Kazaya bırakmak

Vakit gelince hoca namaza durmuş.

Bektaşi beklemiş beklemiş namaz bitmiyor,

sonunda sormuş:

“Hocam namazı neden bu kadar uzattın?”

Hoca yanıt vermiş:

“Kazaya kalmış namazlarım vardı. Onları da kıldım.”

Biraz sonra Bektaş’i de namaza durmuş.

Ve  o da namazı uzattıkça uzatınca, hoca sormuş:

“Erenler senin namaz neden bu kadar uzadı?”

Bektaşi yanıt vermiş:

“Yarın ki namazlarımı da kıldım.”

“Olur mu” demiş Hoca:

“Bunu Allah kabul eder mi?”

Bektaşi bir kahkaha atıp şöyle demiş:

“Senin veresiyeni kabul ediyor da, benim peşini mi niye kabul etmesin.” 

***

7 Haziran’da seçim yapıldı.

Milletvekilleri değişti.

Ama başbakan değişmedi.

Bakanların bazıları işleri “vekâletle yürütüyor.”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, halen görevde.

Kararlar çıkarıyor.

Anlaşmalar imzalıyor.

Peki, bu iş nereye kadar sürecek?

Ne zaman asil hükümet kurulacak?

İşte onu bilen yok.

Duyuyoruz sadece:

“AKP- CHP görüşmeleri sürüyor.”

Ardından da: 

“MHP yedekte bekliyor”  diye yorumlar yapılıyor.

***

CHP, 14 koalisyon ilkesini “beşe indirdi.”

Yeni anayasa, eğitim, Kürt sorunu, dış politika, ekonomide köklü değişiklik.

Bu konuların ayrıntıları var elbette.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki:

Bu konular kabul edilmezse:

“AKP- CHP ortak hükümeti yatacak.”

***

Peki, bundan sonra ne olacak?

AKP- MHP denemesine mi geçilecek?

MHP bu işe  “evet” diyecek mi?

Olmazsa,

azınlık hükümeti ve erken genel seçime mi gidilecek?

Bir yanda, “iç politikada ki  gelişmeler…”

Diğer yanda,  “dış politikada ki açmazlar…”

Ve en önemlisi,

“TBMM tam yerine oturmadan, soruşturmalar. Dokunulmazlıklar konusunda ki girişimler…”

Sözün özüne gelince.

Bekleyip göreceğiz olacakları.

Yazan katip  nasıl yazmış yazıyı.

Karalama mı?

Yoksa:

“Allak bullak mı?”

///////////////////////////////////

Günlerin getirdiği

Eğer hükümet kurulmazsa 

AKP’den Nabi Avcı ve Salih Koca’dan henüz ülke genelindeki gelişmeler için bir yorum duymadık. AKP’li yöneticiler kentsel konularda konuşuyorlar hepsi bu. Yeni hükümetin kurulamayışı, ülkede erken genel seçimi gündeme getiriyor. Yalnız AKP’de değil, ana muhalefet CHP’de de ardı ardına farklı yorumlar duyuyoruz. Özellikle AKP’de Emine Nur Günay’ın adı dolaşıyor politik ortamda. Nabi Hoca için farklı yorumlar yapılıyor, hatta “başka bir ilden aday olacağını” söyleyenler var. Aynı şekilde kıdemli vekil Salih Koca için farklı yorumlar duyuluyor. AKP’de erken genel bir seçimde milletvekili isimleri ve sıralaması değişir mi bilemeyiz. Bu konuda partiden çıt çıkmıyor. Ne il başkanı ne de ilçe başkanları hiçbir yorumda bulunmuyor. CHP’ye gelince açıktan konuşan da var, gizli gizli yorum yapanda. Erken genel bir seçimde neler olur belli değil. En iyisi biraz daha beklemek galiba? Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimi işaret etse de bakarsınız, demokrasi adına olumlu adım atanlar çıkabilir değil mi?

/////////////////////////////

Okurumuz soruyor 

Dün köşemizi arayan bir okurumuz dedi ki; “Eskişehir’de araç sayısı  her geçen gün artıyor. Ana caddeler araç yüklü. Günün hemen her saatinde caddeleri kaplayan özel araçlar, bırakın sabahtan akşamı, günlerce buralarda bekliyor. Yetmiyormuş gibi  bu araçlar arasında camında  ‘satılık’ yazanlarda var. Dahası  caddelerin  iki yanı da araçla  dolmuş durumda. Acaba bu konuya yetkililer  bir çare bulamazlar mı?”

İsterlerse  bulurlar elbette. Ama gelin de  bunu anlatın bazılarına. Gelelim ikinci telefona. Okurumuz  diyor ki; “Muttalıp Caddesi’nde  şehir çıkışının sağ yanında ki iş yerlerinin önü açık otopark olmuş. İş yerinin içinde ki mallar caddenin üstüne çıkarılmış. Yayalar bile geçemiyor. Buna  ‘yasaktır’ diyen çıkmayacak mı?”

Gerek trafik konusunda, gerekse yaya kaldırımı işgali olayında okurlarımız haklı. Biz yazıyoruz. Ama yetkililerden kimsenin ruhu  duymuyorsa ne demek  lazım değil mi?