Kaymakamın 'Defteri dürülmüş'

Alpu Kaymakamı Ömer Özbay’ın, Belediye Başkanı Rafet Demirtaş ile yaşadığı münakaşadan sonra sürüldüğü iddia edildi

15 Mart 2019 08:37
A
a
Sütiş Eskişehir
Alpu Kaymakamı Ömer Özbay’ın, Belediye Başkanı Rafet Demirtaş ile yaşadığı münakaşadan sonra sürüldüğü iddia edildi. AK Partili Belediye Reisi Rafet Demirtaş'ın kaymakamlığa gönderilen bir kaynaktan 4 bin lira istediği, kaymakımın da bu parayı vermek istemediği, sonra da iki yıldır şeref ve namusla hizmet ettiği Alpu'dan uzaklaştırıldığı öne sürülmüştü. Bir internet sitesine açıklamalarda bulunan Demirtaş ise, "Şimdi seçimlere gidiyoruz. Bunları dillendirmek olmaz. Devlet gereğini yapmıştır" ifadelerinde bulunmuş. Bir kaymakamın görev yerinin değiştirilmesiyle seçimlerin nasıl bir alakası olabilir? Yoksa Alpu Belediye Başkanı haklı mı? Gerçekten de AK Parti'nin seçimlerde ayağına bastığı için mi Kaymakam Bey Alpu'dan uzaklaştırıldı? Rafet Demirtaş öyle bir laf etmiş ki, neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Kaymakamlar devletin kendilerine gönderdiği paraları harcarken, AK Partililere danışmak zorunda mıymış? Bu mudur 'Devletin Bekası?' Rafet Demirtaş ayrıca "Çok ciddi bir şey değil ama yaşandı. Orada 86 vatandaşa para dağıtmamasından kaynaklı. Devlet sana para göndermiş… Vakfa 30, 40 bin lira para gelmiş. Bana karşı bir husumeti olabilir o ayrı. Devlet gerekeni yapmıştır" ifadelerinde de bulunmuş. Özetlemek gerekirse AK Partili bir belediye reisinin emir ve talimatlarını yerine getirmeyen bir Kaymakamının, 'Defteri dürülmüş' oldu... Hem de ne belediye başkanı, işçilerinin maaşını bile ödemeyen, seçim kazanması durumunda 11 aylık alacaklarını ödeyeceğini belirten, itiraz eden "Ailemi geçindirmek istiyorum" diyen garibanları kovan bir belediye reisi. Devletin garip – gurabaya dağıtılması için gönderdiği paraların bile nasıl harcanacağına karışan bir belediye reisi... Sayın Belediye Başkanı Rafet Demirtaş kusura bakmasınlar; garibanların durumunu çok dert ediyorsa, önce işçilerinin maaşını vermesi isabet olur. Alpu tuhaf bir yer. Hani 'İşgal edilmiş düşman toprakları' vardır ya, Alpu halkına gösterilen muamele tam olarak böyle. Alpulu kardeşlerimizin ihtiyaç duyduğu 39 kilometrelik bir yol bile yapılmadı. Allah'tan seçimler yaklaştı da yol için kazmalar vuruldu. Artık 4 sene sonra yeni bir seçime gireceğiz. O seçimlerden önce yolu bitirirler inşallah. Alpu'ya dikilmek istenen termik santralden bahsetmiyorum bile. Biz Eskişehir merkezinde oturanlar bile, termik santralin kurulması durumunda kanser olacağımızdan endişe ediyoruz. Alpu'dakilerin başına ne felaketler gelir Allah bilir. Ayrıca Alpulu çiftçi kardeşlerimizin pancar kotalarını dolduramadıkları için ceza yağmuruna tutulduğunu da biliyoruz. Tabii şimdi söz sırası Alpulularda. Bakalım Alpulular nasıl bir tepki gösterecek? Ya her şeyi kabullenecekler ya da "Yok gardeş! Bu kadar da olmaz!" diyecekler. Bekleyip göreceğiz... Kaymakam Ömer Özbay'a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Tayin olduğu Niğde de vatan toprağıdır. Kendisinin Niğde'de de namus ve vatanseverlikle hizmetlerini sürdüreceğinden şüphemiz yoktur.
 

Yaşasın özgürlük 


Fevzi Çakmak Mahallesi seçim iletişim merkezi açılışında konuşan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, “Türkiye’nin büyük oranda çektiği sıkıntıları bizler Eskişehir’de çekmiyoruz. Bakın özgürce burada toplantı yapıyoruz. Birbirimizi eleştirebiliyoruz, birbirimizle konuşabiliyoruz” dedi. Kim ne derse desin Türkiye'nin en büyük sorunlarından birisi de özgürlük sorunu. Eskiden biz Türkler – kafamızın tası attığında – Başbakanın önüne çıkıp, yazar kasayı fırlatabiliyorduk. Şimdi bir kişinin bu tip bir protestoyu Sayın Cumhurbaşkanımıza karşı yapmasını aklıma bile getirmek istemiyorum. Adamcağızın 7 sülalesi hapse atıldıktan başka, mahallede kendisine selam veren manava kadar herkesin hapislere tıkılması içten bile olmaz. Şimdi Türkiye'de "Yıkıldı yıkılacak" diye propaganda yapılmasına karşın oylarını giderek artıran bir partinin Genel Başkanı'nın hapse atılıp atılmayacağı tartışılıyor. CHP'nin Ankara adayının hapse ne zaman atılacağı? Bunun seçimlerden önce mi olacağı, yoksa seçimlerden sonraya mı denk getirileceği konuşuluyor. Durum Eskişehir'de de farklı değil. CHP'li adayların arkalarına İYİ Parti ve Saadet Partisi'ni aldıkları, PKK terör örgütünün bunlara destek verdiği, FETÖ'cüleri Türkiye'nin başına Kazım Kurt ve benzerlerinin musallat ettiği konuşuluyor. Bunlar yenir yutulur iddialar değil. Peki ne olacak? Meral Akşener hapse mi atılacak? Mansur Yavaş son sigarasını içip idam mangasının karşısına mı çıkarılacak? Kazım Kurt küreğe mi mahkum edilecek? Ahmet Ataç'a sonuna kadar katılıyorum. Eskişehir'de özgürlüğümüze sahibiz. İstediğimiz kişiyi eleştirip, istediğimiz gibi bir hayat sürüyoruz. Özgürlüğün kıymetini bilmek lazım. Eğer özgürlüğünüzün kıymetini kaybettiğiniz zaman anlarsanız, iş işten çoktan geçmiş olur...

 

Karabacak hızlı çıktı 


İYİ Parti Odunpazarı Belediye Başkan adayı Salih Karabacak, seçim çalışmalarını sürdürüyor. Salih Karabacak üzerinde seçimlerden önce çeşitli iddialar ortaya atılmıştı. Karabacak'ın 'kerhen' aday yapıldığı, aslında seçimlere girmek istemediği, politikayı da beceremeyeceği yönünde iddialar vardı. Sanırım Sayın Karabacak seçim çalışmalarıyla bu iddia sahiplerini susturmayı başardı. Elbette İYİ Parti'nin seçimlere girmesi de eleştiriliyordu. Bu eleştirilere karşı – sanırım – başlangıçtan beri ciddi bir tepki koymuşumdur. Öncelikle her partinin seçimlere girmek hakkıdır. İYİ Parti'nin Odunpazarı'nda seçimlere girmesi garip değil, Büyükşehir ve Tepebaşı'nda seçimlere girmemesi gariptir. Eğer CHP'liler İYİ Parti tarafından desteklenmek istiyorlarsa, bu isteklerinin gereğini yerine getirmeleri gerekirdi. Yani İYİ Parti ile pazarlık masasına oturmaları ve bir orta yolu bulmaları gerekirdi. Ancak CHP kanadı buna yanaşmadı. Bir takım riskleri göze alarak, İYİ Parti'ye sanki yüzde 0,5 puan alan bir partiymiş muamelesi yaptı. Bu koşullar altında "İYİ Parti seçimlere giriyor" diye ağlama hakları bulunmuyor. Kimse kusuruma bakmasın. Ayrıca Sayın Salih Karabacak'ın da gayet başarılı bir propoganda süreci yürüttüğünün hakkını teslim edelim. Sayın Karabacak bu seçimleri kazanır mı bilemem. Fakat seçimlere damgasını vuracağı şimdiden belli. Anlaşılan o ki Salih Karabacak isminden önümüzdeki günlerde daha çok bahsedeceğiz. Belediye başkanı olsun veya olmasın, Eskişehir'in kaliteli, etrafına çamur atmayan, basın yayın organlarını şantaj ve karalama kampanyaları yürütmeye teşvik etmeyen bir yapısı var kendisinin. Eskişehir böyle 'kaliteli' politikacıları sever...



 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
Eski Bir Akp'li 15 Mart 2019 16:06

Rafet Demirtaş aday gösterildiğinde ilçemizin kanat önderleri diyebileceğimiz tamamı Ak partili ileri gelenleri adaylıktan kendi isteği ile çekilmesi için makamında ziyaret ettiler. Olmayınca Ankara'da genel merkeze gidilerek aday değişikliği talep edildi. Şikayet dikkate alınmayınca İlçe başkanı Adnan Yavaş ve tüm teşkilat üyeleri topluca istifa etti. İlçemize ne bir Akp li vekil nede il başkanı geldi. Sakallı bir kez uğradı. Chp liler sürekli burda. Şimdi halkının talepleri dikkate alınmayan, teşkilatı istifa etmiş seçmenden nasıl oy isteyeceksiniz? Genel Merkez çok kötü kandırıldı. Belediye Gürbüz Güllere ikram edildi. Şimdiden hayırlı olsun.

1 12 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi