Nasrettin Hoca’yı köylüler bir gün vaaz vermesi için davet etmişler.
Hoca kararlaştırılan günde gelmiş ve köylülere demiş ki:
“Bu iş bedava olmaz... Bana 50 altın verirseniz konuşurum. Yoksa çeker giderim…”
Köylüler herkesten üçer beşer toplayarak elli altını Hoca’ya vermişler.
Elli altını cebine koyan Nasrettin Hoca “gümbür gümbür” vaaz ederek kürsüden inmiş. Ardından da aldığı elli altını iade edince köylüler sormuşlar:
“Hoca madem verecektin. Neden istedin?”
Hoca şöyle demiş:
“Para ödediğiniz için beni dikkatle dinlediniz” biir…
“Cebinde parası olan insan rahat konuşuyor ” ikii…
--//--
Rahmetli Kara Kamil’in:
“Nettik ettik Kalabak suyunu gettik” dediği gibi,
“Biz de nettik ettik Cuma Namazı’nı”
Başbakanlık Genelgesi’ne bağladık…
İzleyeceğiz gelişmeleri…
Bundan sonra Cuma Namazı için isteyenlere izin verilecek.
Namaz mesai saatine denk gelirse:
“Kılmak isteyenler izinli sayılacak…”
Başbakanlığın 2016/1 sayılı genelgesi çıktı.
Bakalım devamı nasıl sağlanacak?
Diyeceksiniz ki:
“Ne günlere kaldık?”
Evet ne günlere kaldık...
Bakalım arkasından neler gelecek?
Merak ediyorum…
Bu olay nereden çıktı?
Durup dururken Laik Türkiye’de…
Cuma Namazı “neden gündeme geldi?”
Kılmak isteyenlere,
“kılma” diyen mi vardı da:
“Olay onun için mi genelgeye bağlandı?
--//--
Değerli yazar Rahmi Turan’ın ilginç bir sözü geldi aklıma…
“Kalp ne ile doluysa, dudaklardan o dökülür.
Kin ise kin… Din ise din…”
Yanlış mı?
--//--
Aklıma geldi…
İlköğretim müfettişliğim yıllarında bir öğretmen hakkında şikayet dilekçesi üzerine soruşturma yapmıştım:
“Şikayetin konusu öğretmenin mesai saatinde kahveye gitmesiydi.”
Öğretmen ifadesinde demişti ki:
“Arkadaşlarım ders saatinde Cuma’ya gidiyor. Ben de boş kaldığım için vaktimi yakındaki kahvede geçiriyorum…”
Öğretmen hakkında “Yapılacak işlem yok” demiştim.
Ne dersiniz son durumda Cami’ye diye işi bırakıp kahveye giden olursa:
“Ne diyeceğiz?”
Şimdiden konuşulmaya başlandı da:
“Kısaca hatırlatayım” dedim…
--//--
Şunu görelim ve bilelim..
Ülkemizde…
Ucundan kıyısından…
Bir şeyler yapılmaya çalışılıyor.
Ama net değil…
Hedef nedir? Ne yapılmak isteniyor?
Açıklansa da anlasak…
İşin temelinde ne olduğunu, arkasından neler geleceğini öğrensek…
-----------------------------------------------------------------------------
Günlerin getirdiği
--Karacan konuştu. Ya diğerleri?—
Hakkında çıkan söylentileri yalanlayan AKP Eskişehir Milletvekili Harun Karacan, “Hiçbir adaya desteğim söz konusu değildir” dedi. Özellikle Başkan Mesut Hoşcan’ın adaylığı konusunda yorum yapmadığını vurgulayan Karacan, “Benim için önemli olan Eskişehirspor’un çıkarıdır. Hakkımda yapılan yorumlar yanlıştır. Ben Eskişehir’in çıkarı neredeyse oradayım. Bu konuda üzerime düşen sorumluluğu da yerine getiririm. Kongre üyesi olarak gerekeni yaparım. Bu kritik günleri atlatacağımıza inanıyorum. Üzerime düşen ne varsa severek yapacağım” yorumunu yaptı. Aslında Harun Karacan düşündüğünü söyleyen bir kişidir. Hakkında neden ileri geri yorumlar yapılır hayret… Karacan Eskişehirspor için “Üzerime düşen sorumluluğu yaparım” diyor. Peki aynı konumdaki insanlar neden konuşmazlar, neden “Zamanı gelince üzerimize düşen görevi yaparız ”demezler? Değil mi?
--Vali Kadir Çalışıcı aradı—
Emekli Valimiz Kadir Çalışıcı arayıp “Yazın için teşekkür ederim” dedi ve ekledi “Sayın hemşehrim size çok şey borçluyum. Ben politikaya bir şeyler olsun diye girdim… Daha sonra bir şeyler yapmaya çalıştım…”
“Halen kıyıda köşede bir şeyler yapıyorum” diyen Emekli Vali Çalışıcı, “Şimdilik bir büro açtım… Eşim dostumla oturup kalkıyorum…” diye konuşuyor… Sayın Çalışıcı’ya kolay gelsin diyorum. Hakkında olumlu yorumlar yapılsa da “attığını tutan” bir yapısı vardır.”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...