Hedef hükümet değil Erdoğan'dı

Kültür ve Turizm Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, önceki gün Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından Eskişehir'de düzenlenen “Bakanlar Yerel Medya ile Buluşuyor” etkinliğinde gazetecilerin sorularını yanıtladı…
Etkinliğe bende katıldım…
Eskişehir, Kütahya, Bilecik, Afyon illerinden 40’a yakın gazeteci Bakan Nabi Avcı’yı soru yağmuruna tuttu…
Bakan Avcı,”Eskişehir dışından gelen konuk gazetecilerin soru sormalarına fırsat verelim” deyince Eskişehirli basın mensuplarının bazıları soru sormaktan vazgeçti…
Bende 4 soru hazırlamıştım…
Bakanımızın ricası üzerine birisini sordum…
Sorum şuydu:
“Ne zamanki Türkiye koşmaya başlasa, tren 200-300 km. hızla gitmeye başlasa, birileri raylara taş döşeyerek raydan çıkartıyor veya deviriyor. Geçmişte Demirel ve Özal Hükümetlerinde yaşandı. 15 Temmuz’da da darbe kalkışmasıyla 300 kilometre hızla giden, 15 yıldan beri tek başına hükümet olan AK Parti iktidarı da 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasıyla görevden uzaklaştırılmak istendi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ile bu engeller kaldırılacak mı?”.
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı,”Sadi Bey geçmişteki darbecilerin hedefleri hükümetlerdi. 15 Temmuz gecesi darbecilerin hedefi AK Parti Hükümeti değildi. Onların asıl hedefi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Eğer cumhurbaşkanımızı bir şekilde ele geçirmiş olsalardı hükümet de zaten yara alırdı. Ama 15 Temmuz gecesi cumhurbaşkanımızın o süreci çok sakin ve başarılı bir şekilde yönetti. Cumhurbaşkanımızın halkı sokağa davet etmesiyle sokağa dökülen vatandaşlarımız cumhurbaşkanına sahip çıktı” diye yanıtladı…
Ülkemizde askerî müdahaleler, tarih boyunca kimi zaman ordunun kurumsal olarak, kimi zaman ise bazı yüksek rütbeli subayların kendi başlarına üstünlük alarak sivil yönetime el koyma girişimleri olarak gerçekleşti. Bunlardan bazıları başarıya ulaştı, bazıları ise yalnızca hükümete yapılan bir uyarı olmakla kaldı.
Türkiye'de gerçekleşmiş askeri müdahaleler ve müdahale girişimleri:
Türkiye 1946 yılındaki demokratik seçimlerle çok partili hayata geçiş yapmıştır. TSK, iç güvenliğin tehdit altında olduğunu ifade ederek bazen bazı yasaların geçmesini engellemek ya da geçirmeye zorlayarak, bazen de Türkiye Cumhuriyeti  istifaya zorlayarak ya da alaşağı ederek demokratik sivil yönetime müdahale etmiştir. Bu darbe ve muhtıralar bazen emir komuta zinciri içinde (12 Eylül Darbesi gibi) bazen de emir komuta zinciri dışında sadece bir grup subay tarafından ( 27 Mayıs Darbesi gibi) planlanmış ve gerçekleşmiştir.
Bu darbeler sonunda Türkiye en az 10-15 yıl geriye gitti…
O darbeler gerçekleşmemiş olsaydı belki bugün Türkiye çok farklı bir ülke konumunda olacaktı…
Allah’tan 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olmadı…
Fetullahçı Terör Örgütü elemanları bu darbeyi gerçekleştirmiş olsaydı, Türkiye’nin geçen 15 yılda yakaladığı istikrar ve gelişim bir kalemde silinebilirdi…
İŞ ADAMLARI
UÇAK ALSINLAR
Toplantıda Bakan Nabi Avcı’ya geçmişte denenen ve başarılı olmayan uçak seferlerinin yeniden başlatılıp başlatılmayacağı da soruldu…
“Hava alanımız var ama uçağımız” yok diye aylarca yazdık, çizdik, konuştuk…
Hükümetten Eskişehir-İstanbul arasında sefer yapacak uçak istedik…
Hükümette özel hava yolu şirketlerinden Bora Jet’e rica etti…
Bora Jet, Eskişehir-İstanbul arasına sefer koydu…
Küçük tip uçak olduğu için karşı taraftaki Atatürk Hava Limanına inemiyordu…
Sabiha Gökçen’e inen uçağa da beklenen talep olmuyordu…
Bora Jet’te zararına uçuş yaptığı gerekçesiyle seferleri iptal etti…
Yine Eskişehirlilerin ısrarı üzerine İstanbul, Eskişehir-İzmir arası seferleri başlatıldı…
Bu seferlerde ilgi görmedi…
Şimdi ise hala “Eskişehir-İstanbul arası uçak seferleri yapılsın” diyor birileri…
Diyelim ki bu kez Türk Hava Yolları geldi…
Eskişehir’den İstanbul’a kaç kişi uçacak?
Bakan Avcı’ya bu soruya da şu yanıtı verdi:
“Eskişehir-İstanbul-İzmir arası uçak seferleri ilgi görmüyor. Eskişehir’deki iki üniversite İzmirli çok sayıda öğrenci var. Bilet fiyatları biraz hesaplı olursa öğrenciler o uçağa biner dendi. Öğrenciler beş saatlik kara yolunu tercih etti. Eskişehirler uçak yerine karayolu kullanıyor. Eğer uçakta ısrar ediyorlarsa iş adamları bir uçak alıp kendileri işletebilir. Bursa bunu yaptı. Veya Eskişehir, Kütahya, Afyon birleşip bir filo kursun.”
 
*-******
 
Bakan Akgün’de Mihalgazilere müjde
 
2015 yılında yapılan mahalli seçimler öncesinde “Sınırlı Sorumlu Mihalgazi Kadınlar Kooperatifi” Başkanlığı yapan Zeynep Akgün’e AK Parti Eskişehir İl Teşkilatı tarafından belediye başkanlığı teklif edildi…
Yıllardır kooperatif başkanı olarak vermiş olduğu mücadele ve kadınlara sağladığı imkânlar sayesinde ilçe de öne çıkmıştı…
Her gittiği mekân ve makama başındaki beyaz yazması ve şalvarıyla giren Zeynep Akgün,”bunlar benim ilçemim milli giysileri” diye savunuyordu…
Üniversite mezunuydu…
Belediye Başkanlığı teklifi yapıldığında tereddütleri vardı…
Daha sonra,”benden daha iyisini mi bulacaklar. Yaparım” diyerek teklifi kabul etti…
Şalvarlı Zeynep Başkan, geçen üç yıllık süreçte yaptığı başarılı icraatlarıyla ilçede ve Eskişehir il merkezi, hatta Ankara’da bakanlıklarda çok konuşulmaya başladı…
Zeynep Akgün, Mihalgazi İlçesinin karayolunun da Sakarı Ilıca-Eskişehir ağına alınması için bir yılı aşkın süredir mücadele veriyordu…
Sonuçta başardı…
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın ve AK Parti İl Başkanı Dündar Ünlü’nün destekleriyle Mihalgazi İlçesinin karayolu Sakarı Ilıca-Eskişehir ağına alındı…
54 Milyon 285 Bin TL’ye mal olacak yol çalışmalarına başlanacak…
Ayrıca Sarıcaya-Mihalgazi, İnhisar bağlantı yolu da programa alınmış…
Daha önce de Eskişehir-Sarıcakaya bağlantı yolu programa alınmıştı…
Yolların yapımları tamamlandığında artık Eskişehir-Sarıcakaya, Eskişehir-Mihalgazi’ye ulaşım hem kısalacak hem de kolaylaşacak…