Ali Baş yazdı
Seçim sözü dillerden çıktığından bu yana siyasetçiler seçim meydanlarında, televizyonlarda, gazetelerde halkın karşısına çıkıyor.
Konuştular...
Haykırdılar...
Sevindiler, üzüldüler...
Şirinlikler yaptılar...
Kimi zaman rakiplerini kötülediler, kimi zaman kazanırsa ne yapacaklarını anlattılar...
Çarşıda, pazarda el sıktılar, kucaklaştılar...
Öpüştüler...
Oylarına niçin talip olduklarını anlattılar.
Hiç durmadan anlattılar.
Vatandaş hep dinledi.
Kimi zaman itiraz etti, kimi zaman “ağzın bal yesin” dedi…
Bundan sonra son sözü halkın kendisi söyleyecek.
Seçim süreci boyunca dinlediklerini hatırlayacaklar.
Düşünecekler.
Vicdanının sesini dinleyen de olacak, aklının sesini dinleyen de…
Sonuçta, herkesin bir oy hakkı var. Ve bu bir oy hem oyu atan vatandaş içinde, hem de oya talip olanlar içinde büyük önem taşıyor.
Hepimiz sandıkta bir seçim yapacağız.
Birileri sizin adınıza karar veremeyecek, kendi kararınızı sandıkta bildireceksiniz.
Hepimizin ülkemizin geleceğini şekillendirmek için bugün sandık başındayız...
POLİTİKACI FIKRASI!
İki arkadaş balonla seyahat ederken yollarını kaybetmiş...
Yol sormak için alçalmışlar...
Bakmışlar aşağıda bir adam duruyor...
Seslenmişler:
- Beyefendi biz şu anda neredeyiz?
- Balondasınız...
İki arkadaş birbirine bakmış. Biri ötekine demiş ki:
- Bu adam yüzde yüz politikacı.
- Nerden anladın!
- Söylediği doğru ama hiçbir işe yaramıyor...
…
Seçimden önce fıkra yazmak adettendir. Bizde yukarıdaki fıkrayı bu yüzden yazdık…
Seçimden sonra karşımıza çıkacak politikacılara dikkat…
Bir yanda doğru söylemeyenler…
Bir yanda ise doğru söylediği, hiçbir işe yaramayanlar!
SUÇU KİME YÜKLEYECEKSİN!
Seçim bitti...
Kaybedenlere iki cümle ile önemli bir öğüt:
-Önemli olan kaybetmek değildir...
-Suçu kime yükleyeceğin daha önemlidir.
Ve sen seçimi kaybeden arkadaş…
Önce suçu kendinde aramaya başla!
ÜLKEYİ YÖNETMEK!
İngiltere'de iktidardaki ilk günlerini yaşayan partinin bir bakanına sormuşlar:
-Ülkeyi yönetmek nasıl bir şey?
Yanıtlamış:
-Ülkeyi yönetmek, yüzmek ya da seks yapmak gibi bir şey: Hakkında ne kadar kitap okursanız okuyun, ne olduğunu ancak uygulama sırasında anlıyorsunuz?
ŞANSIYLA SEÇİLECEK
Bir filozofa sormuşlar:
-Şansa inanır mısınız?
-Elbette inanırım, demiş. Ardından da eklemiş:
-Yoksa sevmediğim insanların başarısını nasıl açıklarım!
Milletvekillerini halk seçecek! Evet ama bazıları da şansıyla seçilecek!
SON SÖZ!
Bugün sandık başındayız…
Bunun adı demokrasidir…
Seçmenin iradesi karşısında hepimiz saygıyla eğilelim!
Vatandaş kararını sandıkta bildirecek, sonucu da saygıyla kabullenelim…