Eskişehir’de yaşadığımız için bize mi öyle geliyor bilmiyorum. FETÖ operasyonları hiç hız kesmiyor…
Sanırım son aylarda FETÖ’ye yönelik en çok polis operasyonu Eskişehir’de yapıldı…
FETÖ’nün bir çok yapılanmasında yer alan isimler birer ikişer gözaltına alınıyor. Son 2 ayda yakalananlara baktığımızda örgütün önemli isimleri Eskişehir’de yakalanıyor…
Mayıs ayının sonunda FETÖ’nün altın çocuğu olarak
değerlendirilen Zeki Güven ve eşi Eskişehir’de yakalanmıştı…
Bir gün sonra Eskişehir eski emniyet müdürlerinden Hanefi Avcı’nın bir çok internet portalında bir röportajı yer aldı.
Avcı, FETÖ’cü polis Zeki Güven ile ilgili şu tespitlerde bulunuyordu:
-Uzun süre Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde çalıştı. Önceleri kendini saklayıp gizledi. Cemaat'in çok kritik bir elemanıdır. Kendini çok gösterip öne çıkmaz ama arka planda Ankara Emniyeti'nde olan biten işleri yönetip, yönlendirirdi.
Ali Fuat Yılmazer'in iki gömlek üstündedir. Umarım iyi sorgulanır ve konuşur. Bu kişi birçok şeyi aydınlatabilir.
…/…
Zeki Güven, operasyonunun ardından Eskişehir Emniyet Müdürü Engin Dinç ile görüştüm…
Dinç, şu mesajı verdi:
-Göreceksiniz devamı da gelecek, çok hızlı gelecek!
40 günlük süre içinde Eskişehir emniyeti onlarca FETÖ operasyonu yaptı. Dün yapılan son operasyonda, FETÖ’nün il imamı yakalandı…
Daha önce de yakalanmıştı…
Tutuklanıyorlar ama “
su uyur düşman uyumaz” misali, yerine hemen yenisini atıyorlar…
Diğer illeri bilmiyorum ama Eskişehir’de, son dönemde FETÖ’nün “büyüklerinin” yakalandığını görüyoruz…
Saklanıp gizlenmek nafile…
ÇALSIN AMA ÇALIŞSIN
Doğan Kuban, Cumhuriyet Gazetesi'ndeki bir yazısında yazmıştı.
Yazar dolmuşa binmiş ve iktidarı nasıl bulduğunu sormuş...
Dolmuş sürücüsü, kısaca yanıtlamış:
-Çalıyor ama çalışıyorlar, demiş.
***
Yazar, bu kez dolmuş sürücüsüne şöyle demiş:
-Sende çalışkan bir adamsın!
Sürücünün hoşuna gitmiş...
Yazar bu kez ikinci sözü söylemiş:
-Ne kadar çalıyorsun?
Dolmuş sürücüsü arabayı durdurup, küfretmiş. Bizimkini aşağıya atmış.
***
Doğan Kuban, bu olayın ardından şu yorumu yapıyor:
-Şimdi anladım. İdare edilen fakir, fukara için çalmak kötü şey. Fakat idare eden için uygun.
Zaten bizim Türkçemizde çalışmakla çalmak aynı kökten gelir. Kafaya fazla takmamak gerekir...
AŞAĞIYA ETKİLER!
Muharrem İnce ile Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün birlikte yemek yemişler…
Dün gazeteciler “yemekte ne konuştunuz” diye, Muharrem ince’ye sordular:
İnce,
“Kurultay istediğini, kendisinin tek aday olacağını, Kılıçdaroğlu’na da onursal genel başkanlığı” teklif ettiğini bir çırpıda anlatmış…
Kılıçdaroğlu’ndan anında yanıt geldi:
-Özel yemekte konuşulmuştu. Siyasi nezaketsizlik!
Olağanüstü bir kurultay olur mu?
Şimdilik uzak ihtimal gözüküyor! Ancak yerel seçimler öncesi yükseklerdeki bu tartışma aşağıları fena halde etkiler…
ERKEN SEÇİM OLMAZ!
Şu sıralar yerel seçimleri erkene aldırmak çabası içinde olanlar var.
Ancak iktidar kanadından bu olaya pek sıcak bakılmıyor.
Yerel seçimlerin kampanyası zaten 3-4 ay sonra başlayacak.
Seçimleri erkene almanın kimseye bir getirisi olmaz. Son noktayı da hükümet sözcüsü Mahir Ünal koydu:
-Gündemimizde erken seçim yok!
Bir süreliğine “seçim lafını” kullanmamakta fayda var!
DEMOKRASİ!
Oy atanlar hiçbir şeye karar vermez.
Oyları sayanlar her şeye karar verir.
Josef Stalin