Biliyorsunuz ki Karapınar 1’inci etap kentsel dönüşüm projesini, TOKİ ile dönemin AK Partili Odunpazarı Belediyesi yapmıştı.
İyisiyle kötüsüyle proje bitti.
İyisiyle kötüsüyle dememin nedeni, söz konusu projenin önemli eksiklerinin bulunması.
Şöyle ki...
Vaat edilen cami yapılmadı.
Vaat edilen çevre düzenlemesi yapılmadı.
Vaat edilen kültür merkezi yapılmadı.
Vaat edilen köprü yapılmadı.
Vaat edilen sağlık ocağı yapılmadı.
Vaat edilen yamaç evlerin bir bölümü yapılmadı; iptal bile edilmiş olabilir.
Vesaire…
*
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, göreve geldiğinden bugüne kadar, yukarıda bahsi geçen söz konusu eksiklikleri elinden geldiğince tamamlamaya gayret gösterdi.
Mesela bölgeye bir mescit kazandırdı…
Mesela büyük oranda TOKİ’nin yapması gereken yolun tamamını belediye yaptı.
*
Süreç içerisinde, Karapınar 2’nci etap kentsel dönüşüm projesi geldi çattı. Projenin içine aldığı mahallelerde yaşayan yurttaşlarımız, adeta hayatından bezdi.
*
Ancak TOKİ, kulağının üstüne yatmakla yetindi.
*
Durum böyle olunca, Kazım Kurt, TOKİ’nin hazırladığı Karapınar 2’nci etap kentsel dönüşüm projesini ekibiyle beraber inceledi; inceleme sonucunda daha uygun bir proje oluşturulması gerektiği kararı çıktı.
*
Bununla beraber belediye, TOKİ’yle de çalışan bir firmayla anlaştı ve projeyi hazırlattı.
Hemen akabinde, proje, TOKİ’ye teslim edildi; ancak TOKİ, belediyenin götürdüğü projeyi reddetti.
*
Kazım Kurt yılmadı ve bu sefer, TOKİ’ye kendisi gitti.
TOKİ başkanıyla görüştü, meramını anlattı.
Laf lafı açtığında ise ortaya çıkan şu oldu: TOKİ başkanı ve TOKİ yetkilileri, birileri tarafından Kazım Kurt aleyhinde doldurulmuş!
*
Her neyse…
Kazım Kurt ve ekibi, hazırladıkları projeyi detaylarıyla anlattıktan sonra TOKİ başkanı demiş ki: “Kazım Başkan haklı. Orada koca koca kuleler var. Biz belediyeyle anlaşırız. Anlaşacak gibi duruyoruz.”
*
Bu verimli görüşme üzerine, haliyle, Kurt ve ekibi umutlanmış, çalışmalarını hızlandırmış.
*
Ancak gelin görün ki, TOKİ başkanının olumlu baktığı ve halkın yararına olacak söz konusu proje, siyasi baskı kancasına takıldı.
Ve bir daha, TOKİ’yle belediye, sağlıklı bir iletişim kuramadı!
*
Bu noktada tüm yetki TOKİ’de!
Belediyenin, Karapınar 2’nci etap kentsel dönüşüm projesine ilişkin yapabileceği hiçbir şey yok.
Niye?
Çünkü bahsi geçen alan için, gecekondu önleme bölgesi kararı alındı!
*
O zaman, mevcut alanı TOKİ dönüştürmüyorsa, halkın çıkarı için ne yapılması gerekiyor?
Gecekondu önleme bölgesi kararının kaldırılıp, tüm yetkinin belediyeye verilmesi gerekiyor.
Zira Kazım Kurt da bunu istiyor, “biz o alanın imar planını hazırladık” diyor.
*
Peki, bu sorun nasıl çözülecek?
AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Ali Acar, “Kazım Kurt bize dosyayla gelsin, beraber Ankara’ya gidelim ve yardımcı olalım” şeklinde bir açıklama yaptı.
*
Kazım Kurt, dün, 2019 yılı değerlendirme toplantısı yaptı; yani Odunpazarılıya hesap verdi!
Söz konusu toplantıda, AK Partili Acar’ın bu ifadesini hatırlatarak “ne yapmayı düşünüyorsunuz” diye sordum.
*
Başkan Kurt’un tavrı netti; dedi ki: “Ben, devletin işini siyasi partiyle değil devletle çözerim!”
İşte, Kurt’un yanıtının detayı:
‘AKP DEFANSINI ÇEKSİN’
“Biz dosyamızı TOKİ’ye sunduk, AKP ilçe başkanı dosya sunulacak makam değildir, bir kere bunu bilelim ve burada anlaşalım. AKP ilçe başkanı ile beraber gidelim TOKİ’ye, evraklarımız orada. Burada sorun, AKP’nin bu konudaki defansını geri çekmesi. Başka hiçbir sorun yok. TOKİ buradan para da kazanır, TOKİ burada uygulamayı da yapar. Ama AKP il ve ilçe örgütleri bize izin versin, ‘buyurun yapın’ desin. Ama istiyorsa, hemen yarın gidelim Ali Bey’le ve konuşalım.
‘ADLİYE SORUNUMUZDA DA AKP İLÇE BAŞKANINA MI GİDECEĞİZ?’
Şimdi bana, ‘efendim bize evrak versin…’ diyor. Siz kimsiniz? Parti devleti yok. Bu devleti kurumlar yönetiyor, ilçe başkanları sadece partiyi yönetir. İl başkanları partiyi yönetir. Ben bu hastalıktan da bu arkadaşların bir an önce kurtulmasını öneriyorum. Yani, kendisini devlet yerine koyan bir parti olmaz. Devlet ayrı bir iştir, parti ayrı bir iştir. TOKİ’nin ya da devletin diğer kurumlarının işleyişi başkadır. Bu hastalığa biz alet olmayız. Yani, yarın adliyeyle ilgili bir sorunumuz olduğu zamanda mı AKP ilçe başkanına gideceğiz? Yani bizim adliyeyle ilgili de sorunlarımız var. O zaman, AKP ilçe başkanına gidince düzeliyor mu bu iş? Böyle bir anlayışı kabul etmiyorum. Ama evraklar TOKİ’de, beraber gideriz ve işi takip ederiz.
‘HİZMETSİZLİKLE TERBİYE HADLERİ YOK’
Küçük sanayi sitesiyle ilgili de, dönüşüm projemiz Çevre ve Şehircilik Bakanlığındadır. Ali Bey’le TOKİ’ye gitmişken bakanlığa da geçelim. Onu da gerçekleştirsin. Adalet ve Kalkınma Partili yerel yöneticilerin baskısıyla bu projeler gerçekleşmemiştir arkadaşlar, bunu net söylüyorum. Gerekiyorsa isim de veririm. Ama bu isimleri de Eskişehir’in tamamı biliyor. Bakanlıkta da herkes biliyor. Eskişehir halkına ceza verdiklerini zannediyorlar. Böyle bir şey yok. Halkımızı hizmetsizlikle terbiye etmek gibi bir hadleri de yok. Parti, particiliğine bakacak. Devlet, devletin işine bakacak. Bizim anlayışımız budur. Parti devleti işini, Türkiye terk edeli çok oldu.”
*
Kazım Kurt’un ifadeleri bu yönde.
Okuduğunuz üzere oldukça sert ve ciddi mesajlar içeren ifadeler olduğu söylenebilir.
*
Kurt;
Parti devletini kabul etmiyor.
Partilerin adliye gibi, bakanlık gibi, TOKİ gibi devlet kurumlarına müdahale etmesini istemiyor.
Halktan hizmet için vergi alındığı halde, halka hizmet etmek isteyenlerin partiler tarafından engellenmesini istemiyor.
Devlet kurumlarının, olaylara objektif yaklaşmasını istiyor.
Kısacası devleti, devletin kurumları yönetsin istiyor.
*
E, yanlış bir şey söylemiyor.
Olması gerekeni söylüyor.
*
Bu noktada AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Ali Acar’a da çağrı yapıyor ve diyor ki: “Devletin kurumu olan belediyenin evrakını, parti örgütüne teslim etmem. Belediyenin evrakı TOKİ’de. Haydi, birlikte TOKİ’ye gidelim ve işi çözelim.”
*
İşte şimdi, samimiyet testi başladı…
Ali Acar, Kazım Kurt’la TOKİ’ye gidecek mi?
Yoksa politik bir mazeret üreterek işin içinden sıyrılmaya mı çalışacak?
Bunu zaman gösterecek…
Bahaneler hazır " iktidar muhalif belediyeleri çalıştırmıyor " seçimde vaadettiklerini gözden geçir , 8 ayda ne yaptın , kalan 52 ayda ne yapacaksın ?
o tokilerde oturan garibanlar ın günahı sadece mevcut hükümetin yaptıgı toki den ev almaları dır.o kadar hükümet düşmanılarki.toki den ev alanları AKP li görüp sıfır hizmet sunuyorlar.benim ve yakınlarımın toki de evi yok.AKP lide degilim.mevcut başkan kanal kanal çıkıp konuşacagına çıksın ordaki insanların derdini dinlesin.
1.kısımda avm.yapılmadı beş yıldız otel yapılmadı yeşil alanlarda bitmedi ve sizin yazdıklrınız biz arsa sahipleri olarak çok mağduruz. eksik çok fazla.
Karapınar tokide oturan vatandaşlara allah sabır versin. Zira o bölgenin etrafı ıssız, dağ başı gibi, kaderine terk edilmiş bir yer. Hele bir çocuk parkı var ki; harap olmuş, içerisinde ateş yakılmış, birçok spor aletine kasıtlı zarar verilmiş, banklar kırılmış, etrafını yabani otlar ve dikenler bürümüş,beton zemin çatlak içerisinde resmen hayalet park. Şarapçıların, keyifçilerin, kafacıların geceleri bol olduğu, her türlü asayiş olayına davetiye çıkaran bir bölge orası. Hem belediye, hem emniyet, hemde diğer sorumlu kuruluşlar bölgeyi insanların güvenle kullandığı bir bölge haline getirmeli. O bölgeyi hem kaderine, hemde ite kopuğa, serseriye bırakmamalı!...