Eskişehir'den yılın ilk kar manzaraları görüntüler… 24 Kasım Pazar dolar kurunda son durum Afyonkarahisar'da feci kaza: Çok sayıda yaralı var… Eskişehir beyaz bir güne merhaba dedi! İşte günün … Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme …

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Kapıcıdan gir işe!..

12 Ekim 2013 09:42

Görüşler

Kapıcı’dan gir işe!..

Yabancı dilini ilerletmek için Paris'e giden genç öğretmen akşam yemeği için bir lokantaya girmiş. Siparişini vermiş ve şarabını yudumlarken gazeteyi incelemeye başlamış...

Bir haberi dikkatle okuduktan sonra yan masada yine yalnız oturan Fransız'a seslenmiş:

"Sizin başkan ne yapmış böyle?"

Adam hiç oralı değil:

"Bana ne?"

Bizimki dilini ilerletecek ya..

"Olur mu?" demiş:

"Bütün Fransızları ilgilendiren bir konu..."

Fransız çakmış:

"Siz Türk'sünüz galiba?"

"Evet" yanıtını alınca da devam etmiş:

"Bizler politikayla seçimden seçime ilgileniriz. Oyumuzu verir geçeriz, Sonrası onlara aittir, görevini yapmayana bir sonraki seçimde hesabını sorarız..."

……….

Ya Türkiye'de?

Sabah haberleriyle başlar, geceleri kahvede, meyhanede devam ederiz siyasete...

Sanki her gün seçim yapar, her gün sandık açıp sayarız...

Geçen genel seçimlerde Ahmet Sezer İlköğretim Okulu'ndaki sandığımızı bulduk...

Sınıfa girdik...

Ne görelim?

"Bizim kapıcı sandık görevlisi!"

Hiç açık vermeden "helal olsun" dedik içimizden...

"İki ekmek bir süt değil!"

"50 küsur dairenin oyu kapıcının önünde!"

…………..

Yerel seçimlere az bir zaman kaldı... Adımız gibi eminiz ki, bizim kapıcı şimdiden yine "sandık görevi"ni ayarlamıştır..

En azından, yolunu bulmuştur...

Nasıl mı?

"Büyük bir olasılıkla, iktidar partisine olan yakınlığı ile..."

Hani yanlıştır, bilgisayar oyunudur, bir kişi üç oy kullanmıştır falan diyoruz ya...

Doğruluk payı yok değildir…

Ama “kapıcı” dedin mi, biraz duraksıyoruz…

“AKP tabandan giriyor işe!”

Eğer bu seçimde de…

“Yöneticiyi görürsek hiç şaşırmayız!”

Cumartesi öyküsü

" Bu adam bir evliya olmalı!”

Üç arkadaş bir gün at yarışı oynamak için Veliefendi Hipodromu’na gitmişler...

Bir altılı yapmışlar ve yatırmışlar ama daha ilk ayakta gümmmm!..

Sonra çekilmişler bir kenara ve ikili bahis oynamaya başlamışlar... Derken, arkalarında "nur yüzlü" ve beyaz sakallı bir ihtiyar görünmüş...

Seslenmiş ihtiyar:

"4 ve 5 numaralı atlara oynayın..."

Bizimkiler birbirlerine bakmışlar ve hepsi aynı düşüncede birleşmişler:

"Bu adam bir evliya olmalı..."

Hemen koşmuşlar gişeye ve atlara basmışlar parayı...

Yarış başlamış..

"Ne 4 numaralı at var, ne de 5!"

Dönüp gelmişler,.

İhtiyar yine orada:

"2 ve 9 numaralı atlara oynayın..."

"Vardır bir hayır" diyerek yine koşmuşlar gişeye...

Sonuç aynı…

Atlar dereceye bile girememiş...

En büyükleri ellerinde kalan parayı küçüklerine vermiş ve "Git şuradan 3 bira al da" demiş:

"Son yarışı bari şöyle keyifle izleyelim..."

Aradan biraz zaman geçtikten sonra dönüp gelmiş delikanlı...

Ama elinde 3 bira değil, 3 ayran var...

"Sana bira al dedik, ne yaptın?" diye sormuşlar...

"Hani o nur yüzlü ihtiyar vardı ya..."

"Yine oradaydı..."

"Bana ayran almamı önerdi..."

- Neden?

"Daha iyi kafayı bulurmuşuk!.."

Günün încisi

Bilim, bildiklerimiz, felsefe ise bilmediklerimizdir.

Bertrand Russell

Cuk

Çok bilmiş bir toplumuz..

"Ansiklopediler onun için satılmıyor!"

Kıssa-dan

Yabancılarla işbirliği yapılarak soyulmakta olan bir ülkede, işbirliğine yanaşmayan, soyguna bulaşmayanlar suçlu durumuna düşer...

Akif Kökçe

Günün Sözü

Gelecek nesilleri hiç düşünmediğimiz için onlar bizi biç unutmayacaklar...

Henrik Tikkanen

Günün Balı

"Aymazlık", Türkçe’nin güzel ve derin anlamları olan bir kelimesidir. Günümüzün moda olmuş kimi entellerini anlamak, anlatmak istiyorsanız bu kelimeyi sık sık hatırlamalısınız…

Güray Öz

Gerilim

İktidar rüzgarını yakalamak, ölü yaprakların hırsıdır…

Gustave Tbibon

Özdeyiş

İnsanoğlu her şeyden şikayet eder, ama aklından asla…

Hanri Benazus

Neyzen Tevfik'ten hesap!

Dr, Fahrettin Kerim Gökay, "İçkinin zararları" konulu bir konferans veriyormuş…

Çok ateşli konuşurken, bir ara "Yaşamınızın değerini iyi bilin" diye bağırmış:

"Rakının her kadehi hayatınızı bir saat kısaltır…”

Dinleyiciler arasındaki "Neyzen Tevfik" yerinden fırlamış ve "Eyvah, yandım!” diye bağırmış…

"Hayrola, ne oldu?" diye sorulunca da "Hesap ettim" demiş!

"Ben öleli tam 40 yıl olmuş..."

Telefon çekmiyor

İnternette vatandaş anlatıyor:

-Beşiktaş caddesinde yürüyorum. Bir arkadaşım telefon etti. Yana çekildim ve konuşmaya başladık ama biraz sonra kesildi. Arkadaşımı aramaya çalıştım, beş kere denedim telefon çalışmıyor. Yanımda bir polis memuru duruyor. Gayri ihtiyari sordum:

"Benim telefon çekmiyor, sizinki çekiyor mu?"

Polis, "Başbakan geliyor" diyor:

"O gelene kadar tüm cep telefonlarını 20 dakika bloke ettik…

Peki, bu arada hastası olan, evinde yangın çıkan, acil yardıma ihtiyaç duyan kişi ne yapacak?

"20 dakika bekleyecek, mecbur!"

Küçük bahşişin açılımı

Yaşlı adam kafeden çıkarken 3 penny, yani komik sayılacak bahşiş bırakmış.

Kapıya doğru giderken tabaktaki paraları gören garson söylenmiş:

"İnsanların bıraktıkları bahşiş onlar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar..."

Bunları duyan yaşlı adam "Peki benimki ne anlatıyor?" diye sorunca devam etmiş garson:

“İlk penny tutumlu olduğunuzu, ikincisi bekar olduğunuzu, üçüncüsü ise babanızın hiç evlenmemiş olduğunu gösterir!..”

Yakıtın özel kodu

Hükümet Kars'a bir yazı göndermiş:

"Kışın soğuk geçeceği anlaşılmaktadır. Kullandığınız yakıtın cinsini, kod numarasını ve stok durumunu acele bildirin..."

Bir köy muhtarı hemen yanıt vermiş:

"Yakıtımız pohtir, kod numarası yohtir, stokumuz ise yetecek kadar çohtir..."

Günün Şiiri

Sen değil miydin?

Sen değil miydin elimden tut diyen

Yıldız-yıldız bir çalkantı gözlerinde

Çocuklar gibi bağıran, üşüyen

Yalnızlıktan korkan sen değil miydin?

Sen değil miydin elimden tut diyen

Daima çocuksu , daima sırnaşık

Işıltısında sokak fenerlerinin

Dudaklarını uzatmak isteyen

Yalnızlıktan korkan sadece

İçime bir özsu gibi yürüyen..

Sabih Şendil (Varlık-1958)

Günün Olayı

Dış politikamızın temelini oluşturan "Stratejik Derinlik" tezinin uygulanmasında da gördük ki, bazen "teorinin pratiğe dökülmesi" ile "yemeğin masaya dökülmesi" arasında hiçbir fark yok...

Gani Yıldız

Günün Biberi

Bir süredir tek tek çöpe atılan Atatürk ilkelerinden en sonuncusu hangisi oldu?

Yanıt:

"Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesi...

Balthör