Polis ve Jandarma haberlerini kullanırken verilen başlıklar bellidir…
Tarihi eser kaçakçıları yakalandı…
Kaçak sigaracılara operasyon…
Fuhuş çetesi çökertildi…
Hırsızlık deposuna baskın…
Organize Suç Örgütüne gece baskını…
Polisimiz ve Jandarmamız buna benzer sayısız operasyon yapıyor. Toplumun huzurunu bozan
, yasa dışı işler yapan kişi ve grupları etkisiz hale getiriyor.
Ancak bunların içinde son yıllarda bir suç diğerlerinden çok daha fazla öneme sahip…
Kaçak ya da sahte alkol!
Son bir hafta içinde 10 ilde
yaklaşık 50 kişi sahte alkol ya da kaçak içkiden yaşamını yitirdi…
İnsan sağlığı tehdit ediliyor. İnsanlarımız ucuz alkole ulaşmak için ölümü göze alıyor.
Toplumun bu zaafını iyi bilen kötülük tüccarları üç kuruş için insanların ölümüne göz yumuyor.
Bu nedenle emniyet güçlerinin yaptığı tüm operasyonlar önemli ve değerlidir. Ancak şu sıralar kaçak ve sahte alkolün üzerine daha dikkatli gitmekte fayda var.
İki gün önce 34 litre kaçak alkol yakalandı.
Dün bir kişi metil alkol zehirlenmesi nedeniyle Yunus emre Devlet Hastanesi’nde yoğun bakıma alındı…
Denetimlerin bu sıralar biraz daha sıklaştırılmasında fayda var! Çünkü diğer suçlarda insan hayatı bu kadar değersizleştirilmiyor…
Şu sıralar önceliğimiz sahte ve kaçak alkol olmalı!
BASKIN SEÇİM OLUR MU?
Muhalefet ne diyor…
Erken seçim…
Hemen seçim, derhal seçim…
Yıllardır, şunu yazıp, söylüyorum. Biz de hiçbir zaman erken seçim olmaz! Seçim kararını iktidar alır ve buna da
“baskın seçim” denir…
Erdoğan’ın son dönemde ardı ardına yaptığı özellikle ekonomik çıkışlar, bir baskın seçimin habercisi olabilir mi?
MAK Danışmanlık Şirketi'nin sahibi Mehmet Ali Kulat, olabileceği görüşünde…
Şu görüşlere yer veriyor:
- Erdoğan, üç-beş ay süren bir istikrar çıkartabilirse buradan, emeklilere ve memurlara enflasyonun üstünde bir maaş zammı verebilirse tıpkı 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonunu,
15 Temmuz darbe girişimini savuşturmasını topluma bir başarı olarak lanse ettiği gibi şimdi de ekonomik kurtuluş savaşını kazandığı imajı verebilir. Türkiye; baskından da baskın Mart’ta bir seçim görebilir!
HİÇ BİR REJİM KURTARAMAZ!
Eskişehir Şeker Fabrikası'nın önünde bir isim yazar...
Kazım Taşkent...
Evet, fabrikamızın adı Kazım Taşkent, Şeker Fabrikası'dır...
Kazım Taşkent, Şeker Fabrikaları'nın kurucusudur.
O'nun bir anı kitabı var...
Yaşadığımız Günler, adını taşıyor...
O kitaptaki bir bölümü size aktarmak istiyorum:
• Yeteneksiz ve güçsüz insanlar layık olmadıkları sorumlu mevkilere
yükselirlerse uğradıkları her başarısızlığı bir başkasına yüklerler.
• Kulluk etmede çok hünerli olanlar büyük mevki ya da şöhrete kavuşunca herkes
kendisine kul olsun isterler.
• Böyle insanların yerlerini
kaybetmemek için yapabilecekleri aşağılık işlerin sınırı yoktur.
• Bürokratların, hırsızların ve sadistlerin egemen olup beraberce yönelttikleri
bir ülkeyi hiç bir rejim kurtaramaz...
TERBİYE!
Biri, İbn Haldun’a sordu:
-Çocuklarımızı nasıl terbiye edelim?
İbn Haldun Dedi ki:
-
Çocuklarınızı terbiye etmeye çalışmayın. Zira zaten size benzeyeceklerdir.
Kendinizi terbiye edin yeter!
GÜNÜN SÖZÜ!
İnsanlar parlayanı karartmaktan, yükseleni yere serip toza bulamaktan hoslanırlar…
Friedrich Schil
GÜNÜN KARİKATÜRÜ