Vatandaşa hizmet konusunda yaşanan siyasi çekişmeleri yarım asrı geçen ömrüm boyunca bir türlü anlayamadım.
Vatandaşa hizmet konusunda yaşanan siyasi çekişmeleri yarım asrı geçen ömrüm boyunca bir türlü anlayamadım.
Belediyelerin vatandaşa hizmet etmesini merkezi hükümet gücüyle engelleyen iktidar partisi mensuplarının yerelde iktidara gelebilmek için gösterdikleri bu çabanın sonuç vereceğine inanmayan Ademoğullarındanım…
Nedeni basit.
Bu engellemeleri belgeleriyle ortaya koyup, yurttaşa anlatacak, ikna etme kabiliyeti yüksek, marifetli belediye başkanları var bu şehirde. Başını da kente damgasını vuran Yılmaz Büyükerşen çekiyor malum.
Önce bu duruma nasıl gelindiğini, yani olayın ilk perdesini özetleyeyim, sonra Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un çarpıcı açıklamalarıyla çok şaşıracağınız ikinci perdeyi anlatacağım…
Daha önce tescilsiz alanda kalan Kurtuluş Kapalı Pazaryerinin mülkiyeti Hazine adına tescillendikten sonra, bulunduğu bölge afet riskli alan olduğundan yıkılıp yeniden yaptırılması için protokolle büyükşehir belediyesine devredildi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, pazaryerinin mülkiyetinin yıkımdan sonra tekrar Hazine’ye devredilmesini isteyen yazıyı Valilik kanalıyla büyükşehir belediyesine bildirdi. Mülkiyete ilişkin sorun yaşanınca yatırım programında olmasına karşın Büyükşehir Belediyesi inşaat ihalesini yapamadı.
Kısacası…
Büyükşehir Belediyesinin günün koşullarına uygun çağdaş ve modern bir Kurtuluş Kapalı Pazaryeri yapmasına siyaseten engel olunan bir Eskişehir tablosuyla karşı karşıyayız.
Soruyorum size…
Kim mağdur bu durumdan?
Sadece Kurtuluş Mahallesi sakinleri değil, Eskişehir’deki tüm yurttaşlar.
Çünkü 1996 yılına kadar açık pazar olarak kullanılan, 1996 yılında üzeri kapatılarak kapalı pazaryerine çevrilen Kurtuluş Pazaryeri, kent merkezinde yaşayan herkesin haftanın 7 günü alışveriş yapabildiği bir yerdi.
Büyükşehir Belediyesince modern, çağdaş ve günün koşullarına göre projelendirilen, hatta ve hatta kaynağı ayrılıp, ihaleye çıkartılma aşamasına getirilen Kurtuluş Kapalı Pazaryeri, geçen yıl mart ayında pazarcı esnafı tahliye edildikten sonra yıkıldı.
Neredeyse bir buçuk yıldır bu halde, yani bomboş bir arazi öylece bekliyor.
Gelelim olayın ikinci perdesine…
Burada sözü Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a bırakalım:
“Bildiğiniz gibi pazaryeri yıkıldıktan sonra Kurtuluş Mahallesi İmar Sokak’ta geçici olarak açık pazaryeri oluştu. Kurtuluş Pazaryeri’ndeki pazarcı esnafı çarşamba ve cumartesi günleri kurulan bu pazarda satış yapmaya başladı. Tamam, bir ihtiyaç kısmen gideriliyor ancak bu köklü bir çözüm değil. AK Parti’nin, merkezi hükümet kanalıyla belediyelerin vatandaşa hizmet etmesini engellediği çok güzel örneklerden birisidir bu pazaryeri… Önce vatandaşı mağdur ettiler, şimdi de pazarcı esnafını mağdur ediyorlar.
Valilik’ten açık kapı uygulaması kapsamında Odunpazarı bölgesinde olduğu için 13 Ekim’de bize bir yazı geldi. Kurtuluş Kapalı Pazaryeri yapılana kadar geçici olarak çarşamba ve cumartesi günleri İmar Sokak kurulan açık pazaryerinden bölge sakinlerinin şikayetçi olduğuna hatta imza topladıklarına dair…
Söz konusu yazıda ‘Pazaryerinin bulunduğu yer küçük bir alanı kapsadığından acil durumlarda pazardan dolayı ulaşım sağlanamadığı, gürültü ve pislik olduğu, denetim olmadığından rehabilitasyon merkezinin servislerinin park ettiği yerde pazardan dolayı çocuk kayıpları yaşandığı, pazarcı esnafının elektrik ihtiyacını söz konusu sokaktaki evlerden kablolar çekerek karşıladıkları, bunun da tehlike yarattığı’ belirtiliyor.
Kurtuluş Mahallesi sakinleri pazaryerini burada istemiyor. Toplanan imzalar da mevcut. Kısaca Valilik, ‘pazarın buradan kaldırılması konusundaki talepleri yerine getir’ diyor. Pazarcı esnafı ne yapacak? Onlar için de çok zor, nerede satış yapacaklar? Bu durumdan Pazarcı Esnaf Odası’nın da bilgisi var biliyorum.
Şimdi durum şu: Belediyelerin hizmet etmesini engelleyerek önce vatandaşı şimdi de pazarcı esnafını mağdur ediyorlar. Böyle yaparak ne geçecek ellerine bilmiyorum. Yurttaş bunun hesabını sandıkta AK Parti’ye soracaktır diye düşünüyorum.”
Bu konuya iktidar AK Parti’nin Eskişehir Milletvekilleri Fatih Dönmez ve Ayşen Gürcan’ın bir an önce el atması gerekiyor.
Bu işin siyaseti olmaz.
Eskişehirliler bilir…
“Mevzubahis Eskişehir ise gerisi teferruattır” diyen ve icraata geçiren belediye başkanları ile milletvekilleri bu kentte çok sevilir.
Sevilmek… Seviliyorsanız da daha çok sevilmek sizlerin elinde…
İşte fırsat.