5-6 yıl önce Mihalıççık Gürleyik’e gittiğimde Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden birisi olan 200 yıllık Halit Ağa Konağı’nı görünce heyecanlanmıştım. 200 yıllık Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden biri olan ‘Halit Ağa Konağı’ yıllar önceki hayliyle görenleri büyülüyormuş.
Çocukluk ve gençlik yıllarım Odunpazarı’nda geçti. Halit Ağa Konağı gibi konaklarda oturan arkadaşlarım vardı. O konaklara veya Halit Ağa Konağı’nın biraz daha küçüklerine çok girip çıktım. Hatta yattığım geceler oldu. Çocukluk ve gençlik yıllarımda o konaklarda oturup-kalktığım, yattığım için çok benimsemiştim.
Sanki kendimize aitti. Özellikle Sivrioğlu Caminin hemen altındaki konak ile bugün Osmanlı Evi denilen konaklarda çocukluğum ve gençliğim geçti desem yalan olmaz. O yıllarda o konakların sahipleri gözü gibi bakar, en ufak bir yerinde bir onarım gerektiğinde anında gerçekleştirirlerdi.
O konaklar, arkadaşlarımın babalarına, annelerine de onların babalarından-annelerinden miras kalmıştı. Arkadaşlarım da kendilerine miras kalacak konakları yaşatacaklardı.
SİT KAPSAMINA ALINDI
TADİLAT İZNİ VERİLMEDİ
Osmanlılardan kalma bu tarihi konaklar daha sonra koruma altına alındı, Odunpazarı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından ‘sit’ alanı ilan edilince arkadaşlarım bu konaklarda yıkılan-dökülen yerlerin, izin verilmediği için tamir edemediklerinden dolayı ister istemez terk etmek zorunda kaldılar.
Daha sonraları restorasyon izni çıktı. Ancak restorasyonların yapımı için ciddi maliyetler ortaya çıkınca da güçleri yetmediği için yaptıramadılar. Dün restorasyon için para bulamayanların, bugün Odunpazarı Belediyesi tarafından yaptırılan restorasyonlar sonunda bu konaklarını ciddi rakamlarla satmaya başladılar.
200 YILLIK KONAK GÖZ
GÖRE GÖRE YOK OLUYOR
O yıllarda TBMM çatısı altında Mihalıççıklı olan milletvekili Nedim Öztürk vardı. Öztürk, uzun yıllar Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarlığını yapmıştı.
Kendisine Gürleyik’deki konağı gördüğümde, bakımsızlıktan yıkılmak üzere olduğunu, bu konağın acil olarak restore edilmesi ve kurtarılması gerektiğini söylemiştim.
Kendisi,’Benim annem ve babamda bu konakta yaşamışlar. Benim için de anısı var’ diyerek el atacağını söylemişti.
Sanıyorum milletvekilliğinin son yılı veya ayları idi. İlgilenmedi mi, yoksa konağın restorasyonun yapılması için Kültür ve Turizm Bakanlığından ödenek çıkartamadı mı? Bilmiyorum. Bir daha da Gürleyik’e gitmemiştim.
BAKANLIK RESTORASYON
YAPTIRACAKTI AMA SES YOK
Geçenlerde sosyal medya facebookta bir paylaşım gördüm. Gürleyik’e ziyarete gidenlerden birisi Halit Ağa Konağı yıkık dökük görünce fotoğrafını çekmiş. Bunu da facebookta paylaşmış.
Mihalıççık’ın Gürleyik Köyünde bulunan 200 yıllık Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden biri olan ‘Halit Ağa Konağı’nın o sağlam halini bilenler bugünkü duruma üzülüyorlar.
3 yıl önce Kültür Bakanlığı yetkileri konağın restorasyonunu yaptıracağını açıklamıştı. Ancak, bugüne kadar konağın restorasyonunda önemli bir gelişme olmadığı için konak yok olmaya doğru gidiyor.
Osmanlı döneminden kalma iki katlı konağın her yanı Osmanlı mimarisini tüm özelliklerini yansıtıyor. Ancak, bakımsızlıktan viraneye dönen konak kısa zamanda restorasyonu yapılmazsa yok olacak.
AJANS’TA GÜNDEMİNE
ALMIŞTI, AMA YAPMADI
Eskişehir 2013 Türk Dünyası Başkenti Ajansı yönetim kurulu üyelerine Gürleyik Halit Ağa Konağı’nın bugünkü durumu anlatıldı. Ajans yöneticileri Gürleyik’e giderek konağı yerinde inceledi. Restorasyon kapsamına aldı. Gürleyiklilerde konağın yıkılmaktan kurtulacağı için sevinmişlerdi. Ancak Ajans restorasyonu yapmadı. Gerekçesini tam olarak bilmiyorum.
Sanıyorum bu konağın mirasçıları var. Mirasçıların bazıları Eskişehir dışında yaşıyormuş. Restorasyonu gerçekleştirmek için konağın Ajans’a hibe edilmesi talep edilmiş. Konak mirascıların bazıları bunu kabul etmemiş. Restorasyonda bu nedenle yapılamamış.
Bunlar tabiî ki bir iddia. Doğru olabilir. Ajansın yaptırdığı restorasyonlara baktığımızda sahipleri şahıslar olmayan camiler ve kamu malı olan kültür merkezleri.
1854 yılında yapıldığı söylenen Hacı Halit Ağa konağının içindeki mutfak, mescidi toplantı salonu, misafir odası yanındaki hamamı, tavan kapı süslemeleri ile 19.yıl Türk mimarisinin mümtaz örneklerinden birisidir.
SİVİRİHİSAR’DAKİ KİLİSE ONARILDI
İSE HALİT AĞA KONAĞI’DA ONARILIR
Bugün kaderine terk edilmiş olan bu konağa birkaç yıl daha el atan olmazsa, kaderi tıpkı Odunpazarındaki gibi yok olan tarihi Osmanlı evlerine benzeyecek. Bugün ben o yatıp kalktığım, arkadaşlarımla vakit geçirdiğim o konakların yok olmasına nasıl üzülüyorsan, Gürleyiklilerde aynı duyguları yaşayacak.
1881 yılında yapılan Sivrihisar’daki Ermeni kilisesi altı milyona restore edildi ise, Gürleyik Halit Ağa Konağı her ne kadar mirasçıları olsa da göz göre göre yıkılmasına izin verilmemeli.
Bunlar nasıl ki bizim kültür zenginliğimiz ise, hepsi birer hazine. Bu hazineleri korumak, gelecek kuşaklara ulaştırmak görevimiz.
DİNDAR, DİKKAT ÇEKTİ
Uzun yıllar eğitim-öğretimin içinde bulundu. Okul müdürlüğünden Milli Eğitim Müdürlüğüne yükseldi. Başarılı bir idarecilik yaptı. İdarecilikten Eskişehir Milletvekili ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın danışmanlığına atandı.
Danışmanlık görevine noktayı koyarak siyasete atıldı. Atamayla gelen Tepebaşı İlçe Başkanlık görevine iki hafta önce yapılan seçimde bu kez partililerin oyları ile koltuğuna oturdu.
Eskişehir’de yaptığı hizmetlerle iz bırakan Eskişehirli Milli Eğitim Müdürü olarak Eskişehir tarihine geçti.
AK PARTİ’DEN NEMALANAN ARKADAŞIMIZ
Dünkü Anadolu Gazetesi’nde AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar’ın açıklamalarını okudum. İki hafta önce Eğitim Bir-Sen 1’nolu Şube Başkanlığına seçilen Muammer Karaman’ı eleştirmiş.
‘Kendisi AK Parti’ye oy vermediğini yandaş sendika olmayacaklarını söyledi. Yandaş sendika falan istemiyoruz. AK Parti siyaseti ile hiç alakası olmayan, ama AK Parti’den nemalanan o sendika sayesinde bir yerlerde müdür muavinliği alan, okulda görevine gitmeyen, dersine girmeyen bir arkadaşımız. Parti olarak kendisini tasvip etmediğimiz arkadaş. Partimizde baya sıkıntı var. Sıkıntı yönetimle ilgili değil. Kendisiyle ilgili. Mülakatlarda bu şahsa yakın olanlara biraz fazla puan verildiği gibi duyum alıyoruz. Bu bizde rahatsızlık yarattı.’
Bunlar çok ciddi iddialar. Doğruluk derecesi mutlaka araştırılmalı. Bu iddialar doğru ise neden kendisi hakkında bir soruşturma açılmıyor veya inceleme başlatılmıyor?
Bence İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen, Ak Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar’ın bu iddialarını ihbar kabul ederek Muammer Karaman hakkında soruşturma ve inceleme başlatmalı.
Bu iddialar lafta veya gazete sütunlarında kalmamalı.