

Nakarat kısmında “Yaktım gemilerimi, dönüş yok artık geri, tak etti canıma bu maskeli balo

Bu maskeli balo ve o’nun sahte yüzleri” diye tekrarlayan bir şarkı.

Bugünlerde hele ki seçim rüzgârının ve telaşının yoğun yaşandığı bugünlerde, bu şarkıyı daha çok mırıldanıyor dilim.

Dün’e kadar muhalif olduğu adama övgüler dizenler…

Dün’e kadar övdüğü adamı görmezden gelenler…

Vefası eksik, olanı da karşılık bekleyerek yapanlar…

Ve en acısı şirin sözlerin ardına saklanıp ruhunu devşiren dalkavuklar…

Sayıları o kadar fazla, bu yönleriyle elde ettikleri görevler o kadar etkili ki…

İlkeleriyle yaşayan, prensiplerinden ödün vermeyen nice insana “sen boşa yaşamışsın dercesine”

Her yerden bitiyor, her ruhu kanatıyorlar.

A,B,C,D Parti falan hikâye… Aslında sadece Siyaset kirli demekte bakar körlük

Spor, İş Dünyası, Sanat ve Sosyal hayat içinde aynı şeyler geçerli

Adalet’i sadece kendine yapılan haksızlarda arayanlar,

Saygı’yı sadece kendi adına bekleyenler,

Yalan bir sevgiyle böbürlenmenin onursuzluğuna ses çıkarmayanlar

Gece rahatça uyuyabiliyor, aynaya ve etrafına huzurla bakabiliyorsa

Kimse kusura bakmasın ama

Ülkeyi kimin yönettiği, kimin iktidar olduğu, kimin mecliste, kimin bakan, Başbakan olduğu

Kimin hangi sendika, kimin hangi oda, kimin aydın, kimin geri kafalı, kimin artist olduğunun

Hiç ama hiç önemi yok.

Sizi bilmem ama şahsen ben kendi küçük dünyasını zar zor döndüren biri olarak – dünyayı kendi döndürdüğünü zanneden ve kendileri olmazsa dünya duracakmış gibi reklam yapanlara, bunun böyle olmadığını bildikleri halde çıkarları için buna çanak tutanlara baktıkça, Maskeli Balo şarkısını başucumdan eksik etmeyeceğim gibi geliyor.

Ha yanına bir de anlamlı söz eklerim en fazla “Mezarlıklar vazgeçilmez insanlarla doludur” diye.