Hafta sonu İYİ Parti İl Başkanı Eren Ekmen ve görevi devreden Mehmet Ektaş ziyaret etti. Hem ülke hem de Eskişehir ve İYİ Parti başlıklarında keyifli bir sohbet ettik.
İl yönetimi tarafından Başkanlık görevine seçilen Eren Ekmen henüz 30'lu yılların başında. Omuzlarına önemli bir sorumluluk aldı. İvmesi yükselen bir partinin lideri oldu. Elbette işi zor olacak ama gördüğüm kadarıyla hem Ektaş hem de il yönetimi arkasında duvar gibi duruyor. Haliyle bu işin başarıyla üstesinden geleceğine şüphem yok.
Aslında lafı getireceğim ve çok önemli gördüğüm kısımda burası zaten.
Maalesef ülkemizde bazı algılar yanlış oturmuş durumda. 35 yaşında bir futbolcuya yaşlı, emekli olsun diyoruz. Ancak 40 yaşında siyaset yapana daha genç, biraz beklesin tavrına geçiyoruz.
Bakın bugün dünyanın kaderini, akışını belirleyecek şeyler dünden çok farklı. Mevcut siyasi yapının dilinden anlamayan ve sandığımız kadar apolitik olmayan bir Z kuşağımız var.
Ülkemizde siyaset yapacak, Z kuşağı ile iletişim kuramayacak ve onlara samimiyetini hissettiremeyen hiçbir oluşumun da yakın gelecekte iktidar olma şansı yok.
Tam da bu noktada İYİ Parti'nin verdiği mesajı fazlaca önemsiyorum. Daha önceki haftalarda Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinde gerçekleşen Başkan Yardımcılığı atamalarından sonra bu hamle de çok şık oldu. Eskişehir'de İttifak ortağı bir partiyi enerjisi ve vizyonu genç bir isme emanet etmek bana göre hem gerçekçi hem de cesur bir hamledir.
Gençler bu hamle ile yarın öbür gün bizim de hedeflerimize ulaşmamız, siyaset yaparken önümüz açık mesajını rahatça alabilirler. Bu sebeple İYİ Parti kriz olabilir diye beklediğimiz bu süreci fırsata dönüşmüştür ve takdir edilecek bir hamle yapmıştır.
Tabi şunu da belirteyim, gençleri sahaya sürmek ve kendi başlarına bırakıp onlardan yenilgi beklemek gibi bir zihniyette olanlar kendi ayaklarına sıkar. Onların da tecrübeye, bu koltuklarda defalarca sınanmış ustaların birikimlerine ihtiyacı olacak. Bu konuda da gençlere büyük görev düşüyor. Özellikle gençliğin verdiği fazla özgüven ve inisiyatif ile olaşabilecek karakter değişim eğilimlerine karşı çok dikkatli olmak lazım. Zira diğer eksikler her türlü telafi edilebilir.
GİDERKEN BİLE “ESKİŞEHİRSPOR” DEDİ
Engin Dinç Eskişehir Emniyet Müdürü olarak 5 yıl boyunca Eskişehir’e hizmet etti. Görev süresi boyunca vatandaşla, sivil toplum ile iç içe ama otoritesinden hiç taviz vermeyen bana göre çok başarılı bir profil sergiledi. Eskişehirspor konusunda da her krizde, her ihtiyaç duyulduğunda kendini ön plana atarak bir bürokrat olarak özlediğimiz refleksi gösterdi. Bu yüzden sadece bir emniyet müdürü değil harika bir taraftarı da Konya’ya kaptırdık. Engin müdür önceki gün vedalaşmak için basın mensupları ile bir araya geldi. “Eskişehir’den giderken üzüldüğüm tek konu var o da Eskişehirspor’un şu sıkıntılı günlerden kurtulmasına yardımcı olamadım” diye bir not düştü. Helallik istedi.
Varsa bizlerin hakkı helal olsun, ancak Engin Müdürün bu samimiyeti, çabası ve giderken verdiği mesaja rağmen Eskişehirspor için sessiz kalanlara da ayrı bir “Helal Olsun” diyelim.