İnkar et gitsin

Yaşamın içinden

İnkar et gitsin

Adam çok istediği halde, bir türlü erkek çocuk sahibi olamıyormuş.

Doktor hekim dolaşmış ama, nafile.

Sonunda oturup dua etmiş.

“Allah’ım bana bir erkek evlat ver. Mürüvetini gördükten sonra sana kurban edeyim”

Ve, duası kabul olmuş.

Adamın nur topu gibi bir erkek çocuğu dünyaya gelmiş.

Çocuk yetişip büyümüş.

Adam torun sahibi olmuş.

Ama Allah’a verdiği söz bir türlü aklından çıkmıyormuş.

Bir gün imama anlatmış durumu.

“Hocam böyle böyle.. Benim Allah’a sözüm vardı. Ne yapmam lazım”

“Sözünü tutmalısın”demiş hoca,

“Yoksa günaha girersin.”

Bir yanda oğlu.. Diğer yanda verdiği söz.

Daha bir başka yanda, imamın söyledikleri.

Adam kara kara düşünürken Bektaşi gelmiş aklına.

Derdini ona açmış.

“Baba erenler çok kötü durumdayım. Ne yapmam lazım.”

Bektaşi sormuş:

“Sen bu sözü verirken duyan oldu mu?”

“Olmadı.”

“Aranız da, senet filan var mı?”

“Yok.”

“Öyleyse”demiş Bektaşi:

“İnkar et gitsin.”

--//--

Bilemiyorum, iki arada bir derede kalan adam ne yapmıştır?

Fıkrayı yazarken,

“Bizim politikacılar geldi aklıma?”

Önceki gün, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın “güle oynaya” yaptığı basın toplantısı Eskişehir basının da güzel değerlendirildi:

“Manşetler umurumda değil (2 Eylül)”

“Bizi suçlayanlar Odunpazarı’na bakmıyorlar.(Milli İrade)”

“Hesap kitap bilmiyorlar ( Anadolu)”

“Beyinlerini kapatmışlar( Sonhaber)”

“Üçüncü İlçe İntihar (Şehir)”

“Hata düzeltilecek ( Sakarya)”

“Vatandaşa yutturamazlar ( İstikbal)”

Tepebaşı Belediye Başkanı Ataç, yanına yardımcıları Fuat Gürcüoğlu, Fikriye Güven ve Melih Savaş’ı alarak çıktı basının karşısına. Belge ise belge, bilgi ise bilgi. Döktü ortaya birer birer.

AKP’li Vahap Ata ve arkadaşları bakalım ne zaman ve neyi konuşacaklar? Ama fark etmiyor? Basında yer aldığı gibi “Ataç’ın şutlarının hepsi gol”oldu.

 

 

Günlerin getirdiği

Çok konuşan mı? Doğru konuşan mı?

AKP’li Vahap Ata, gündemde kalmaya devam ediyor. Böyle olunca da, yalnız AKP’liler değil, politikayla ilgilenenler “Vahap Ata Belediye Başkan adayı olacak galiba”diyorlar. Geçtiğimiz günlerde Emek Mahallesi’nde yapılan AKP toplantısında katılanlar takdim edilirken, toplantı başkanı Murat Şav “Tepebaşı Belediye Başkanı Vahap Ata da aramızda” deyince bir alkış kopmuş. Hatta bazıları “Allah söyletti” yorumunu yapmışlar. AKP’li bir dostumuza “Ne dersiniz? Vahap Ata’nın hedefi nedir? Büyük mü?, Küçük mü?”dediğimde geçmişten örnek vererek şöyle konuştu “Salih Koca kendisine il başkanlığı verildiğinde, iki lafından biri Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen’e eleştiri olurdu. Hatta, sabah başka, akşam başka dalda eleştirilerini dinlerdik. Sonunda ne oldu? Milletvekili değil mi? Vahap Ata, dikkat edin, Yılmaz Hoca’yı, CHP’yi ve MHP’yi eleştirmiyor. Planın ön yüzünde, arka yüzü de aynı. Tepebaşı ve Ahmet Ataç. Demek ki, sayın Ata, talimatı böyle almış. Sen Tepebaşı’na yükleneceksin. Senin yerin Tepebaşı olacak denmiş.”

Bir hayli ilginç. Fakat Savcılık yapmış, halende avukatlık yapan Vahap Ata’ya çok basit ve içi boş eleştirilerin “biraz çekimser” düştüğünü bizzat dostlarından duyuyoruz.

 

Ege Der ve Büyükereşen

Önceki gün masamın üstünde Ege-Der’lilerin davetiyesi vardı. İzmir’de yaşayan Eskişehirliler bir araya gelmişler ve Ege Der’i kurmuşlar. Ardından da Eskişehir’e gezi düzenlemişler. Ege Der’in başkanı Burhan Kutlu. Sarıcakayalı olduğunu belirten Kutlu “Eskişehirli olmak son yıllarda bir ayrıcalık oldu. Büyükerşen Hocamızla gurur duyuyoruz. Nereye gitsek Eskişehir konuşuluyor.” dedi. Belediye Meclis üyeleri Ali Topkaya, Yücel Erol ve Recep Yıldız ile Büyük Otel’de düzenlenen Ege Der gecesine katıldık. Nasıl coşkuluydu görseniz. Daha sonra Büyükşehir Belediye Başkanı Porf.Dr. Yılmaz Büyükerşen’in şiltini bana, Ahmet Ataç’ın şiltini de Ali Topkaya’ya veren Burhan Kutlu benzeri gezilerin süreceğini söyleyerek “Başkanlarımızla gurur duyuyoruz” diye konuştu. Bazılarının iki de bir eleştiri üstünde eleştiri yaptığı Büyükerşen ve Ataç’ın çalışmalarının İzmir’de yaşayan Eskişehirliler tarafından takdir edilmesi ne güzel değil mi? Ege Derlileri kutluyoruz. Sanıyoruz, Eskişehir gezisinde kendilerine, gittikleri yerlerde anlatacakları çok manzara çıkmıştır.

 

Vatandaş soruyor

Ben hayvan severim ama

Bayan okurumuz soyadını söylemedi, adının Figen olduğunu belirterek “Sokak hayvanlarına insanlar çok acımasız davranıyorlar. Önceki gün Muttalıp Caddesi’nde kaldırılan köprünün yan tarafında bir köpek ölüsü gördüm. Demek ki araba çarpmış. Daha sonra bu ölüyü çöp arabası ile kaldırdılar. Ne olur biraz yavaş gitseler olmaz mıydı. Opera durağını bilirsiniz. Ben sabahları işe buradan giderim. Ve, çok ilginç burada ki otobüs durağının yanında, sabahları üç-dört köpeği yatıyor görürüm. Sırtını güneşe verip uyuyan bu köpekler ne yer ne içer bilemem”dedi.

Parkın yanında ki Büyükşehir ekmek büfesinin yanı başında ki mini parkta atıkları delik deşik eden köpekler bulunduğunu anlatan Figen hanım “Bu hayvanlara yazık değil mi?”diye sordu.

Yalnız Muttalıp Caddesi’nde değil. Kent merkezinde de başıboş köpekler dolaşıyor. Belediyelerin olanakları belli. O zaman hayvan severlerinde ellerini taşın altına sokması gerekir desek yanlış olur mu?Okurumuza bu konuyu ele aldığı için teşekkür ediyoruz.