Bu güne kadar uluslararası ve ulusal ölçekte yürütülen iklim değişikliği ile mücadele ve uyum çalışmalarının başarıya ulaşması, ancak yerel yani kentler düzeyinde gerçekleştirilecek stratejiler ve çalışmalarla başarıya ulaşabilecektir.
Bu süreçte ülkelerin iklim değişikliğinin yarattığı olumsuz etkilere karşı kapsamlı merkezi politikalar üretmek konusundaki boşluğu doldurmak adına kentler, sera gazı salınımını yönetme ve iklim değişikliği ile ilgili tehlikelere yönelik kendi stratejilerini geliştirmek durumundadırlar.
İnsan kaynaklı olan iklim değişikliği ile ilgili çalışmalar incelendiğinde, bozulmaların başlangıcı olarak dünyadaki sanayi devrimi ve bunun beraberinde getirdiği kentleşme olgusunun olduğu görülmektedir.
Bir taraftan bünyesinde gerçekleşen faaliyetler nedeni ile doğal çevre ve iklim değişikliği üzerinde ciddi etkilere sahip olan kentler, diğer taraftan da bunun sonucunda meydana gelen ya da gelmesi muhtemel olayların tehdidi altında bulunmaktadırlar.
Son yıllarda dünyada şehirlerin küresel iklim değişikliği ile mücadeleye ve uyuma yönelik yaptıkları kampanyaların ümit verici olduğu konusunda bir fikir birliğinin olması sevindiricidir.
Ülkemizdeki kentlerin bu konuda uluslararası düzeyde etkinliklerine yönelik yaptığım taramalarda, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nin de yer aldığı görülmektedir.
Elbette küresel iklim değişikliği konusunda uluslararası sözleşmelere imza atan ülkemizdeki diğer kentlerinde bu sürecin dışında kalmaları beklenemez. Elbette bu sürecin içerisinde yer alan kentlerin sağladığı ulusal ve uluslararası itibar, bu sayının yakın bir gelecekte daha da arması konusunda önemli bir motivasyon sağlayacaktır.
Bu nedenle tüm kentlerde; yerelden merkeze, değişen ölçekteki mücadele/uyuma yönelik uygulamaların gerçekleştirilmesi, süreçlerin ekonomik, sosyal-çevresel açılardan izlenmesi ve değerlendirilmesi için gerekli strateji ve uyum çalışmalarının başlatılması gereklidir.
Çünkü iklim değişikliğinin etkilerinden toplumun tüm kesimlerinin değişen oranlarda zarar görecek olmakla birlikte, en fazla etkilenecek gruplar kentlerin yoksul bölgelerdir. Bu nedenle iklim değişikliğinin bir kalkınma sorunu olduğu unutulmamalıdır.