Hırsı, aklının önüne geçmiş bir başkan adayı…

Arif Anbar yazdı

15 Aralık 2017 09:31
A
a
Sütiş Eskişehir
Önceki yazılarımda, Sanayi Odası seçimlerini zaman zaman inceleyeceğimi ifade etmiştim.
Aslında bu hafta benim gündemimde yoktu ancak son gelişmelerle birlikte ufacık bir değerlendirme yapmanın faydalı olacağını düşündüm.
 
*
 
Bildiğiniz gibi söz konusu bu seçimlerde iki isim yarışıyor.
Birisi Nadir Küpeli, bir diğeri Celalettin Kesikbaş.
 
*
 
Nadir Küpeli…
 
  • Türkiye’nin ekonomi gündeminde ön sıralarda olan yerli otomobil projesini Eskişehir’e getirmeye çalışıyor ve bu anlamda çeşitli işbirlikleri kurarak yoğun mesai harcıyor.
  • Daha yenice Başbakan Binali Yıldırım’dan söz alarak Hasanbey Lojistik Köyü ile OSB arasındaki demiryolu bağlantı yolu üzerinde çalışmaların başladığı müjdesini verdi.
  • Yetersiz olduğu için aciliyetle ihtiyaç duyulan Eskişehir KOBİ-OSB İtfaiye Binası’nın çalışmalarını bitirdi ve temelini attı.
  • Yine oldukça gerekli bir vaziyet alan yeni trafo merkezi ve binasını bitirerek hizmete açtı.
  • Vesaire…
 
*
 
Celalettin Kesikbaş…
 
  • Onca reklam kampanyasına ve tanınmış danışmanlarına rağmen bir türlü öne çıkmayı başaramadı.
  • İlk basın toplantısında kamuoyuna açıkladığı projeler üzerinde çalışmadığı ortaya çıktı. Çünkü eğer çalışıyor olsaydı, herhalde, “A projemize ilişkin şunlarla iletişim kurduk, şöyle fikirler aldık, şu biçimde geliştireceğiz” şeklinde mutlaka bir açıklama yapardı.
  • Tam anlamıyla Nebi Hatipoğlu vaziyetini aldı. Hırsı aklının önüne geçmiş, saldırgan, polemik zemini hazırlamaya çalışan bir vaziyetten bahsediyorum.
Bu durumu geçtiğimiz yazılarda da ifade etmiştim ancak Kesikbaş’ın son hamlesi, bahsettiğim duyguların üst noktaya ulaştığını tescilledi.
Neydi o hamle?
Güya Nadir Küpeli şaibeli bir biçimde OSB Başkanı seçilmiş.
Bakanlığın onayladığı şaibeli bir seçim mümkün mü Allah aşkına?!
Her neyse…
Bakın…
Öyle bile olsa bu şikayeti Kesikbaş’ın yapması, oldukça hatalı bir tavırdır.
Geri alınması mümkün olmayan stratejik bir hatadır.
Bunu kamuoyuna bilgi vermekle görevli olan kişiler yapsaydı, işte o zaman Kesikbaş’a herhangi bir zararı olmayacaktı.
Şimdi…
Sormazlar mı adama “daha önce neredeydin, bu saldırganlık nedir” diye.
Sormazlar mı adama “Küpeli’yle seçime girmeye korkuyorsun galiba” diye.
 
*
 
Her neyse…
Başlarken dedim ya, ufacık bir değerlendirme yapacağım diye.
Sözümü yemeyeyim, burada bitireyim.
İlerleyen zamanlarda detaylı bir incelemeyi, MIH sütunlarında okuyacaksınız.
 
 
 
 
İbrahim Arslan’a sakın uymayın!
 
İbrahim Arslan’ı tanımayanımız yoktur.
Yılların CHP’lisi.
Şu anda ise Odunpazarı Belediyesi Meclis Üyesi.
Arslan’ın sosyal paylaşım sitesi Facebook’taki bir paylaşımı dikkatimi çekti.
Eminim sizin de dikkatinizi çekecektir.
Söz konusu paylaşımında Arslan, mensubu olduğu partisine, uyarı niteliğinde olan ciddi bir nasihatte bulunuyor.
 
*
 
İşte Arslan’ın o paylaşımı:
 
*
 
“ATAŞEHİR BLD. BŞK. NIMIZ HANGİ RENK Tİ?
18 Eylül tarihinde yaptığım bir paylaşımda, CHP kongreleriyle ilgili olarak; Tepebaşı’nın beyaz, Odunpazarı’nın mavi olacağını, il kongresinin rengi ne olsun diye bana sorarsanız KIRMIZI olsun isterim demiştim. Çünkü kırmızı partimizin rengidir ve hepimizi, bütünlüğümüzü ifade eder. Hala da bu düşüncemin arkasındayım. 
Bakın Türkiye adım adım nereye gidiyor? Maviler bu tarafa, beyazlar şu tarafa demiyorlar! 
Yeterince mücadele etmemiz gereken sorunumuz varken;
‘Gelin canlar bir olalım, 
Kendimize değil, münkirlere karşı’ hep birlikte mücadele edelim...”
 
*
 
Bunu okuduktan sonra sakın ha “adam doğru söylüyor kardeşim” şeklinde sağda solda konuşmayın.
Siz en iyisi içinizden konuşun.
Allah korusun boş bulunup da herhangi bir yerde konuşursanız, partinin büyük abileri alırlar anahtarınızı!
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
Emre 15 Aralık 2017 17:18

Yazarın, bakanlıkça onaylanıp mahkeme kararıyla iptal edilen onca genel kurullardan,seçimlerden haberi yok sanırım. Olsun bilmemek değil öğrenmemek ayıp. Bakın Nadir Bey'de kanun değişikliğini internet gazetelerinden öğrendim diye kendi beyan etti basın toplantısında.Kanun değişikliğini internet gazeteleri yerine resmi gazeteden öğrenseydi bu kadar komik bulmazdı zaten. Bence büyük büyük başlıklar atıp bilmediğiniz konular hakkında demagoji yapmak yerine, verilen dilekçeye kurumun vereceği resmi cevabın takipçisi olsanız daha doğru olur. Nitekim doğru habercilik bunu gerektirir.

2 3 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi