Hoca'nın kalesi

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in cumhurbaşkanlığı adaylığı meselesine ilişkin konuştu. Büyükerşen’in şansının çok yüksek olduğuna vurgu yapan Ataç, “Cumhurbaşkanı adayı olmasını isterim. Hocama da söylemiştim, eğer aday olması halinde her türlü desteği veririm diye. Ülkemizin demokrasi ve adalete ihtiyacı var. Ülkemizde hiçbir zaman tek adama yetki verilmedi. Bu yüzden hocamızın şansı yüksek.”
Biliyorsunuz… İki başkan arasına kara kedi girmişti. Buna rağmen Ataç, demokrasi ve adaletin Büyükerşen’le gereceğini, tek adam düzeninin Büyükerşen’le sonlanacağını söylüyor ve buna inanıyor. Bu da gösteriyor ki Ataç, her olumsuzluğa rağmen Hoca’sının yanında bir kale gibi duruyor.

 
 
Rağmen aday
 
Marmaris Belediyesi ve CHP Genel Merkezi öncülüğünde Anadolu Medya Buluşması gerçekleştirildi. Buluşmaya CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’da katıldı. Bir boşlukta, Kılıçdaroğlu’yla özel görüşme fırsatı bulduk. Görüşme sırasında Ali Baş, PM’de il ve ilçe başkanlarının milletvekili adayı olmamasına ilişkin alınan tavsiye kararını işaret ederek şöyle bir soru yöneltti: “İl Başkanları milletvekili adayı olmalı mı?”
Kılıçdaroğlu’nun bu soruya verdiği cevap çok netti: “Seçilen il başkanları… Tabi şimdi yasaya göre herkesin böyle bir hakkı var. Bizim özel bir sınırlama getirme hakkımız yok yasalara göre. Ama yeni seçilen il başkanlarının bulundukları görevi, yani seçildikleri görevi sürdürmelerinden yanayım ben.”
Yani Kılıçdaroğlu, il başkanlarının milletvekili adayı olmalarını istemiyor. Buradan hareketle şunu söyleyebiliriz: PM ve CHP Liderine rağmen aday adayı olan il başkanlarının akıbetinin ne olacağı belirsizlik taşıyor. Tıpkı Sinan Özkar’ın belirsizlik taşıyan akıbeti gibi!
 

 
Sufle ve gaz
 
Odunpazarı Belediyesi tartışmalı bir projeye imza atmış, bununla beraber eleştirileri ve tavsiyeleri dikkate alarak çeşitli revizyonlar yapmış ve projeyi bitirmişti. Bu revizyonlar sayesinde, olumsuz görüş beyan eden tarafların da beğenisini kazanmıştı proje. O proje Hamamyolu projesiydi. Projenin açılışı görkemli bir biçimde yapıldı. Sevilen sanatçı Kıraç’la birlikte, zaten kalabalık olan Hamamyolu hınca hınç doldu. Ancak konser sırasında bir anda elektrikler kesildi. Konsere 5 dakika ara verildi. Aradan sonra sahneye gelen Kıraç, komplo iddiası olduğunu gündeme getirerek şunları söyledi: “Komplo varmış, biri kabloyu çekmiş şaka değil vallaha bak. Şu kadar kablo çekmişler yani. Bizim eğlenmemizden, Eskişehir’in bu kadar mutlu olmasından, Kıraç konserinden rahatsız olanlar olabilir. Hakikaten öyle olmuş, komplo var. Siyasette var, futbolda var, üniversitede var, her yerde var. Her yer komplo... Müzikte var, sahnede var. Bir şarkı yapacağım komplo diye.”
Kıraç’ın bu iddialarından şunu anladım. İddialarını sıralarken hep “mış-miş” kullanmış. Bence 5 dakikalık arada ona birileri sufle vermiş. Onu birileri gaza getirmiş. Kıraç’ta tartışma yaratacak bu ifadeleri kullanmış. Ne dersiniz, olamaz mı?



AÜ sorusu
 
AK Parti’nin İl eski Başkanlarından olan Süleyman Reyhan’ın Eskişehir kurucusu olduğu Özel Murat Yıldırım Eğitim Kurumları Eskişehir Kampüsü’nün açılışını, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz yapacak. Yılmaz açılışa katılmak üzere 2 Mayıs’ta Eskişehir’e gelecek.
Süleyman Reyhan’a hayırlı olsun diyelim ve asıl konuya girelim.
Sayın Bakan’a şimdiden soruyorum: Anadolu Üniversitesi’nin bölünmesi konusu, kendisine danışıldı mı danışılmadı mı?
Başka sorum yok!



İhracat
 
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; Mart 2018 ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre Eskişehir’de ihracat ve ithalat arttı.
TÜİK Bursa Bölge Müdürlüğü’nden edinilen bilgiye göre; Eskişehir’de 2018 yılı Mart ayında, 2017 yılının aynı ayına göre ihracat yüzde 25,2 artarak 96 milyon 489 bin dolar, ithalat ise yüzde 16,4 artarak 2018 Mart ayında 82 milyon 253 bin dolar olarak gerçekleşti.
Burada önemli olan şu. Eskişehir’de ihracat, ithalattan fazla. Bu ciddi bir başarıdır. Ancak Türkiye’de aynı başarıyı göremiyoruz. Dilerim Türkiye Eskişehir gibi olur ve ihracatımız, ithalatımızın her zaman önünde seyreder.



1 Mayıs çağrısı

Fotoğraftaki adam, sendikal mücadele uğruna birçok bedel ödemesine rağmen uzun yıllar işçinin hakkı için çalışmış; insan hakları, adalet ve özgürlüklerden yana tavır almış birisi. Yalçın Mutlu… İşte o adam, bu fotoğrafla birlikte 1 Mayıs işçi Bayramında (BUGÜN) buluşma çağrısı yaptı. İşte o çağrı: “İşçiler birleşin. Meydanları doldurun. Bu memleket bizim, bu davet bizim. 1 Mayıs’ta alanlara. Aytaç Caddesi başı, saat 12.00.”



Fotoğrafın dili olsa

ES TV Genel Yayın Yönetmeni Ali Baş: Ulan Hoca’nın cumhurbaşkanlı adaylığını bi sorsam, Türkiye gündemine oturur abicim.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Yılmaz Büyükerşen’in adaylığını sormasa bari. Patlamayalım ayaküstü.



Dünya insanları

Yıl: 9 Mayıs 2011…İkinci Dünya Savaşı Gazisi Belaruslu Konstantin Pronin, Kurtuluş Günü kutlamalarında, Moskova-Gorki Parkı’nda, diğer gazi arkadaşlarının gelmesini bekliyor. Ancak ne yazık ki hiçbir arkadaşı gelmiyor…


Bir Tweet

@KutluHakki
 
CHP yine Yılmaz Büyükerşen seçeneğine dönüyor galiba. Bu saatten sonra tepki görmeyecek tek aday da kendisi zaten.



Cuk sorular

CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç, ciddi bir olayı sosyal medya hesabı üzerinden gündeme taşıdı. Çifteler Belediyesi tarafından atılan, ekran görüntüsünde de inceleyebileceğiniz bir mesajı paylaşan Dalgıç, paylaşımla beraber şiddetle yanıtlanması gereken şu soruları sormuş:
“Bu mesaj Çifteler Belediye Başkanlığından gönderildi. Özel bir fabrikaya alınacak işçinin belediye sekreterliğine müracaat etmesi ne anlama geliyor, suç değil mi? Zira belde halkına hizmet etmesi gereken ve maaşını belediyeden alan sekreter, özel fabrika adına çalıştırılmış olmuyor mu? Adı geçen fabrika zaten Çiftelerin içinde, herkesin doğrudan müracaat edebileceği bir yer. Araya belediyeyi koymanın anlamı ne?”
Dalgıç’ın soruları bunlar, yanıtlanmayı bekliyorlar.


Karikatür