Kazım Kurt artık faal sendikacı!

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un, işçi hak ve örgütlenmesiyle ilgili yıllardır verdiği mücadeleyi uzun uzadıya anlatmaya lüzum yok. Öyle ki, bazen, işçiler kendi haklarını savunmazken, Kurt onların haklarını savundu; kâh sivil toplum hareketlerinde, kâh milletvekili olarak parlamentoda, bazen de sokakta. Belediye işçilerinin şartlarını düzeltmesi de, bu mücadelenin içerisine giriyor elbette. Bırakın kadrolu işçilerle toplu sözleşmeyi, taşeron işçilerle dahi tüm engellere rağmen toplu sözleşme yapabilme arayışına girmesi Türkiye’ye örnek oldu. Maaş ödemeleri sıklıkla geciktirilen, hatta ödenemeyen bir belediyeyi devraldıktan sonra “işçinin maaşı alnının teri soğumadan ödenecek” demesi ve iki dönemdir hiçbir gecikme yaşanmadan maaşların tıkır tıkır ödenmesi, Kurt’un emeğe ve emekçiye verdiği değerin bir başka göstergesi. Bu tavır, şehrimizdeki emek sömürücülerine ders olsun! Ve Kazım Kurt, artık, profesyonel yani faal bir sendikacı oldu! Kurt, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in başkanlığını yaptığı ‘Sosyal Demokrat Kamu İşverenler Sendikası’nın ‘Toplu Sözleşmelerden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi’ seçildi. Ne diyelim? Önce işçiler, sonra Eskişehir, daha sonra da Kazım Kurt için hayırlı olsun.

Zihni Çalışkan olayı ve filyasyon

 
“Şakası yok” diyoruz. “Din, dil, ırk, mezhep, zengin veya fakir ayırt etmiyor, çok demokrat bir hastalık(!)” diyoruz. “Kimlere bulaşmadı ki, kimleri öldürmedi ki” diyoruz. Bakın en son, hemen yanı başımızda, belki de birçok kişinin temas ettiği bir isim Covid-19’a yakalandı. Görevi gereği her an herkesle temas halinde olan AK Parti Eskişehir İl Başkanı Zihni Çalışkan’dan bahsediyorum! Çalışkan’ın sağlık durumu şu an için iyi, tedavisine evinde başlandı ve hastalığı hafif atlatıyor olduğu söyleniyor. Bu sevindirici bir haber; acil şifalar diliyorum, umuyorum kısa zamanda iyileşir ve aramıza döner. Öte yandan, Çalışkan, virüse yakalandığını öğrendiği önceki gün kimlerle temasa geçti? Parti başkanlarıyla! CHP’li Recep Taşel, İYİ Partili Mehmet Ektaş, Demokrat Partili Hüseyin Özcan, BBP’li Şaban Bozbal, Saadet Partili Fesih Bingöl; her biri, Zihni Çalışkan’la ‘hasbihal’ ettiler! Ve şu an, yine her biri, karantina altındalar! Öte yandan, Çalışkan’ın son bir haftada temas ettiği kişi ve grupların da tespit edilip filyasyon yönteminin uygulanması büyük önem taşıyor.  

Normalleşme öncesine dönüyoruz

 
Ekonomik kaygılar ve sosyal patlamaya mahal vermemek adına normalleşme sürecine erken girdik. Hemen akabinde yapılan kalabalık toplantılar, seyahatler, binlerce kişinin katıldığı devlet açılışları, parti kongreleri, bayram tatili gibi hareketler, normalleşme sürecinden önceki tabloya dönmemizi sağladı. Yurt genelinde vaka sayımız, ölü sayımız, yoğun bakım ve entübe hasta sayımız günden güne artıyor. Günlük iyileşen sayımızla günlük vaka sayımız arasındaki makas git gide açılıyor. Öyle ki, eski kısıtlamalara geri dönüleceğinin sinyali veriliyor. Mesela 65 yaş üstü yurttaşlarımıza bir takım yasaklar tekrar getirildi. Kalabalık organizasyonlar için de yeni kısıtlamalar var. Bakın, sadece Eskişehir’de son zamanlarda yoğun olarak ‘plazmaya ihtiyaç var’ duyurusu yapılıyor. Yine Eskişehir’de ‘Korona İhbar Hattı’ açıldı; kural ihlali yapanları ‘0538 865 77 73’ numaralı WhatsApp hattını kullanarak şikayet edebileceğiz. Ayrıca her mahalleye denetim ekibi kurulması kararlaştırıldı. Sadece bu ani önlemler bile, tehlikenin ne denli büyük olduğunu gösteriyor. O nedenle bir an olsun tedbiri elden bırakmıyoruz; maske, mesafe ve hijyene dikkat ediyoruz.  

Sağlık sendikaları isyanda!

 
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Şube Başkanı Birtürk Özkavak ile Sağlık Sen Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal, sağlık çalışanları ile ilgili çok önemli açıklamalar yaptı. Özkavak açıklamasında, “sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin tamamına güvenceli istihdam sağlanmalı” dedi ve bunun için kampanya başlattıklarını ilan etti. Özkavak ayrıca, sağlık emekçilerinin farklı istihdam biçimlerinde çalıştırıldıkları için Covid-19 sürecinde çalışanlar arasında ayrım yapıldığını öne sürerek şu ifadeleri kullandı: “Farklı ücretler aldılar. Farklı çalışma koşullarında çalışmaya zorlandılar. Farklı baskı şekilleri ile karşılaştılar. Tayin hakları, izin hakları farklıydı. Mali ve sosyal hak kayıplarına maruz kaldılar. Özel hayata saygı, aile kurma ve seyahat özgürlüğü gibi temel haklar ihlal edildi.” 
Hasan Hüseyin Köksal ise “bittik, tükeniyoruz” diyerek sağlık çalışanlarının ücret kaybı yaşadıklarını, hasta sayısı düştüğü için döner sermayeden pay alamadıklarını aktardı ve iktidara seslendi: “Öğretmen, imam, vesaire… Bu alanda çalışanlar Covid-19 salgınında işe gelmeden maaşını aldı. Peki, sağlıkçının suçu ne?”  

Pancar çiftçisi hep mağdur

 
Pancar, Eskişehir çiftçisi için önemli geçim kaynaklarından biri. Öyle ki, ekilen alanın büyüklüğü ve Eskişehir’de şeker fabrikasının bulunması, bunun önemli göstergelerindendir. Yakın zaman içinde ‘pancar taban fiyatları’ belirlenecek. Peki, bu noktada çiftçi ne istiyor? İnanın fazla bir şey istemiyor, “zarar etmeyeyim yeter” diyor. İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu, bu beklentiyi meclis gündemine taşıdı. Beklentinin yüzde 30 oranında zam olduğunu ifade eden Kabukçuoğlu, açıklamasının bir bölümünde şunları söyledi: “Pancarda girdiler hep yükselir; mazotun, gübrenin, ilacın, tohumun parası peşin ödenir. Kullanılan tarım aletlerinin amortismanları, elektrik, tarla kirası çok defa peşin ödenir. Hasat başlayıncaya kadar yetkililerin ağzını bıçak açmaz. Pancar ekicisi kurbanlık koyun gibi boynunu uzatır ve açıklanacak fiyatı bekler. Dahası, üretici, teslimden en erken 6 ay sonra parasını alır. Yani pancarını teslim eder, şeker fabrikası pancarı işler, vatandaşa satılır. Tüm bunlardan sonra çiftçi parasını alır.”
Bu adaletsizlik ve mağduriyet hızla çözülmeli; çiftçinin hakkı, alnının teri kurumadan verilmeli.  

Devlet aklıyla işletilirse…

 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, günler öncesinden “müjde açıklayacağım” dedi. Haliyle merak ettik. Ne açıklayacaktı acaba? Tahminler aldı başını gitti. Açıklama günü yaklaştıkça, kulislerden ‘enerji’ temalı bir müjde olacağı yayıldı. Nitekim öyle de oldu. Konu enerjiydi ve Erdoğan, Karadeniz’de 320 milyar metreküp doğalgaz rezervi bulunduğunu duyurdu. Ardından şunu ekledi: “Bu daha başlangıç, çalışmalarımız devam ediyor, nicelerini bulacağız.” Evet, bu müjdenin önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye, tarihinin en büyük doğalgaz keşfini gerçekleştirdi. Daha da önemlisi, bu keşif, milli sondaj gemimizce yapıldı. Dolayısıyla bazılarının, “bizim gemilerimiz yetersiz, boşa kürek çekiyoruz” tezini de çürütmüş oldu. Her neyse… Türkiye’nin, enerji alanında büyük bir adım attığı kanaatindeyim. Devamı gelirse, bulunan kaynaklar verimli kullanılırsa ve devlet aklıyla işletilirse, ülkemiz gücüne güç katacaktır; ilerleyen yıllarda halkın refah seviyesine katkıda bulunacaktır.  

Fuat Erdal’ın temasları

 
Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın son günlerde art arda yaptığı ziyaretler dikkatimi çekti. O ziyaretleri siz değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum. Çok konuşulan, hayaller kurulan, yıllardır süren ancak bir türlü bitirilemeyen URAYSİM projesinin alanına gitti, Rektör Erdal. Son dönemde, Eskişehir Sanayi Odası’nın (ESO) hayati müdahalesiyle kurtarıldığı bilinen URAYSİM Projesi Prof. Erdal döneminde tamamlanırsa, Prof. Erdal, Eskişehir için önemli bir isim haline gelecektir. Rektör Erdal’ın başka bir durağı ise Milli Eğitim Bakanlığıydı. Bakan Ziya Selçuk’la yapılan görüşmede, üniversitenin uzaktan eğitim konusundaki öncü konumu masaya yatırıldı. Fuat Erdal’ın gittiği makamlardan biri de, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi’ydi; Ofis Başkanı Salim Atay’la görüştü. Atay, AÜ’nün, Türkiye’nin 2023 vizyonunda  önemli katkı sunacağını kaydetti. Dikkat çeken başka bir görüşme de, Prof. Erdal ile ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök arasında yapılan görüşme oldu. İkili, üniversiteler arası işbirliği mesajı verdi.
Umarım bu temaslar, kişilere değil de, Anadolu Üniversitesi’ne katkı verir.       

Milli Eğitim cevap verecek mi?

 
21 Eylül’de okullarda yüz yüze eğitimin başlayacağının açıklanmasının ardından bunun nasıl olacağı veya nasıl olması gerektiği ile ilgili tartışma başladı ve tartışmanın dozajı artarak devam ediyor. Bu noktada Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bir takım sorular yönlendirdi. O soruların bazıları şöyle: “24 Ağustos’ta okula çağırılan eğitim çalışanlarına haftalık test yapılacak mı? Seyreltilmiş sınıflarda görev yapacak öğretmenler için ek atama kadrosu alındı mı? Covid-19 mücadelesi bahanesiyle velilerden toplanan zorunlu paralar konusunda ne yapılmaktadır? Seyreltilmiş sınıflar için gerekli olan derslikler ve yeni okul binaları hazır mı? Okullara maske dağıtmak dışında yeni tuvalet, lavabo eklendi mi? Temizlik ve dezenfektan için bütçe ayrılmadığı malum, bu ihtiyacı da veliler mi karşılayacak? Okul pansiyonları ve kapasiteleri fiziki mesafeye uygun hale getirildi mi?"
Sendikacı Alkan’ın soruları bu yönde. Şimdi gözler, Milli Eğitim Müdürlüğünün vereceği cevaba çevrildi. Gerçi cevap vermeyecek, ama neyse…

FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA

AK Parti eski İl Başkanlarından Süleyman Reyhan: Zihni başkan Korona olmuş beyler, neyse ki ben son zamanlarda görüşmedim, keyfim yerinde, Korona benden uzak olsun.
AK Parti eski İl Başkanlarından Fikret Dönmez: Yok yok, Korona olmamıştır o, şov yapıyordur kesin.
AK Parti eski İl Başkanlarından Dündar Ünlü: Hey Allah’ım yaaa… Fikret abi, Korona’da bari işi kişiselleştirmesen olmaz.

BİR TWEET

YILMAZ BÜYÜKERŞEN
AK Parti Eskişehir İl Başkanı Sayın Zihni Çalışkan’ın Covid-19 testinin pozitif çıktığını üzülerek öğrendim. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, bir an evvel sağlığına kavuşmasını temenni ediyorum.

DÜNYA İNSANLARI

YER: SEATTLE/ABD

Covid-19 salgınından en çok etkilenen ülkelerin başında gelen ABD’de, salgına dikkat çekmek amacıyla ‘maske, mesafe ve hijyen’ temalı duvar resimleri yapılıyor.

AFİŞ

MUCİZE 2 - AŞK


Engelli bir adam olan Aziz ile görücü usulü evlendiği karısı Mızgin, köyde yaşadıkları sorunlardan iyice bıkarlar. Kendilerine yeni bir hayat kurmak isteyen çift, Batı’da bir kasabaya gider. Ancak gittikleri kasabada da türlü sorunlarla karşılaşırlar. Çift, ne olursa olsun insanların önyargılarını aşıp, hayatta tutunmak için çabalar. Mızgin’e aşık olan Aziz, karısı için engellerinden kurtulmaya karar verir ve bu uğurda zorlu bir mücadeleye girişir. Aziz, Mahir öğretmen ve sinemacı Bahattin’in de desteği ile eşi için birçok mucizeyi gerçekleştirir. 2014 yapımı ‘Mucize’ filminin devam halkası olan yapımın yönetmenliğini ve senaristliğini, bir kez daha Mahsun Kırmızıgül üstleniyor.

KARİKATÜR

Kaynak:  Aydın Doğan Vakfı Sanal Müze Sergisi
ELRAYH OMBADI ABUBAKER/Sudan