Geçtiğimiz günlerde kaleme aldığım
‘Vay halimize’ başlıklı yazımda, bir okurumuzun Covid-19’la ilgili başından geçen hadiseyi anlatmıştım.
*
Okurumuzun aktardıklarını kısaca özetlemek isterim…
*
Okurumuzun eşi Covid-19’a yakalanmış. Bununla beraber evinde tedaviye başlanmış. Yetkililer, aile bireylerinin evde karantina altında kalmalarını istemiş ve diğer aile bireylerine de test yapılacağını, ayrıca filyasyon uygulanacağını ifade etmiş. Ancak aradan beş gün geçmesine rağmen test yapmaya gelen olmamış, filyasyon da uygulanmamış, Covid-19 testi pozitif çıkan aile bireyinin halini hatırını da kimse sormamış. Bunun üzerine okurumuz, beşinci gün, dayanamayarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesine gitmiş ve durumu anlatarak test yaptırmış.
*
Okurumuzun bu aktarımını MIH sütunlarında yayınlamamla birlikte, Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü iletişime geçti.
Müdürlük yetkilileri, konuyla yakından ilgilendiklerini ifade ettiler ve sorunun hızla çözüldüğünü söylediler.
*
Eskişehir’deki Covid-19 mücadelesinde
başarılı bir iş çıkaran İl Sağlık Müdürlüğü yetkililerine, son olayda da gösterdikleri
yüksek hassasiyet nedeniyle teşekkür ediyorum.
Nuray Akçasoy’a ilişkin…
Bu bölümde ise, geçen hafta kaleme aldığım
‘CHP’ başlıklı yazıya gelen yorumu aktarmak istiyorum.
*
Yazıda CHP’nin Eskişehir kongreleri ile Ankara’da yapılan kurultayını değerlendirmiş ve Prof. Dr.
Gaye Usluer ile
Nuray Akçasoy’un Parti Meclisine aday olduklarını, Usluer’in seçildiğini, Akçasoy’un ise seçilemediğini bir takım değerlendirmelerle aktarmıştım.
*
Bunun akabinde ‘tanınmış bir CHP’li’ aradı ve dedi ki:
- Nuray Akçasoy’un aldığı oy, küçümsenecek bir oy değil, aksine başarılı bir oy.
- Her anlayışa saygı duymak lazım. Nuray Hanımı tanıdığım kadarıyla, kendisi, “göreve talip olunmaz görev verilir” anlayışına sahip. O nedenle il örgütüne haber vermeden aday olduğunu düşünüyorum. Çünkü ona genel merkez tarafından “aday ol” denildiğini duydum. Partililerin de bu yönde ricalarını işittim. Yani kendisi ‘yukarıdan’ görevlendirilmiş. Partililer de isteyince aday olmuş.
- Nuray Hanım örgütün önünden geçmez. Yıllarca CHP’ye emek vermiştir. Kendisi de örgüttür, örgütün bir üyesidir. Meclis üyesi olarak da çeşitli hizmetlerde bulunmuştur.
*
Bu değerlendirme karşısında takdiri siz değerli okurlarımıza bırakıyorum.
Eleştireni ‘çapulcu’ ilan etmeyelim!
Kalabak su krizini eleştirenlerden niçin rahatsızlık duyulur ki?
Büyükşehir Belediye Başkanı
Yılmaz Büyükerşen bile durumun vahameti karşısında ESKİ Genel Müdürü
Suat Balcı’nın istifasını istedi, Suat Balcı ise tüm sorumluluğu üzerine alarak istifa etti.
Yetmedi, belediye, kapsamlı bir idari soruşturma başlattı.
O da yetmedi, deneyimli bürokratlar ve alanında uzman kişilerle beraber olağanüstü toplantılar yapıldı, yapılmaya da devam ediliyor.
Yani Büyükerşen, söz konusu sorun bir an evvel çözülsün diye eleştirel bir tavır sergilerken, kraldan çok kralcı olanlar haklı ve dozunda yapılan eleştirilere dahi tahammül edemiyorlar!
İnanın bu da, belediyeye, ESKİ’ye ve Kalabak’a zarar veriyor.
Eleştiri haktır, eleştiri işlerin düzelmesini sağlar.
Eleştirelim, eleştireni ‘çapulcu’ ilan etmeyelim, eleştirilelim…
Ve tahammül edelim.