Mihalıççık, Eskişehir siyasetinde en etkili olan ilçelerden birisi…
Yüzyılın başında önemli bir ilçe olsa da yoğun göçler
nedeniyle “eski önemini kaybetmişti”
Haydar Çorum’un belediye başkanı olması ile birlikte Mihalıççık yeniden canlanmaya atağa geçmeye başladı.
Bir ara ilçede kitlesel olarak yaşanan şehir merkezine göç durma noktasına geldi. Belki ileriki yıllarda tersine göçün yaşanması bile mümkün…
Festivaller ilçeye kültürel anlamda canlılık katıyor.
Tarım Kooperatifleri de ilçe ekonomisine hayat veriyor.
İlçenin Eskişehir’deki lobisi oldukça güçlü…
Mihalıççık kökenli siyasetçiler, Eskişehir siyasetinde her dönem etkili olmuştur. Bunun son örneğini geçen seçimlerde yaşadık.
Mihalıççık kökenli 3 milletvekili Eskişehir’den seçilmeyi başardı.
Üstelik hepsinin ikinci isimlerinde “Nur” vardı…
AK Parti’den Emine Nur Günay…
CHP’den Jale Nur Süllü…
Ve MHP’den, Metin ‘Nur’ullah Sazak…
…/…
Son kiraz festivalinde Mihalıççık kökenli iki milletvekili Emine
Nur Günay ile Jale Nur Süllü’yü göremedik…
Festivalde öne çıkan siyasetçi CHP Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt oldu. Mihalıççık’a Nur
gelmezse Kurt, torunuyla birlikte kaval havası oynadı.
SİYASETÇİNİN ŞİFRESİ!
Baleybelen, kelimesini hiç duydunuz mu?
“Dilsizlere dil veren” anlamına geliyor.
Ya Muhyi-i Gülşeni bilen var mı?
Osmanlı'da ortak kültür dili yaratmak üzere 1574'de kurgulanan dünyanın ilk yapay dilini yaratmaya çalıştı...
O dilin ismine Baleybelen dedi...
Belki birçoğunuza saçma gelecek...
Ama Muhyi-i bu yapay dille tam 200 eser yazdı...
Öğrencileri bu dili devam ettirmeye çalıştı.
Ama Muhyi'nin ölümünden sonra bu dil kullanılmaz oldu...
…/…
Fransızların pek bilinen araştırmacısı Rousseau, Halep'te hiç tanımadığı bir dilde yazılmış bir kitap gördü.
Kitabı İstanbul'da bulunan Alman ateşesine gönderdi...
Ateşe, ilk kez karşılaştığı bu dilin şifrelerini çözmeye çalıştı, çözemedi...
Kitap bu kez Fransa yollarına düştü...
Doğu Dilleri Akademisinde kitap üzerinde 8 yıllık bir araştırma yapıldı...
Ve bu dilin kaybolmuş bir millete ait olabileceği söylendi...
Baleybelen ile ilgili ilk ciddi ve gerçek araştırma 1966'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden
Prof. Dr. Mithat Sertoğlu'ndan gelir.
Bu dilin şifresini çözen ise Dil bilimci Mustafa Koç olur.
…/…
Ve günümüzde...
Dikkat edin herkes konuştuğunun doğrudan anlaşılmasını istemiyor...
Biraz dolandırıyor, biraz şifreliyor...
Dilsizleşiyoruz...
DESTİCİ’NİN BU İDDİASI ÇOK ÖNEMLİ!
BBP il Başkanı Mustafa Destici, Samsun’da düzenlediği basın toplantısında asgari ücretle ilgili çok çarpıcı acıkmalarda bulundu:
- Yıllar önce Çorum’da
karşıma çıkan mevzu bugün Samsun’da da karşıma çıktı. Çok acı verici bir durum bahsettiğim konu da asgari ücretle çalışması gereken işçilere bazı işletmeciler tarafından asgari ücretin altında bir maaş ödendiğini duyduk.
-Bu işletmeler çalışanlarının banka hesabına
5 bin 500 olan asgari ücreti yatırıyor, sonra çalışandan bin lirasını geri alıyor.
-Bu denetim zafiyetinin bir sonucudur, bu tür denetimlerin daha da sıklaştırılması gerekir.
Devlet asgari ücreti ne kadar açıklamışsa işçi çalıştıran yerler en az o kadar miktar para vermekle yükümlüdür…
…/…
Ne yazık ki Eskişehir’de de bu tür söylentiler kulağımıza geliyor. Umarım denetimler yeterince yapılır…
NE SÖYLERSE DOĞRU SÖYLER!
Şair Özdemir Asaf ne güzel özetlemiş:
-
Dost gerçekleri...
-Düşman işine geleni...
-Deli ağzına geleni...
-
Aşık içinden geçeni söylermiş.
GÜNÜN KARİKATÜRÜ