İnanmayanlar Hanefi Avcı’yı okusunlar

Sadi Seda yazdı

11 Ağustos 2017 09:30
A
a
Sütiş Eskişehir
FETÖ’nün kalkıştığı ve Türk Milletinin direnişiyle başarılı olamadığı “15 Temmuz darbe girişimine” hala inanmayanlar var…
İnanmayanların “neden inanmadıklarını” anlattıklarında gülüp geçiyorum…
Ben 12 Eylül Darbesini gördüm…
Darbeden sonra ülkemin ne gibi sıkıntılar yaşadığını çok iyi biliyorum…
Eğer “12 Eylül darbesine” maruz kalmasaydı, Türkiye bugün daha demokratik ve daha kalkınmış, kişi başına düşen milli geliri daha yüksek bir ülke olabilirdi…
Ben ekonomist değilim...
Ekonomistlerin söylediklerine göre 12 Eylül darbesi ülkeyi en az 20 yıl geriye götürdü…
Eğer “12 Eylül darbesi” olmasaydı Türkiye belki bugün yerli otomobilini, Yüksek Hızlı Trenini kendi yapıyor olabilirdi…
FETÖ’nun gerçekleştirmek için 15 Temmuz’da düğmeye bastığı “ihanet kalkışması” 12 Eylül gibi başarılı olsaydı bugün 140-150 kilometre hızla yoluna devam eden Türkiye’nin hızını 20-30 kilometrelere düşürerek en az 30 yıl daha kalkınmamızı ve büyümemizi geriye götürürdü…
Bugün 15 Temmuz Darbe kalkışmasına ”kontrollü darbe” veya “tiyatro” diyenler, eğer insanlar sokağa çıkıp o tankların altına yatmasaydı, FETÖ’cu askerlerin önüne geçmeseydi, polis FETÖ’nün yanında olsaydı, Genel Kurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları da destek verseydi başarısız olmaları mümkün değildi” diye düşünmüyorlar mı?
Bazıları inansa da CHP’liler hala 15 Temmuz FETÖ kalkışmasını tiyatro olarak görüyor...
Yani TC’nin devlet başkanı, cumhurbaşkanı, başbakanı, genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanları “15 Temmuz gecesi yazdıkları senaryoyu oynadılar” diyorlar hala…
Bunu söyleyenler 15 Temmuz’da şehit olanların yakınları ve gaziler “senaryo” diyenlere büyük öfke duyuyorlar...                                                                                                                   Birkaç gün önce Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin sarf ettiği sözleri şöyle:
"27 Mayıs darbesi dâhil evimizde birçok teşebbüsü yaşadım. Bu olayın biraz klasik darbe teşebbüsüne uymayan tarafları var. İşte ben buna tiyatro diyorum. Eğer bunun tiyatro olmadığını ispat ederseniz ikna olurum.”
15 Temmuz gecesi tankların altına yatan, eli silahlı askerlerin elinden silahlarını almaya kalkan, uçaklardan açılan kurşunlara hedef olan, Gölbaşındaki tesislerde yataklarında istirahat ederken FETÖ’cü pilotların attıkları bombalarla hayatlarını kaybeden özel güvenlikçileri cumhurbaşkanı, başbakan, genelkurmay başkanı veya MİT’mi öldürdü?
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, 'Fetullah Gülen'den bir davet gelirse ziyaret etmek isterim. Ben siyasetçiyim. Apo hariç, Apo'ya kalbim el vermez gitmeye. Apo hariç Türkiye için sakıncalı bulduğum her odakla da görüşürüm, kahvesini içerim' diyor…
15 Temmuz gecesi Türkiye’yi uçuruma sürüklemek için düğmeye basan FETÖ’nün lideri Fetullah Gülen’i, sanki 15 Temmuz darbe kalkışması olmamış gibi “davet gelirse ziyaret edebileceğini” söyleyen bir milletvekili hakkında ne düşünürsünüz?
Benim düşüncem belli…
İkincisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alman dergisine verdiği röportajdaki sözleri…
“Türkiye’de can güvenliği yok, mal güvenliği yok, turistler gelmesin.”
Ana muhalefet partisi lideri, Türkiye’de can güvenliği olmadığını bu nedenle Türkiye’nin turist olarak ziyaret edilemeyecek tehlikeli bir ülke olduğunu söylüyor…
Ben ülkesini kötüleyen, ülkesine turist gelmesini istemeyen bir siyasi parti genel başkanın ağzından bu sözlerin çıkmasından dolayı bu ülke vatandaşı olarak çok ama çok büyük üzüntü duydum…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da söylediği gibi, Ankara’dan İstanbul’a kadar “Adalet yürüşü” yaptı…
Ne kendisinin ne de yürüyenlerin kılına zarar geldi mi?
Hani Türkiye’de “can güvenliği” yoktu…
Can güvenliği olmadığını iddia ettiğiniz Türkiye’de Ankara’dan İstanbul’a kadar sağ salim yürüyebildiyseniz, demek ki “Türkiye’de can güvenliği yok” söyleminiz gerçeği yansıtmıyor…
İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir gibi birçok ilde insanlar sabahlara kadar sokaklarda elini kolunu sallaya sallaya geziyor…
Eğlence yerleri sabahın ilk ışıklarına kadar açık…
Can güvenliği yoksa insanlar sokaklarda gece yarılarına kadar sokaklarda nasıl dolaşabiliyor?
Eğlence yerleri sabahın 04.00’üne kadar nasıl açık kalabiliyor?
***
Gelelim yazımın başlığına…
15 Temmuz Darbe Kalkışmasına inanmayanların, Eskişehir eski İl Emniyet Müdürü ve Emniyet Teşkilatının eski önemli isimlerinden biri olan Hanefi Avcı’nın bir kaç gün önce Takvim Gazetesine verdiği beyanatı okumalarını tavsiye ederim…
Takvim Gazetesine verdiği açıklamada,”FETÖ gibi bir örgüt daha var. FETÖ’nün kendi elemanlarından da sakladığı gizli bir örgütü var. Sayısı bini ancak bulur. Hepsi çocukluğundan beri tanınıp yetiştirilen isimler. Buradaki insanların yaptığı işler suça dönüşebilir. Bu gizli örgütten 10 kişiyi durdursanız örgüt çöker” diyor…
15 Temmuz’la ilgili de şunları söylüyor:
“Örgüt 17 Aralık sonrası kurumlardaki sempatizanlarını kaybetmeye başladı. Kaybettiklerini geri almayı düşündü. Devletin sahibi kendini görünce kaybettiklerini geri almak istedi.
Darbeyi aslında ayın sonunda yapamaya karar vermişlerdi. Sonu değil 15 Temmuz’a alıyorlar. Gece 3’te darbe yapmaya karar veriyorlar. Kara Havacılıktaki bir O.K isimli kişi olayı gidip MİT’e ihbar edince, MİT Genelkurmay Başkanı’na gidiyor. Örgüt bu gelişmeler nedeniyle tedirgin oluyor. FETÖ burada deşifre olduğunu düşünmeye başlıyor. Bizi tutuklayacaklar darbe deşifre oldu diye düşünüyorlar. Darbenin saatini öne çekip erken başlatmaya karar veriyorlar. Bu darbenin orijinalliği bu darbeyi tamamen sivil imamların yönetmesidir. Askeri komutanlara sadece görev verdiler. Bu darbenin komutanı yok. Asıl yönetecek olanlar Akıncı Üssü’ne gidip orada konuşlanmışlar. Oradan koordine ediyorlar ve sürekli Amerika ile irtibat halindeler.”
15 Temmuz’a “tiyatro” diyenlere Hanefi Avcı’nın Takvim Gazetesine verdiği bu açıklamaya okumalarını tavsiye ederim…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi