Konuşma sırası gelince ortadan kaybolmayın!

Eskişehir’in gündemi son 20 günde yasaklar ve özgürlüklerdi…
Parklardaki yasaklar, epey konuşuldu. CHP ve AK Parti yanlıları, arka bahçeleri söz söylediler.
Hakları var. Sonuçta siyasi olarak bir şeyler kapma peşindeler…
Oysa bu konu siyasetin dışında! Eskişehir’in entelektüelleri, burjuvaları bu konularda ne düşünüyor?
Diyeceksiniz ki burjuva mı kaldı?
Hakkınız var.
Entelektüellerden kastım, üniversitelerimizdeki akademisyenlerimiz. Bir kişi çıkıp da iki laf etmez mi? Durum tespiti yapmaz mı?
Burjuvamız olmasa bile şehrin ileri gelen zenginleri sivil toplum örgütleri var.
Metin Güler, Nadir Küpeli, Celalettin Kesikbaş, Ömer Zeydan…
Sadece ekonomiden mi sorumlusunuz? Şehrin geleceği, özgürlükleri ile ilgili konuşmalar yapmıyor musunuz yönetim kurulu toplantılarında…
Şehrin ayağa kalktığı, herkesin yasakları, özgürlükleri konuştuğu bir ortamda sizlerin de konuşmasında fayda var.
Konuşma sırası gelince ortadan kaybolmamanız gerekiyor!
Burjuvalığı bırakın en azından patronluk bunu gerektiriyor!
Bugün Eskişehir Sanayi Odası, “Eskişehir Sanayi Kongresi” gerçekleştiriyor. Konular ve konuklar gerçekten bir harika! Ancak olaya sadece sanayi ve ekonomi gözlüğüyle bakarsanız yanılırsınız!
 

DEĞİLDİR LİSTESİ!

 
Metin Saraç, Eskişehir’de ilgiyle takip ettiğim bir sanayici…
Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) Başkan Vekili…
Aynı zamanda Anadolu Teknoloji Araştırma Parkı (ATAP A.Ş.) Yönetim Kurulu Başkanı…
Son dönemde Eskişehir’de öne çıkan bir isim! Sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım büyük ilgi gördü.
“Doğru bilinen yanlışlar” şeklinde özetleyebiliriz…
Saraç şu tespiti yapıyor ki hepsine katılıyorum:

• Hükümet demek, devlet demek değildir. Hükümetler değişir. Devlet bakidir.
• Muhalefet demek her şeye, her zaman muhalif olan demek değildir. Yanlış olduğunu düşündüğü konulara doğru projeler önererek katkı sunma becerisine sahip olandır.
• Enflasyon demek hayat pahalılığı demek değildir. Enflasyon mal ve hizmetlerdeki fiyat artış hızıdır. Hayat pahalılığı alım gücünün düşük olmasıdır.
• Diplomasi demek, kişisel iyi ilişkiler demek değildir. Diplomasi, duygusallık olmadan güncel şartlara göre stratejisini değiştirir. Kişisel ilişkiler, kişilere bağlıdır; kişiler var olduğu sürece geçerliliğini korur.
• Adalet demek eşitlik demek değildir. Adalet, hak sahibine hakkını vermektir. Eşitlik, kim olursa, hangi makamda olursa olsun hukuk başta olmak üzere bireylerin aynı haklara sahip olmasıdır.
• Ego demek, özgüven demek değildir. Ego cehalet ve cahillikten, özgüven ise tecrübe ve bilgiden beslenir.
• Niceliksel ihracat artış oranının yüksek olması demek, yüksek refah seviyesi demek değildir. Topluma refah getirmeyen ihracat, sadece daha çok hamallıktan ibarettir.

 

KAZIKLARI KALDIR!

Bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip 'burası bana aittir' diyebilen, buna inanacak kadar saf insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun gerçek kurucusu oldu. Bu sınır kazıklarını söküp atacak ya da hendeği dolduracak, meyvelerin herkese ait olduğunu, toprağın ise kimsenin olmadığını haykıracak olan insan, insan türünü nice suçlardan, nice savaşlardan, nice cinayetlerden, nice yoksulluklardan ve nice korkunç olaylardan esirgemiş olurdu. (Jean Jacques Rousseau)
 

KEHANET!

Dolar 16.60 ile günü kapattı…
Bunun anlamı şu…
17 çok yakın!
18 pekala mümkün…
Çıktığı yeri unutmaz falan deniyordu ya! Biz unuttuk, dolar unutmuyor! Ve insanlar 18’e çoktan alıştık!
 

GÜNÜN SÖZÜ!

Eğer aceleniz yoksa küçük şeyler için emek harcayarak büyük şeyler elde edebilirsiniz...
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ