Kubilay vahşeti!..

Görüşler

Kubilay vahşeti!..

“Şehit Asteğmen Kubilay”ın bugünkü anma törenlerinde, Menemen Belediye Başkanı’nın konuşması programdan çıkarıldı…

Genelkurmay da, törenlere sadece TRT ve Anadolu Ajansı’nın alınacağını duyurdu…

Aradan 85 yıl geçmiş…

“Ne olmuştu Menemen’de?”

. . . . . .

Tarih 23 Aralık 1930…

Sabahın erken saatlerinde, sarıklı, cübbeli ve çember sakallılar sarmıştı çarşıyı… Bağırıyorlardı:

“Ey ahali din elden gidiyor. Bize kurşun işlemez, hiç korkmadan arkamızdan gelin…”

Halk şaşkın! Önce üzerlerine iki bekçi gidiyor…

Bekçi “Hasan ve Şevki”ye ateş ediliyor ve ikisini de orada şehit ediyorlar…

İçerdeki askeri birlikten bir manga silahsız asker geliyor… Başlarında da yedek subay “Mustafa Fehmi Kubilay” var… Ona ateş ediyorlar, yaralanıyor Kubilay… Sürünerek cami avlusuna giriyor. Peşinden koşup yakalıyorlar.

“Sonrası tam bir vahşet!”

Ellerindeki bağ bıçağı ile başını kıtır kıtır kesiyorlar. Camiden aldıkları yeşil bayrağın sopasına geçiriyorlar… Sokaklarda gezdiriyorlar…

Kaçışan ahaliden tepki yok!

Olay yerine takviye asker gönderiliyor.

Askeri birlik yobazların üzerine ateş açıyor ve bazıları ölüyor. Bazıları da kaçmayı başarıyor…

Menemen’de “sıkıyönetim” ilan ediliyor.

Sonrasında kaçakların tamamı yakalanıyor…

Sanıkların yargılanmasını General “Mustafa Muğlalı” başkanlığındaki “Harp Divanı” yapıyor.

“36 kişiye idam cezası…”

Yaşları küçük olanlar hapis cezası alıyor ve 28 kişi Menemen’de idam ediliyor…

“Cumhuriyet rejimi gerekeni yapmış, adalet yerini bulmuştu…”

Genç şehidimiz…

“Kubilay’a bir kez daha rahmet diliyoruz…”

*****

Ölünce ne diyecekler?

“Neyzen Tevfik” in “Hayat Bu” dizeleri:

-Üzülüyorsun, “takma” diyorlar, kızıyorsun “değmez” diyorlar.

Boş veriyorsun “gamsız” diyorlar.

Konuşuyorsun “muhatap olma” diyorlar, çekip gidiyorsun “mücadele et” diyorlar, bağırıyorsun “sakin ol” diyorlar.

Aklı başında davranıyorsun, “bu kadar uslu olunmaz” diyorlar.

Ölünce ne diyecekler?

Muhtemelen…

“Ölüm sana yakışmadı…”

Normal tabi…

“Dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler!”

*****

Günün Şiiri

                     MIZIKA

Karlı gecelerde küçük istasyonlarda

Düdük çalan trenlere bayılıyorsun

Tül perdeler ardında kadınlar gülüyor

Tutup pencerelere tırmanıyorsun

Bir şiir söylüyorum sonra bir şarkı

Sonra oturup ağlıyorum

Sonra bir güzel çiçeklenip

Sokaklarda mızıka çalıyorum

Bu kente her gece yağmur yağıyor

Ve ben her gece yeniden ölüyorum

Bu tren oraya gidecek gizlemeyin

Ne derseniz deyin ben biniyorum…

                                   Ataol Behramoğlu (Varlık- 1961)

****

Köşe yazarlarına özel anıt

Gürleyik’e “Basın Anıtı” yaptıran “Halit Gürsoy” müjdeyi verdi:

“2016 yılı içinde köşe yazarlarına da bir anıt yaptıracağız…”

Halit’i biliyorsunuz…

“Gürleyik Doğa ve Tarihi Varlıkları Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı…”

Gürleyik’in doğal yapısının korunması için büyük mücadele veriyor…

Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi…

“Basın Anıtı’nı yaptırdı…”

Anıt Eskişehir’in Mihalıççık ilçesinin Gürleyik Köyü’nde bulunuyor…

2017 yılı içinde, Bakan “Nabi Avcı” ile milletvekilleri “Harun Karacan ve Emine Nur Günay”ın da birer anıtını yapacaklarını öne sürüyor Halit Gürsoy…

Ama bir koşulla:

“Kapalı boru sistemini iptal ettirecekler…”

Plan proje hazır…

Yeter ki, milletvekilleri de Gürleyik’in kurtarılması için çorbaya tuz atsınlar…

2016’da köşe yazarları için yapılacak anıta gelince…

“Bizimkini Köşe Kadıları’ndan ayrı tutsunlar!”

Büyükerşen’in “Kalem Hergelesi” yakıştırması hoşumuza gidiyor…

Onun için rica ediyoruz Halit’ten…

“Balmumu’ndan olsun lütfen!..”

**********

Pahalı yemekten sonra

Yeni tanıştığım kızı evinden aldım, onu etkilemek için güzel bir restorana götürdüm, en pahalı şeyleri istedi.

“Karides, kokteyl, ananaslı ıstakoz, gril ahtapot ve şampanya…”

Garson bunların siparişini alırken ısmarladığı şeylerin karşılarındaki fiyatları görünce, “Annen her gece seni böyle mi besliyor?” diye sordum sinirlenerek…

“Yooo” dedi:

“Ama yemekten hemen sonra da onunla yatağa girme mecburiyetim de yok!..”

********

Düşündükleri şey!

Genç kız arkadaşıyla parkta gezerken birden durup sormuş:

“Şu anda ne düşünüyorsun?”

Delikanlı, anında yanıt vermiş:

“Senin düşündüğünü…”

Kız da yapıştırmış:

Fal Cafe’leri

Hemen her büyük ilimizde, adı ”Fal Cafe” olmasa da içinde fal bakılan cafeler var…

Eskişehir’de de var…

Geleceğini öğrenmek isteyen gençlerle dolup taşıyor bu cafeler…

Oysa, gençler fal dinleyeceklerine yararlı kitap okusalar, istikbali merak etmeye gerek kalmaz…

******

Acemi liderin yanlışı!..

Orta Asya’daki bir ülkede Devlet Başkanı, sorusunu beğenmediği muhabirin gazetesini kapatmış.

Çok acemi lidermiş!

“Öyle bir muhabiri, soru soracak kadar yaklaştırmayacaksın yanına!..”

*****

Özdeyiş

Hiç kimse başarı merdivenlerini elleri cebinde tırmanmamıştır…

                                                                                        Hanri Benazus

Cuk

Başkalarını korkutan kudretlinin, aslında kendisi korku içindedir…

Günün İncisi

Körler görmese de yıldızlar vardır…

                                               Franklin

Günün Balı

Türkiye’de milyoner sayısı bir yılda 3 bin 664 kişi atmış.

“Yoksullar için iyi haber!”

Günün Sorusu

Yenilikleri yenilikçiler öldükten yüzyıl sonra benimseyenlere ne denir?

“Muhafazakâr…”

Kıssa-dan

Atılan golü ağır çekimle tekrar tekrar izlemek, erkeklerin bir şeyi bir kerede idrak edemediğine en iyi örnektir…                                                                                                                                 Saim Güven

Gerçekçi umutlar

Ünlü düşünür ve yazar “Erich Fromm” diyor ki:

-İnsanlar uğruna emek verecekleri ve inanacakları bir şeyin özlemi içindeler. İnsanın bütün canlılığı, henüz gerçekleşmemiş olsa da varlığının sıradan kısmını yeneceği, olanaksız olmayan bir hayalin gerçekleşmesi için uğraş vereceği olgusuna bağlıdır. Eğer akılcı, hümanist bir hayal için uğraşma şansı hiç yoksa, insanlar eninde sonunda yaşamın sıkıcılığından bezip bunalacak ve diktatörler ile demogogların akıldışı şeytani hayallerine kurban gideceklerdir…

-İnsanların önüne gerçekçi umutlar ve hayaller koyacak olan siyasi partilerdir. Yapamıyorlarsa…

“İnsanları boşluğa veya egemenlerin hayallerine teslim edeceklerdir…”

Günün Olayı

AKP Güneydoğu’daki teröre kızıyor!

Oysa aynı terörü Mısır’da, Libya’da, Suriye’de tezgahlanırken “Arap Baharı” diye destekliyorlardı!

Günün Biberi

Piyasaya “Helal lokma” diye bir tatlı çıkarılsın!

Evlerine “helal lokma götüremeyenler” çocuklarına bol bol bu tatlıdan yedirsin!

    Akif Kökçe