Köylü belediyenin efendisi

Politikacılar oy kazanmak için "Köylü milletin efendisidir" der, ancak Atatürk'ün bu sözünün gereğini yerine getirmez. Tabii bazı istisnai politikacılar var ve Büyükşehir Belediyesi o istisnai belediyelerin başında yer alıyor...

Son olarak Büyükşehir belediyesi üreteciyi destekleme projelerine yenisini eklemiş. Büyükşehir belediyesi damızlık koyun ve koç ihtiyacı olan besicilere yine koyun ve koç bağışlamış. Şimdi besicimizin daha çok ürün üretmesi milli bir politika olmalı. Lafa gelince yüzde 100 yerli ve milli olan hükûmetimiz, Eskişehir Büyükşehir Belediyesini örnek alsa iyi olur. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin gücü belli. Ancak Hükûmetimiz bir hayli güçlü ve son 20 sene içerisinde besicimize değil koyun bağışlamayı, kart bir horoz bile vermedi.

Yılmaz Büyükerşen yönetimi şu ana kadar yaptığı küçükbaş hayvan bağışlarını 880 koyun ve 254 koça çıkartarak bini geçti... Büyükşehir belediyesini tebrik ederiz. Boş konuşup iş yapmayanlardan değiller. Onlar kendilerini köylünün efendisi olarak değil, bilakıs: köylüyü milletin efendisi ve belediyenin asıl sahibi olarak görüyor.

Kötü günler henüz gelmedi

Yılbaşından beri devam eden akaryakıt zamlarına yenisi eklendi. Son olarak gelen zamlarla birlikte motorine yüzde 65, benzine de yüzde 46 zam gelkmiş oldu. İşin vatandaşı doğrudan ve dolaylı ilgilendiren iki boyutu var.

Otomobiline binemeyen, toplu taşıma kullansa bile yüksek paralar ödeyen vatandaş zamlarla doğrudan yüzleşiyor. Ayrıca üretim maliyetlerinin yükselmesi de vatandaşı dolaylı olarak etkiliyor. Bu zamlara kim, nasıl dayanacak? - İnanın – fikrim yok. Söz konusu zamların iğneden – ipliğe yansımalarını göreceğiz. Yani daha kötü günler gelmedi.

Siz kuyrukları bilmezsiniz

AK Partili dostlarımız, "Eskiden yağ kuyrukları vardı, sizi gidi nankör seçmenler" dese de henüz 50 yaşından yeni gün almış bir kardeşiniz olarak hayatımda yağ kuyruğu görmemiştim. Ben ve yaşı benden küçük olanlar 1970'li yıllardaki yağ kuyruklarını yaşamadık. 1940'lı yıllardaki ekmek kuyruğunu ise hatırlayan – muhtemelen – aramızda kalmamıştır.

Ancak şimdi işler değişti. Fırınların önünde askıda ekmek kuyrukları görüyoruz. Son olarak Eskişehir'de yağ kuyrukları görülmeye başlandı. Bu kuyruklar yağın yakında zamlanacağı beklentisi üzerine oluşuyor. Biz "Helal süt emmiş" gazeteciler bu konuları dile getirdiğimizde, "Vatan haini, dış güçlerin paralı uşağı..." gibi hakaretlere uğruyoruz.

İyi ama vatandaş da kuyruklara giryor işte... Sanırım kimse vatandaşa kızamaz. Yoksa vatandaş da mı, "Geçinemiyoruz" demek suretiyle vatana ihanet ediyor?..