Karapınar 2'inci etap çalışmalarıyla ilgili Odunpazarı Belediye Meclisi'nde alınan bir karar, vatandaşların heyecanlanmasına neden oldu. Meclis'in bütün üyeleri, parti farkı gözetmeksizin belediye yönetimine imar planı yapma yetkisi verdi.
Moral bozucu olmam ancak bu kararın, AK Partili ve CHP'lilerin ortak aldığı bir karar olmasının dışında bende bir heyecan uyandırmadığını belirteyim. Karapınar'da yapılacak kentsel dönüşüme TOKİ'nin çok soğuk baktığını biliyoruz. Esasen CHP'li belediye kazandıktan sonra TOKİ bölgeye selam bile vermez oldu. Üstüne üstlük son 4 senedir günden güne artan bir ekonomik kriz var. TOKİ para kazanmayacağını bilse babasına bile ev yapmaz durumda...
Bu koşullar altında Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un, hiç de vazifesi olmamasına karşın Karapınar 2'inci etapı bitirmeye talepli olduğunu görüyoruz. Açık konuşacağım; bence Kazım Kurt dertsiz başına dert arıyor. Ben onun yerinde olsam bu işe hiç karışmam ve Karapınar, Erenköy ve Emek Mahallelilerine dönerek, "Görüyorsunuz işte! Verdikleri tek bir sözü bile tutmuyorlar" der, hükûmetin yapamadığı işten dolayı, hiç bir şey yapmadan oy kazanırdım. Siyasetin Kurdu olan Kazım Kurt'un benim yaptığım hesabın daha iyisini yapacağına eminim. Ancak belli ki iyi niyetle bölge halkının sorunlarını çözmeye çalışıyor.
Yalnız yine de fazla heyecanlanmamak lazım. Zira TOKİ son 10 senedir hiçbir kayda değer yatırım yapmadığı gibi, başkalarının yapmasını da engelledi. Yine aynı şey olma ihtimali yüksektir.
Ulusal Süt Konseyi'nin çiğ süte yaptığı zammın neticeleri, piyasalara yansımaya başladı. Uzun süredir vatandaş kırmızı et alamıyor. Tabii vegan beslenme modasına uymak için değil, evine yarım kilo kıyma alacak parası olmadığı için. Bunun neticesinde protein ihtiyacı için tavuk ve yumurta ürünlerine olan talep arttı ki, bu da beraberinde yeni zam dalgalarını yarattı. Vatandaşın elinde kalan son protein kaynağı olan sütün de alınamayacak kadar pahalı olduğunu görüyoruz.
Şimdi süt ürünlerinin artmasından dolayı uluslar arası güçleri suçlayacaklar mı bilemeyeceğim. Ancak efendimiz hükûmetini zor duruma sokmak isteyen ineklerin, kendi aralarında anlaşarak daha az süt çıkarttıklarını savunurlarsa, buna da şaşırmam. Öte yandan benzinin pompa fiyatına da ağır zamlar geldi. Artık vatandaş bir kilometre yol alabilmek için, aracına 1 buçuk liralık benzin koymak zorunda kalacak. Burada da suçlu olarak bir takım dış güçler aranıp bulunacaktır elbette. İktidar cenahında çalışan AK Gazeteci arkadaşlarımızın hayal ve yaratıcılık güçlerine laf etmek haddimmiz bile değil. Ancak bu tip saçmalıkların halkı artık ikna edemediğini de görmek lazım.
Ben ortada iki seçenek kaldığını düşünüyorum. Ya 1 – 2 ay içerisinde ekonomi düzeltilir, ya da 1 – 2 ay içerisinde vatandaşın önüne seçim sandığı konur. Başka bir çıkar yol kaldığını zannetmiyorum.
Bütçe görüşmeleri sırasında TBMM'de yaşanan çirkinliklere, yumruk yumruğa kavgalar da eklendi. Maalesef milletin vekili olan kişilerin ağır başlı bir tutum sergilemesini boşuna bekliyoruz. Son olarak çıkan tartışma ise şöyle gelişiyor. Önce bir CHP'li Milletvekili kürsüye çıkarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yönelik bir takım ithamlarda bulunuyor. Süleyman Soylu ise sinirlenip gerginliği bir üst perdeye taşıyarak CHP'li vekili sahtekâr olmakla suçluyor. Sonra CHP'liler gerginliği daha da artırınca, AK Parti sıralarından küfür seviyesinde sataşmalar oluyor. Bunun üzerine CHP'liler bu çirkin sözlerin sahiplerine karşı, dövecekmiş gibi yürüyor. Tabii AK Partililer de "Siz kimi dövmeye geliyorsunuz?" diyerek ayağa kalkıyor ve TBMM Genel Kurulu'nun tam ortasında sağ kroşeler, kara ciğere aparkatlar birbirini kovalıyor.
Açık konuşmak gerekirse, her iki tarafın da birbirinden kabahatli olduğu ortada. Biz vatandaşlar olarak böyle politikacıları görmek istemiyoruz. Kimi el hareketi yapıyor, kimi yumruk atıyor, kimi küfür ediyor... Hangi partiden olurlarsa olsunlar, bu hareketleri yapanlar milletin vekili olmanın ağırlığını taşıyamıyorlar...
merkezi hükümetin yaptığı büyük projeleri çıkartın şehir kocaman bir köy olurdu yalan mı
sayın Baş AK troller saldırıya geçmiş.
Objektif yayın yapın anadolu gazetesi yandaşlık yapmayın
Hakaret yok, sinkaflı cümle yok neden yayınlamıyorsunuz. Başkalarına yandaş eeeeeeeeeeee ?
Eskişehirspor konusumu. Enteresan. Bilmeyende Büyükşehir Esese yardım yağdırıyor sanır.
10 konsolukla hainda soyledigi butun sozleri geri alacak
heykel opera senfoni üçlüsü
At gözlüğüyle bakmayı ne zaman bırakacan ?