Eskişehir'den yılın ilk kar manzaraları görüntüler… 24 Kasım Pazar dolar kurunda son durum Afyonkarahisar'da feci kaza: Çok sayıda yaralı var… Eskişehir beyaz bir güne merhaba dedi! İşte günün … Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme …

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Soner Yüksel

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Hiç mi fikriniz yok?

27 Ağustos 2014 16:12

Üstad Baloğlu dünkü yazısında güzel bir noktaya parmak basmış. Ülke'de Anayasa ihlallerinin alıp başını gittiği bu süreçte

Eskişehir'de varlığı ile gurur duyduğumuz 2 Üniversite'nin lal kesilmiş olduğunu vurgulamış.

Kesinlikle altına imza atılacak bir yazı. Zira bu durumdan gerçekten rahatsız oluyor insan.

Yaşadığımız Ülke'yi geçtim, şehrimize ilgilendiren önemli konularda da Osmangazi ve Anadolu Üniversitesi çıt çıkarmıyor.

Rektör, Dekan, Öğretim üyesi, Binlerce Akademisyen var ama ... Ama'sı öğrenciler, öğretenlerden daha cesur.

Malum Eskişehir uzlaşma kültüründen pek nasiplenmemiş. Bunun en büyük sebeplerinden biri de herkesin, her konuda uzman

ve görüşünü savunmak için körü körüne tartışabilecek potansiyelde olabilmesi. Zira bilimsel değerler ve tespitler işin içinde

olmayınca, yani doğru akademik olarak tescil edilmeyince herkes kendi düşüncesini doğru olarak sunabiliyor.

Su krizi yaşıyoruz. Kaynak mı yetersiz? Sakalar mı az? Talep mi fazlalaştı? bilmiyoruz.

Sorumlular tatilde diyoruz ya, Üniversiteler kendi şehirlerinden sorumlu değil mi? Onlar nerede?

Ulaşım'da zam yapılıyor ve gerekçeler sıralanıyor. Mazot tüketen araçlar için akaryakıt zamlandı gerekçesiyle

elektrik tüketen araçlarda zamlanıyor. Tek bir bilim insanı bu konuda fikir beyan etmiyor. Toplu Ulaşım ile ilgili

km, sürüm, kazanç değerleri adına bu böyle olmalıydı diyemiyor?

Trafik sıkışıklığına çözüm için her gün yeni fikirler ortaya atılıyor. Gerekçeler, bahaneler, mevcut yapı v.s. derken

yerimizde sayıyor ve eski düzene devam ediyoruz. 2 Üniversite bu konuda öncülük edelim, bir proje üretelim, belki bilimsel

bazı çözümlerle soruna yardımcı oluruz demiyor. Ya da diyemiyor.

Daha uzun uzun sıralar gideriz ama hepsinde sonuç aynı. Gurur duyduğumuz 2 Üniversite, Eskişehir'in meselelerine maalesef duyarsız

kalıyor. Bir kaç Üniversite ile işbirliği yapmayı başarı sayıyor ama varlığını kendi şehrinde hissettiremiyor.

Kimse biz istedik, ama yetkililer buna yanaşmadı diyerek bahane sunmasın kamuoyuna. Üniversiteler bağımsız bilim yuvaları değil mi?

Açıklama yapmak için, çözüm üretmek için, biz de varız demek için birilerinden icazet veya karşılık bekliyorsanız ne anlamı var bağımsızlığın, özgürlüğün ve bilim insanı yetiştirme gayretlerinin. Lütfen öğrencilerden daha cesur olalım. Daha heyecanlı, istekli ve Eskişehir'li....