1975 yılında başladığım gazetecilik mesleğine. O yıllardaki Eskişehir ile 2012 yılındaki Eskişehir arasında çok fazla bir ilerleme yok. O yıllarda da bir birimizin nasırına basıyorduk, bugünde.
Kaç vali, kaç belediye başkanı, kaç milletvekili değişti. Dün valiler, belediye başkanları ile milletvekilleri vatandaşlarla barışık değildi.
Vali, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, hatta üst düzey bürokratlar bir birlerine çelme atmanın yollarını arıyorlardı.
Benim gibi 35 yılı aşkın bu şehirde gazetecilik yapan meslektaşlarım çok iyi bilirler. Yıllarca olduğumuz yerde saydık. Eğer Eskişehir bugün Türkiye’nin elle gösterilecek illeri arasına girdiyse Maliye eski Bakanı Kemal Unakıtan, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in ve Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı’nın sayesindedir.
Kendisiyle Eskişehirliler olarak her zaman gurur duyduğumuz, saygı ve sevgiyle andığımız Kemal Unakıtan Eskişehir Milletvekili ve Maliye Bakanı olmasaydı, bugün Eskişehir yine adı üzerinde eski bir şehir olarak anılacaktı. Sadece Yılmaz Büyükerşen’in ve Burhan Sakallı’nın yapmış olduğu hizmetlerle anılacaktı.
Çok değil 20-25 yıl önce Eskişehir mi büyük? Bursa mı büyük diye tartışırdık.
Bugün bırakın diğer illeri hemen burnumuzun dibinde olduğu için kıyaslıyorum Bursa nereye çıktı? Eskişehir nereler de kaldı?
Ha diyeceksiniz ki Bursa’da iki otomobil, tekstil fabrikaları ile liman var.
Bizimde Türkiye’nin önemli raylı sistemlerini üretebilecek TÜLOMSAŞ ile Hava İkmal Bakım Merkezi, TUSAŞ, ALP Havacılık, Şeker Fabrikamız var. Bugüne baktığımızda özellikle hızlı tren ve tramvay yapabilecek kapasitede olan TÜLOMSAŞ’a gereken desteğin verildiğini göremiyorum.
Eskişehir’in Demiryolu ile limana bağlanması taaa o yıllarda gündeme gelmişti. En azından Eskişehir demir yolu ile limana bağlanırsa Bursa ile eşit şartlarda yarışabilecektik. Bakın benim bildiğim 35 yıl geçti hala Eskişehir’in Demiryolu ile limana bağlanması konuşuluyor.
Yine bugünde baktığımızda iktidar partisinin milletvekilleri ile Büyükşehir Belediye Başkanı kavgalı. Birisinin ‘ak’ dediğine diğeri ‘kara’ diyor.
Ayrılıkları, kırgınlıkları bir kenara bırakalım. Kardeşlik bağlarımızı güçlendirelim. Biz aynı şehrin evlatları, aynı bahçenin çiçekleriyiz. Farklılıklarımızı ayrılık nedeni değil, zenginlik unsuru olarak görmeliyiz.
Hacı Bektaşi Veli'nin 'Gelin canlar bir olalım, iri olalım, diri olalım’ dediği gibi birlik içinde olalım. Geçmişte yapılanlardan ders alalım ama geçmişi de geçmişte bırakalım. Pazar günü Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Eskişehir’e gelecek. Ben Sayın Başbakanımızdan Eskişehir’de birlik ve beraberliğin sağlanması konusunda önemli mesajlar vermesini bekliyorum.
İçimizdeki kavgayı bitiremediğimiz, el el kola kola olmayı başaramaz isek, Eskişehir geçmişte olduğu gibi hep aynı yerde sayıklar.
Odunpazarı’nın tuvalet sorunu bitiyor
Burhan Sakallı’nın Belediye Başkanlığı ile birlikte tarihi Odunpazarı bölgesi, Odunpazarı evleri tanınmaya başladı.
Geçmişte Safronbolu’ya her hafta giden Türkiye’nin dört köşesindeki insanlar artık Eskişehir’e gelmeye başladılar. Her hafta sonu Eskişehir’e gelen turist sayısı giderek artmaya başladı.
Ancak Eskişehir’e gelerek tarihi Odunpazarı Evleri’ni ve Odunpazarı’ndaki turistik yerleri gezen turistler tek bir şeyden şikayet ediyorlardı.
O da ‘tuvalet yokluğu’.
Bizlerde bu sorunu köşelerimizde yazarak gündem de tutmaya çalıştık.
Ancak sanıyorduk biz yaza yaza usandık, Odunpazarı Belediyesi kılını kıpırdatmıyor.
Meğersem yanılıyormuşuz. Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, bu sorunun çok kısa zamanda çözüleceğinin müjdesini verdi.
Odunpazarı bölgesine modern tuvalet ve lavobaların siparişlerinin verildiğini, hatta bir kısmının tamamlandığını, en kısa zamanda belirlenen yerlere montajlarının yapılacağını söyledi.
Artık Odunpazarı’na gelen turistler sıkıştıklarında ihtiyaçlarını gidermek için esnafların, kahvehanelerin, camilerin tuvaletlerinde değil, konulacak modern tuvaletleri kullanabilecekler.