23 Şubat 2013
Yaşamın İçinden
Kimin ne olduğu
Ahmet eski arkadaşlarından birine rastlayınca sormuş:
“Nasılsın? Ne var ne yok?”
“Bildiğin gibi” demiş arkadaşı.
“Rahatsızım. Hastalıkla uğraşıyorum.”
Ahmet devam etmiş:
“Ben seni bir doktora yollamıştım, gitmedin mi?”
“Gittim elbette. ”
“Benim yolladığımı söylemedin mi?”
“Söyledim. ”
“Ne yaptı?”
“Ne yapacak, ”demiş adam,
“İlk işi muayene ücretini peşin istemek oldu.”
--//--
İşsizlik gerçekten çok kötü.
Lise mezunları, üniversiteyi bitirmiş gençler, iş için çalmadık kapı bırakmıyorlar.
Belediye meclis üyesiyim ya, bana da gelenler var.
Evraklarına bakıyorum.
Mastırlı, lisanslı, yabancı dilli...
Soruyorum:
“Ne iş yaparsın? ”
Gülümseyip yanıt veriyorlar:
“Ne iş olsa hocam… ”
Bunlardan birisi “dayı” dedi acıyla.
“Dayısı olana iş çok.”
Dedim ya kolay değil.
18-20 yaşında bir gencin eli boş evde oturmasının sıkıntısını çeken bilir.
--//--
Bu konuyu CHP İl Başkanı Erman Gölet’in,
“AKP’liler iş vaadiyle parti üyesi yapıyorlar” başlıklı açıklaması üzerine hatırladım.
Açıklamaya baktım.
AKP antetli “iş başvurusu” kağıdına…
Köşeye sıkıştırma deriz ya.
O geldi aklıma.
AKP İl Başkanı Süleyman Reyhan yalanlamıyor olayı, diyor ki:
“Bize iş için gelenleri İŞKUR’a yönlendiriyoruz. ”
İyi güzel de, AKP antetli kağıt ne oluyor?
İŞKUR’a iktidar baskısı mı?
Diyorum ki, ey politikayı kendilerine meslek kabul edenler!
Zaten onların sıkıntısı kendilerine yetiyor.
İşsiz insanları politik kıskaca almayın.
Bırakın insanlar kendi sorunlarını kendileri çözsünler.
Siyasetin kirli ucunu iş ve ekmek kavgasının içine sokup da işsizleri köşeye sıkıştırmayın.
Ayıp oluyor çünkü.
Günlerin getirdiği
Özaydemir ve Davut Aydın
Önceki gün Es TV ve Anadolu gazetesi olarak, Anadolu Üniversitesi Rektörü, Prof. Dr. Davut Aydın’ın konuğuyduk.
Anadolu Otel’de bir yandan sabah kahvaltısı yaptık, diğer yandan da ekonomik, sosyal ve kültürel konularda görüş alışverişinde bulunduk Davut Aydın hep aynı. Hangi konuyu açsak, karşımıza rakamsal veriler dahil, bilgilerle çıktı.
AÖF’nin 30. kuruluş yıldönümü, Kültür Başkentliği, kentsel sorunlar, üniversitenin gelir gideri, üçüncü üniversite olayı, AÖF’nin başka üniversitelere kaydırılma işi…
Bir ara ESO Başkanı Savaş Özaydemir’in üniversitelerin sanayiye destek olamadıkları yolundaki açıklamasını hatırlatıp “Sayın Aydın, bu açıklama nereden çıktı? Aranızdan kara kedi mi geçti?” dedim. Rektör Prof. Dr. Davut Aydın gülerek şöyle dedi “ESO Başkanı Savaş Özaydemir ile Bursa’da beraberdik. Orada üniversite-sanayi işbirliği üzerine çok güzel bir konuşma yaptı. Burada neden böyle konuştu anlayamadım. ”
İlginç değil mi? Savaş Özaydemir şakayı sever ya. Kim bilir belki de Davut Hoca’yı kızdırayım demiştir.
Et olayı ve sucuk
Anadolu gazetesi olarak okurlardan gelen yakınmalar üzerine iki gün et olayını yorumladık. Bu olay gerçekten vatandaşların ilgisini çekti. Birkaç vatandaş arayıp, piyasada satılan et ve etten üretilen yiyecekleri eleştirdi. Bunlardan birisi sucuk fiyatlarının değişikliğine dikkat çekerek, “Bakıyorsunuz marketlerde 19 liradan, 40 liraya kadar sucuk satılıyor. Peki bu nasıl oluyor? 40 liralık sucuk neden yapılıyor, 19 liralık sucuk neden yapılıyor? Böyle olunca aklımıza ister istemez katkı et geliyor. Bunlardan biri de at ve eşek eti oluyor. Bunun için diyorum ki, denetimler sıkı yapılmalı” dedi. Bir başka okurumuz ise ekmek arası döner konusuna değinerek sordu. “Hiç böyle şey olur mu? Ekmek arası döner 125 kuruş. Etin kilosu 25-30 liradan satılırken, nasıl olur da ekmek arası döner böyle ucuza satılabilir?”
Gerçekten çok ilginç. Piyasada at eti olayı almış başını gidiyor. Her markette etten yapılmış ürünler ayrı fiyattan satılırsa olan vatandaşa oluyor. Bir vatandaşın söylediği gibi, işin arkası bırakılmamalı, denetimler günü gününe yapılmalı. İşin başka türlüsü yok çünkü. Belediyeler kasapları denetliyor. Tamam da marketler ne olacak? Sucuk ve salam gibi değişik fiyattan satılan et ürünlerine kim bakacak? Salam satışları da bir alem. Hasan adında ki vatandaş öyle diyor ”Marketin birinde nerdeyse yarım metre uzunluğunda, kol kalınlığında salam 3,5 liraya satılıyordu. Bunun nasıl olduğunu kim izah edecek?”
At eti ile piyasayı saran et korkusu, aldı başını gidiyor. Vatandaşın tüketmeye başladığı tavuk etinde bile farklı yorumlar yapılıyorsa varın gerisini siz getirin.