Seyitgazi İlçesine bağlı Yenikent köyünde 1996 yılından beri arkeologlar tarafından kazı çalışmaları yapılıyor.
Seyitgazi İlçesine bağlı Yenikent köyünde 1996 yılından beri arkeologlar tarafından kazı çalışmaları yapılıyor. Profesör Turan Efe tarafından başlatılan kazıların şu anda başkanlığını Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi akademisyenlerinden Profesör Murat Türkteki yürütüyor.
Yenikent mahallesi sakinleri, 19’uncu yüzyılın sonlarına doğru, Kırım ve Romanya’dan gelen Tatarların torunları. Dolayısıyla eski bir yerleşim merkezi sayılır. Ancak 1996’ya kadar Yenikentliler bile, ne kadar köklü bir tarihin üzerinde yaşadıklarını bilmiyorlardı. Nitekim arkeologların çalışmaları neticesinde Küllüoba Höyüğünün bundan 5 bin 500 sene evveline kadar uzanan bir medeniyete ev sahipliği yaptığı anlaşıldı.
Son olarak Türkteki ve arkadaşları, bölgede özenle gömülmüş evler buldular. Evler o kadar iyi korunmuş ki, 3 metreyi bulan duvarları bile sapasağlam ayakta kalmış.
Küllüoba’da yaşayan insanların yaşadığı döneme bilim adamları Tunç Çağı adını veriyor. Eskişehir’de sadece Tunç Çağından kalma 200 höyük bulunuyor. Buna Tunç Çağından önce ve sonraki tarihi alanları da eklerseniz, Eskişehir’de gün yüzüne çıkartılması gereken binlerce arkeolojik alan olduğunu görürüz.
Ancak bugün Eskişehir’de yürütülen kazı çalışmaları sadece dört tane.
Küllüoba kazısı, işadamlarımızın sponsorluğunu bekliyor. Ancak Eskişehirli işadamlarımızın bu konuda ciddi bir çaba harcamadıklarını görüyoruz. 50 bin liralık, 100 bin liralık sponsorluk antlaşmaları bile Küllüoba kazılarına ivme kazandırabilir.
Eskişehirli işadamlarımıza sesleniyorum. Çok küçük yatırımlarla, çok büyük reklam ve prestij kazanma fırsatları önlerinde duruyor.
Umarım çağrılarımız karşılık bulur ve işadamlarımız üzerilerindeki bu ayıbı kaldırırlar.
Eskişehir sınıfta kaldı
Odunpazarı Belediyesi, Ahşap Festivalinin yapıldığı bölgede sokak hayvanlarını sahiplendirmek amacıyla "Sahiplenmek sizden, yaşam boyu aşıları bizden" sloganıyla dikkat çekici bir stant kurdu.
Odunpazarı Belediyesi’ni tebrik ederiz. Ancak – maalesef – Eskişehir halkını tebrik edemiyorum. Çünkü söz konusu stantta 3 günde yalnızca bir kedi sahiplendirilmiş.
Vatandaş olarak bir taraftan, sokak hayvanlarının katledilmesine karşı sesimizi yükseltiyoruz. Ancak aynı sokak hayvanlarını sahiplenmeye geldiği zaman, başımızı farklı noktaya çeviriyoruz.
Üstelik hayvan sahiplenmeyen insanlar, neler kaçırdığını bilmiyor. Bir kedinin veya bir köpeğin karşılıksız sevgisinin ne kadar önemli olduğunu anlatmam mümkün değil. Bunu ancak yaşamak gerekir.