Herkes kendi hakkına sahip olacak

Sakarya Gazetesi, Mavi Ada Eğlence Merkezi’ni bahane ederek Esgroup’a daha doğrusu Anadolu Gazetesi-ES TV ve Follow Dergisi’ne karşı başlatmış olduğu savaşı bile doğrusu dürüst beceremedi. Savaş ilan etti ama savaşın içerisinde yer alan askerler, savaşın ne için yapıldığından bi haber. Sadece askerler mi, savaşı yöneten komutan her kim ise, askerleri nasıl savaşacakları konusunda bilgi veremiyor. Çünkü kendisi nasıl savaş yapılacağı konusunda bilgisiz.

6 Haziran 2012 tarihinde yapılan Tepebaşı Belediye Meclisi toplantısında gerek Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç gerekse Başkan Yardımcısı Erdoğan Aydoğmuş’un ‘Mavi Ada’ da yapılan değişiklikler hakkında verdikleri bilgileri doğru okuyabilseler yaptıkları saldırının ne kadar anlamsız olduklarını anlayacaklar.

6 Haziran’da yapılan Tepebaşı Belediye Meclis toplantısını takip eden gazeteci arkadaşları 7 Haziran 2012 tarihindeki gazetelerindeki yazdıkları habere bakın, bir de Sakarya Gazetesi’nde yayımlanan habere.

3-4 gazete Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın;

‘Kaçak lafı külliyen yalan’ başlıkla verirken, Sakarya Gazetesi’nin Sayın Ataç ile Başkan Yardımcısı Erdoğan beyin meclis üyelerine vermiş olduğu bilgiyi saptırarak, daha doğrusu kendisine göre yorumlayarak yayımladı.

Diğer gazetelerde ve Sakarya Gazetesi’ndeki Başkan Ahmet Ataç ile Başkan Yardımcısı Erdoğan Aydoğmuş’un yaptıkları meclis üyelerini bilgilendirme açıklamalarını okuyan pek çok kişi, kimin objektif olarak verdiğini gördü ve ayıpladı.

Bakın şair ne diyor:

“Bugün, bu sabah, yeni hayatımın başlangıcı…

Her şeye yeniden başlama zamanı…

Bu sabah ve bundan sonraki her sabah, tüm iyi şeylerin bana ve hayatıma geleceğine İNANIYORUM…

Etrafımdaki, bugüne kadar hiç fark etmediğim tüm güzellikleri bu sabah görüyorum… Görebiliyorum…

Hayata tutkuyla bağlıyım…

Gülümsüyorum… Sahip olduklarımı düşünerek gülümsüyorum..

Her yeni gün, o sabahı görebildiğim için şükrediyorum…

Hayattaki ve dünyadaki her şeyle, en önemlisi KENDİMLE barışığım…

İçimde paylaşmaya hazır çok büyük bir sevgi var.. Bu dünyadaki her şeye, herkese yeter…”

İşte Anadolu Gazetesi, ES TV ve Follow Magazin Dergisi’nde çalışan bizler bir birimiz ve bu şehirde yaşayan tüm insanlarla barışığız. ‘Bugün kime çamur atayım. Bugün kimin bir açığını bulup yazayım. Kime zarar verelim. Kime saldıralım’ planları yapmadan kendimizle, okurlarımızla ve şehir halkıyla barışık, doğru, tarafsız, ilkeli, basın etik kurallarına saygılı olarak gazetecilik yapıyoruz.

Ben bir yıldan beri Anadolu Gazetesi ve ES TV’nin bünyesindeyim. Gazetemiz Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Özgür Fethi Demirdaş, bir gün bile ‘şu kişi ve kuruluşlara vurun. Şu şu kişilerin açığını arayın. Şu şu kişilerin peşine adam takın, takip ettirin. Açığını bulduğunuzda da vurun abalıya’ dediğini ne bana ne de diğer çalışanlara duymadım.

Gazeteler arasında elbette rekabet olacak. Elbette her gazete daha iyisini yaparak, okuyucularının karşına çıkacak. Bu rekabet ‘sen kaçak bina yapmışsın. Sen kuralları ihlal etmişsin’ diye çamur atarak olmaz.

Gazetenin sahibi her ne kadar künyede ismi geçende olsa, gerçek sahipleri ise okuyucuları. Siz her gün gazetenin gerçek sahibine, onun aradığı haberleri değil de kendi menfaatleriniz doğrultusunda birilerini karalayıcı haberleri tam sayfa olarak verirseniz, o zaman okur sizi değil aradığı gerçek haberi veren gazeteleri tercih etmeye başlar.

Ama siz ben birilerine vurayım, çamur atayım, karalar süreyim de onun pastasını da ben kapayım mücadelesi yaparsanız, bir gün gelir hiçte farkında olmadan elinizdeki en büyük pasta diliminden de olabilirsiniz.

Eskişehir basınında üç gün öncesine kadar Sakarya Gazetesi’nin başlatmış olduğu bir çirkin bir karalama kampanyası yaşanmadı.

Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun vermiş olduğu karar bile çarpıtılarak veriliyor. Tepebaşı Belediyesi’nin vermiş olduğu tadilat ruhsatını bile yok sayıyorlar. Ondan sonra da ‘kaçak’ diye yazıyorlar.

‘Kaçak’ diye yazan gazeteye Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç,’Kaçak lafı külliyen yalan’ diyerek cevap verdi. Başkanın bu sözleri bile çarpıldı. Bu mu basın etiği?

Hani bir atasözü var:

‘Keser döner sap döner, yanlış hesap Bağdat’tan döner’ diye. Anadolu Gazetesi, Es Tv’ye karşı bu yazdıklarınızla başlatmış olduğunuz karalama kampanyası da tersine döndü. Şimdi artık Anadolu Gazetesi’nde yer alacak bombalar karşısında nasıl dayanacağınızı doğrusu merak ediyorum.