HAKSIZ REKABET VE KAMYONCULAR

<p style=

26 Şubat 2013 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir


 

Son 20 yıldır seslerini yükseltiyorlar, bağırıyorlar, ekmek teknelerinin anahtarlarını bırakıyorlar, ‘yeter artık dayanacak gücümüz kalmadı’ diye seslerinin çıktığı kadar bağırıyorlar. Adeta siyasilere ateş püskürüyorlar ama maalesef onları kimse duymuyor!

Duymuyorlar mı? Yoksa duymak mı istemiyorlar? Bence duymak istemedikleri için kulaklarını tıkamışlar!

Seçim zamanı kooperatif binasına iktidarı, muhalefeti siyasi partilerin milletvekili adayları, il başkanı, ilçe başkanları her gün kapılarını aşındırırlar. Salona toplanan kamyoncu esnafına nutuklar atarlar. Yerine getiremeyecekleri vaatlerde bulunurlar.

İktidara gelirsek kamyoncuların kullandıkları mazotun fiyatını yeniden ayarlayacağız. Mazottaki ÖTV ve KDV’yi kaldıracağız veya düşüreceğiz. Kamyoncu esnafından alınan vergi oranlarını değiştireceğiz. Kamyoncu esnafının üzerindeki vergi ve mazot yükünü hafifleteceğiz!’ diyerek.

Yerine getiremeyecekleri vaatleri kamyoncu esnafının gözünün içine baka baka tek tek sıralarlar. Kamyoncu esnafı da yıllardır dinlediği bu hikayelerden usanmamış olacak ki, her gelen siyasetçiyi bir umut olarak görür kucak açar.

Hatta ‘bu kez bunlara güvenelim. Oyumuzu bunlara verelim. Yaramıza bunlar merhem olacaklar’ diye yine inanır. Sonuç maalesef yine hüsran.

YATLARIN MAZOTUNDA ÖTV YÜZDE 0

Özellikle kamyonlarda ve çitçilerin zirai aletlerinde kullandıkları mazottaki KDV neyse de, ÖTV kaldırılarak bu kesimin ucuz mazot kullanımı sağlanmalıdır. Ticari yatların, yolcu taşıyan gemilerin, hizmet ve balıkçı gemilerinin kullandıkları akaryakıtın özel tüketim vergisi tutarı sıfıra indirilmiş.

Peki, kamyoncuların, tarım sektöründe üretim yapan çiftçilerin günahı ne?

Yatlara, yolcu taşıyan gemilere 1,5 liraya mazot veriliyorsa, balıkçı motorlarında ÖTV sıfırlanıyorsa, kamyonların ve çiftçilerin kullandıkları mazotunda ÖTV’si sıfırlanmalı.

Kamyoncu esnafının maddi sıkıntılarla boğuştuğunu ve icradaki dosya sayısının her geçen gün artığını biliyorum.  Yapacak başka bir işi olsa kamyonunu satacak, o işe dönecek. Ama çaresiz.

Ne diyor kamyoncu esnafı:

Bizler taşıdığımız yükün değil, karşılaştığımız yüklerin altında eziliyoruz. Yük taşımak bizlerin işi ama vergi yükü belge yükü, mazot zamları haksız rekabet gibi yüklerin altından artık kalkamaz durumdayız. Her sabah zam haberiyle uyanıyoruz. Yaptığımız işin karşılığını alamıyoruz. Bir zamanlar yolların kralı dedikleri kamyoncu, şimdi yola çıkamaz halde”.

AK Parti Milletvekilleri Salih Koca, Ülker Can ve Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi Avcı’ya sesleniyorum.

Kamyoncu esnafının sesini kimseler duymuyor! Siz bari duyun. Nasıl yatlarda, yolcu gemilerinde, balıkçı teknelerinde mazotun ÖTV’si sıfırsa, özellikle şehirlerarası yük taşıyan, kazandığı parayla evinin geçimini sağlayan kamyonlarda da kullanılan mazotun ÖTV’si de sıfırlanmalı.

Bugün kamyoncu esnafı ‘hiç olmazsa çoluk çocuğumun yiyeceği ekmek parasını kazanayım’ diye kontak açıyor. Eğer bu haksız rekabet giderilmezse kamyoncu esnafı da artık kontak açamayacak duruma gelecek. Türkiye bir kamyon mezarlığına dönebilir.

Haksız rekabet, mazottaki yüksek ÖTV, Trafik Polislerinden yedikleri cezalar canlarına tak etti.


*-********

 

HOCA’NIN ÜÇ BOMBASI!

 

Daha mahalli seçimlere bir yıl var. Ama baktığımızda sanki iki-üç ay sonra seçim yapılacakmış gibi bir hava var. Özellikle AK Parti ve CHP’deki hareketlilik bunu gösteriyor.

CHP’de demek pek doğru olmaz. Gelin biz bunu AK Parti ile Yılmaz Büyükerşen arasında diyelim.

Üç dönem üst üste seçim kazanan Yılmaz Büyükerşen, bugüne kadar ‘yeniden adayım’ diye bir açıklama yapmasa da, yaptığı çalışmalar ve açıklamalar, son kez aday olacağının işaretini veriyor.

Yılmaz Büyükerşen aday olmasın, AK Parti üç dönemden beri çok istemesine rağmen bir türlü kazanamadığı Büyükşehir’i çok rahat hem de göbeğini kaşıya kaşıya alır.

Onlarda Yılmaz Hoca’nın aday olacağını sezmiş olacaklar ki, rakip olarak CHP’yi değil, kendisini görüyorlar.

Şehirdeki bazı kişiler tarafından ‘Yeni bir şeyler yapmalı. İlgi ve sevgi azalıyor’ gibi sözler söylendiği kulağına gitmiş olacak ki;
“Bugüne kadar insan odaklı olmayan hiçbir iş yapmadım. Eskişehir’de yapılanlara şöyle bir bakın. Hemen hepsinin insan odaklı olduğunu göreceksiniz. Her zaman söylüyorum, tüm bunlar çeşitli engellemelere rağmen yapılabildi. Bana muhalif olanlar bunu bir türlü anlamıyor, ya da anlamak istemiyor. Ama Eskişehir’de yaşayanlar anlıyor. En azından yapılanların kendileri için yapıldığını biliyor" demiş ve ardından eklemiş:
Eskişehir’e büyük prestij kazandıracak üç ayrı proje var. Bunların üçü de bomba. Bugüne kadar yaptıklarımız gibi, bu üç proje de insan odaklı olacak".

Bu söylemler bile Yılmaz Hoca’nın yeniden aday olacağının göstergesi bence. Bu merakım artık kalmadı. Şimdi üç bomba neymiş? Onu merak ediyorum.

 



*-*******

 

FIKRA:

 

Rizeli Hoca ile Trabzonlu Hoca

 

Trabzonlu imamlarla, Rizeli imamlar turnuva düzenleyip maç yaparlarmış; ama her defasında Rizeli imamlar yenerlermiş. Trabzon’un takım kaptanı Temel Hoca demiş ki; “uşaklar bu böyle gitmez, bizim Trabzonsporlu Hami’yi takıma alalım, diyelim ki bu bizim merkez caminin yeni hocası.” Diğerleri de kabul etmişler ve maça gitmişler Rize’ye. Dönüşte takım kaptanı Temel Hoca’ya sormuşlar, “maç ne oldu? Diye; “2-1 yenildik” demiş. “Peki golleri kim attı?” diye sormuşlar; Temel “bizim golü Hami Hoca attı; onların golleri de Del Pierro Hoca ile Roberto Carlos Hoca attı” demiş.

 

*-********

 

 

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi