Yerel seçimler kaybedildi birileri çıkıp,’bu seçimin mağlubiyetinin sorumlusu yönetimlerdir. Bu yönetimler mutlaka görevden alınmalı’ dediler.
7 Haziran seçimlerinde de beklenen başarı gelmedi. Bugün yine birileri ‘yönetimler görevden alınmalı’ diye bağırıyor..
AK Parti seçime girdiği son üç yerel seçimde Büyükşehir Belediye Başkanlığını Yılmaz Büyükerşen’i koltuğundan kaldıramadı.
Büyükşehir Belediye Başkanlığına Yılmaz Büyükerşen’in karşısına 2004 seçimlerinde ESKİ Genel Müdürü Faruk Karaçay’ı aday gösterdiler. Karaçay, Büyükerşen’in karşısında yaklaşık 8 bin oy farkla kaybetti. 2004 yerel seçimlerinde AK Parti Büyükşehir’i kaybetmesine rağmen Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlıklarını kazandı. Odunpazarında Burhan Sakallı, Tepebaşında ise Tacettin Sarıoğlu başkanlık koltuğuna oturdular.
2009 yerel seçimlerinde AK Parti bu kez Büyükşehir’de ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen’i Yılmaz Büyükerşen’in karşısına aday çıkardı. İktidar gücüne rağmen Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunu yine Yılmaz Büyükerşen’e kaptırdı.
AK Parti 2009 seçimlerinde Odunpazarı Belediye Başkanlığına Burhan Sakallı’yı tekrar aday yaptı. Oysa Sakallı’nın gönlü Büyükşehir’de idi. İkna edilerek Odunpazarı Belediye Başkanlığı adaylığına razı edildi.
Tepebaşında ise Dr. Tacettin Sarıoğlu’nun tekrar aday gösterilmesine yüzde 90 gözüyle bakılırken, son gün son dakika golüyle aday değişti. Tepebaşı Belediye Başkanlığı adaylığına eski il başkanı Murat Canözer gösterildi.
Hasan Gönen’de tıpkı Faruk Karaçay gibi Yılmaz Büyükerşen’in bileğini bükemedi. Yılmaz Büyükerşen ikinci kez Büyükşehir Belediyesinde AK Parti’yi mağlup etmeyi başardı. Bu seçimden sonra Eskişehir kamuoyunun Hasan Gönen’i çok yakın tanımadığı için kaybedildi yorumları yapıldı.
‘Faruk Karaçay ve Hasan Gönen ile Büyükşehir Belediye Başkanlığını neden kazanamadık?’ sorusunu cevabı hiçbir zaman aranmadı.
Tepebaşında Tacettin Sarıoğlu’nun yerine aday yapılan Murat Canözer, 5 yıl önce başkanlık koltuğunu AK Parti’nin adayı Tacettin sarıoğlu’na kaptıran Ahmet Ataç’ın karşısında tutunamadı. Ataç 5 yıl aradan sonra tekrar Tepebaşı Belediye Başkanlığı koltuğuna geri döndü. Odunpazarında ise Burhan Sakallı ikinci döneme devam etti. Koltuğunu kaptırmadı.
AK Parti’nin iki olan belediye başkanlığı sayısı Murat Canözer’in seçimi kazanamaması sonucu bire düştü. Ancak ağır yenilginin hesabı sorulmadı. Sadece yönetimler değiştirilerek, yeni atanan yönetimlerle bir sonraki seçimin kazanılacağı düşünüldü.
Bu ağır yenilgi masaya yatırılıp nedenleri araştırılmadı. Sadece kanayan yaraya geçici tedavi yöntemi uygulandı. Yara maalesef kurutulamadan bir sonraki seçimlere girildi.
2014 seçimlerinde AK Parti Büyükşehir’e Eskişehir’de herkesin çok yakın tanıdığı isim Ticaret Odası Başkanlığını iki dönem üst üste kazanmış Harun Karacan Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapıldı. Karacan’ın yanına Odunpazarına Nevzat Önder’i, Tepebaşına ise sanki AK Parti teşkilatları içerisinde aday yapılacak bir isim yokmuş gibi DYP’li Orhan Soydaş aday gösterildi.
2004 seçimlerinde Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlıklarını kazanarak teselli olarak gören AK Parti, 30 Mart 2014 seçimlerinde Eskişehir kamuoyunun çok yakın tanıdığı isim olan Harun Karacan’in Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaparak seçime çok iddialı giren AK Parti, çok istediği Büyükşehir Belediye Başkanlığını bu kez de kazanamadı.
AK Parti, Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanamadığı gibi Odunpazarı Belediye Başkanlığını da CHP’ye kaptırdı.
Her seçim mağlubiyeti mevcut yönetimlere mal edildi. Tek suçlu onlar gösterildi. Bunun da bedelini görevden almakla ödettiler.
‘Teşkilatlar çalışmadı. AK Parti’ye üye olanlar bile partisine oy vermedi. Seçmen adayları beğenmedi’ gerekçe gösterilerek kanayan yara geçmiş seçimlerden sonra iyileştirilmediği içinde kangren olan yara tüm bedeni sardı.
AK Parti Genel Merkezi, özellikle geçmiş yerel seçimlerde yaşanan krizlerin nedenini iyi etüt etmediği, krizin nedenini araştırmadığı için Eskişehir’de önce 30 Mart 2014 seçimlerinde seçmenden büyük tokat yedi. Bu mesajı da genel merkez okuyamadı. Yine geçmiş seçimlerde yapılan hatalar tekrarlandı, İl Başkanı ile Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkanları görevden alındı. Sanki seçim mağlubiyetinin sorumluları sadece onlardı.
Yerlerine yeni İl Başkanı ile Tepebaşı ve Odunpazarı İlçe Başkanları atandı. Atanan başkanlar daha sonra yapılan seçimle görevlerine devam ettiler.
AK Parti Genel Merkezi, 2009 ve 2014 seçim sonuçlarını çok iyi tahlil edemedi. 2009’da başlayan düşüşü göremedi. 2014 ve 2015 seçimlerinde ‘Eskişehirliler bizi sever. Oylarını bizden esirgemezler’ diye düşünen AK Parti Genel Merkezi, teşkilatların ve partililerin seslerine kulaklarını tıkadı.
Geçmiş seçimlerde olduğu gibi 2014 ve 2015 seçimlerinde Belediye Başkan ve Milletvekili adaylarının kim olması konusunda bas bas bağıran teşkilatların, partililerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu seslerini duymazdan geldi.
‘Adayları biz belirleriz, sizde oy vermeye mecbursunuz’ dayatması 30 Mart 2014 ve 7 Haziran 2015 seçimlerinde bu kez ters tepti.
AK Parti 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde 2009 seçimlerindeki CHP ile aralarında olan 42 bin of farkına güvendi. ’5-10 bin oy kaybı olsa da yine birinci partiyiz. Üç milletvekilimiz garanti’ gözüyle bakıldı. Ancak seçmen 7 Haziran seçimlerinde bu kez öylesine sağlam bir tokat vurdu ki, 42 bin fark kapandı. Üstelik üzerine yaklaşık 20 bin daha eklendi.
Bu seçimden sonra da yine birileri aynı hatayı yaparak teşkilatları suçlamaya devam ediyorlar. Yine kaybedilen seçimin faturasını teşkilatlara çıkarmaya çalışıyorlar.
Her seçim kaybından sonra yönetimler değişti. Yerlerine gelenler skoru değiştirebildiler mi? Atanan yeni yönetimler, düşüşe engel olabildiler mi?
Hayır.. Hayır..Hayır.
Olamazlar, olmaları da mümkün değil. Bu düşüşün faturasını teşkilatlar değil, genel merkez ödemeli. Kangren olmuş yara gereken tedavi ile kurutulamaz ise bir sonraki seçimlerinde Eskişehir’de AK Parti’yi daha büyük tehlike bekliyor. Haberiniz olsun.
Her seçim mağlubiyetinden sonra yönetimler değişirse, yarın görev yapacak partili bile bulmak zor olur. Görevden almak geçici tedavi, genel merkez Eskişehir’i Ankara’da değil, Eskişehir’de masaya yatırarak etüt etmeli…
FIKRA:
KAVGA EDİCEZ
Dağıstanlılar kavga etmeyi çok severlermiş. Bir gün rusun biri Dağistanlının arabasına çarpar. İçinden 3 Dağıstanlı çıkar ve adama:
-"Kavga edecez" der.
Rus:
-"Abi affet özür diliyorum"
-"Yok biz kavga edecez"
-"Abi polis çağıralım hata kiminse ödesin"
-"Yok kavga edecez"
-"Tamam abi ben sizin hasarı ödeyim kavga etmeyelim"
-"Yok baba biz kavga edecez"
-"Abi ben sizin hasarı ödeyim alın araba da sizin olsun"
-"Mümkün değil kavga edecez"
-"Abi tamam ama böyle kavga olur mu, 3 e 1 olmaz valla"
Ve Dağistanlı lideri yanındaki arkadaşına döner ve:
-"Geç lan karşıya kavga edecez.."