Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı ile Karapınar Vadisi Projesi çerçevesinde yapılmakta olan Türkiye’de “Gecekondulaşmayı önleme” projesi olarak örnek gösterilen yapımı devam etmekte olan konutların önünde ES TV izleyicileri için program yapmıştım.

     30 dakikalık “Canlı Canlı Eskişehir” programında Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, projenin nasıl doğduğunu, hangi aşamalardan geçtikten sonra Karapınar Vadisi’ndeki gecekondu sahiplerini mağdur etmeden evlerini kendi elleriyle yıkmaya ikna ettiklerini anlattı.

     TÜRKİYE’DE ÖRNEK GÖSTERİLEN PROJE

        Kentlerin planlamasında, Kentsel Dönüşüm ve toplu Konut projeleri önemli bir yer tutmakta. Karapınar Vadisi Projesi de Türkiye'de kentsel Dönüşüm Projeleri için bir rol model olarak gösteriliyor. Odunpazarı Belediyesi ve TOKİ işbirliği ile 500 bin metrekarelik alanda gerçekleşen proje özellikle yeşil alan ve sosyal yaşam alanları ile fark yaratacağı ifade ediliyor.

     BAŞKAN SAKALLI’NIN KALBİNİN SESİNİ DİNLEDİM!

    Programda kendisine, Büyükşehir Belediye Başkanlığını düşünüp düşünmediğini sordum.

Canlı yayında; “Şu an Odunpazarı Belediye Başkanıyım. Seçmenlerim bana Odunpazarı Belediye Başkanlığı için oy verdiler. Şu anda seçim yok. Seçime de daha çok var. Yapacağımız çok işte. Ben Odunpazarı Belediye Başkanı olarak işime bakıyorum” diye cevap vermişti.

     Programdan sonra Başkan Burhan Sakallı’ya;

     “Başkanım müsaade ederseniz birde kalbinizin sesini dinleyebilir miyim?”diyerek izin aldıktan sonra ceketinin üzerinden kalbinin üzerine elimi koydum. Maşallah sağlıklıydı. Kalbi de normal atıyordu.

     Ancak kalbinden gelen ses ile ağzından çıkan söz farklıydı!

     Burhan Başkan, “Odunpazarı Belediye Başkanıyım” derken kalbinden gelen ses ise “Büyükşehir Belediye Başkanlığını istiyorum!” diyordu!

     Tabii ki bu bir espriydi. Sayın Sakallı’nın hoşgörüsüne sığınarak elimi kalbinin üzerine koydum.

     Anlayışından ötürü Burhan Başkana teşekkür ediyorum.

     Allah gönlüne göre versin. Tabii ki son karar önce partisinin yetkili makamları sonrasında ise Eskişehir halkının.

*-********

''Eskişehir, 2013'ün seyircisi olmayacak''

     Geçtiğimiz Cumartesi ‘Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti’ için önemli günlerden biriydi. ‘Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti’nin logosu kamuoyu ile paylaşıldı. Önceki günkü yazımda ‘Logo Eskişehir’i anlatmıyor’ diye yazmıştım. Çok kişiden telefon ve mail aldım. Onlarda benim gibi düşündüklerini söylediler. Bu saatten sonra elbette logo değişmez.

     Benim üzerinde duracağım konu bu değil zaten.

     Aralık ayında veya 2013 yılı Şubat ayında 2012 Türk Dünyası Kültür Başkenti olan Kazakistan’ın başkenti Astana'dan başkentlik bayrağı teslim alınarak etkinlikler resmen başlayacak. 2014 yılının Haziran ayı sonuna kadar devam edecek. Etkinliklerde neler yapılacağı, ana başlıklar halinde hazırlanan tanıtım filmiyle açıklandı.

     Daha önce Sayın Valimizde anlatmıştı. Her gün farklı etkinliklerle insanlar sıkboğaz yapılmayacak.

     ''Eskişehir, 2013'ün seyircisi olmayacak. Biz dünyanın en meşhur topluluklarını getirdik, 365 günde 4 bin etkinlik yaptık demeyeceğiz. Eskişehirliler, bu işin seyircisi değil, dünyadan gelen toplulukları seyreden, resim sergilerine bakan değil, bu işin hem senaristi hem aktörü olsun istiyoruz. Geçen sene Yunus Emre'de 'Mahalleler Yarışıyor yaptık. Belki ilk yıllarda 'ev baklavası' gibi çok profesyonel gözükmeyecektir. Ama neticede biz yapacağız. Bizim çocuklarımız, insanlarımız bunları yapacak. Bunun şekillendirilmesinde de gönüllülük uygulaması başlattık, devam ediyoruz” diyen Vali Kadir Koçdemir’in bu sözlerinin altı kalın çizgiyle çizilmeli.

     Doğrusu da bu. Bir etkinliğin içine halkı sokamazsanız o etkinliğin başarılı olması beklenemez. Daha nerede ise iki ay. “Yerel bazda neler yapabilir veya etkinlikler nasıl zenginleşebilir”bunun için herkes proje üretmeli. Bu projeler Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı’nın sekretaryasına ulaştırılacak olursa eğer, yönetim kurulu projeyi inceledikten sonra etkinliklerin içine alınıp alınmaması konusunda karar verecektir. 

*-*************

FIKRA:

DON MESELESİ

Temel ile Fadime lunaparka giderler. Dolaşırlarken bir ara Fadime dönme dolaba binmek ister.
     Temel karsı çıkar, "olmaz, donun gözükür" der. Fadime susar.
     Az sonra Temel balonlara tüfek atarken Fadime çaktırmadan yanından ayrılır.
     On dakika sonra Temel'in yanına döner.
     Temel sorar: "Neredeydin?"
     "Dönme dolaba bindim" deyince Temel sinirlenir.
     - Ben sana binme donun gözükür demedim mi?
     - Dedin ama gözükmedi. Çıkardım oni?..