Yeni Akit’in Yayın Koordinatörü “Hasan Karakaya”nın ölümü nedeniyle oğlunu arayarak başsağlığı dilemişti…
Ne demişti Özkürkçü?
“Yeri doldurulamayacak bir boşluk…”
Bitmedi…
Tuğgeneral Özkürkçü’nün başsağlığı haberinde şu sözler de geçiyordu:
“En zor zamanlarda dik duruşundan taviz vermedi…”
Sonradan öğrendik ki, general böyle bir şey söylememiş…
“Sehven” girmiş habere…
Yani yanlışlıkla…
…….
Şu “dik duruş” vurgusu, Hollandalı bilim adamı “Dubbois”e götürdü bizi…
1889’da bir insan fosili bulmuştu…
Cava Adası’nın “Trinil” yöresindeki bu fosil, ilginç özellikler taşıyordu…
“İki ayak üzerinde dikilen ilk atamız!”
Buluş çarpıcı ve sarsıcı yankılar yarattı…
“İçsel bir dürtüyle iki ayağı üzerinde nasıl dikilmişti insan?”
…….
Ana karnında yatan her bebek bekler karanlıkta…
Sanki aydınlığa çıkacak!
“Dünya, daha karanlık hücre değil mi?”
Ama bekler…
Kıvrılmış, dizleri arasında başı…
Çıkma zamanı geldiğinde, önce bedendir dikleşen… Sonra vicdan, sonra fikir…
Ve kıpırda bebek… Yırt karanlığın kapısını…
“Dikil onurunun iki ayağı üstüne…”
…….
General, dememiş, sonradan yanlışlıkla habere eklenmiş olsa da…
“Dik duruş bir fazilet…”
Bakın, ana karnından başlıyor…
“İlhan Selçuk, Oktay Akbal, Turhan Selçuk ve daha niceleri hep öyleydi…”
Genelkurmay nasıl atlamış bunları!
Prof. Dr. Kınacıdan hindi yorumu
Yılbaşı gecesi masaya konulunca düşünmüştük…
“Hindi, tavuktan çok şanslı…”
Yılda bir kez yeniliyor…
Yani genelde…
Ya tavuk?
“Yemediğimiz gün var mı?”
Diye düşünürken “Sonhaber” gazetesinde yazılarını zevkle okuduğumuz Prof. Dr. “Gülcan Kınacı”nın yorumu çeldi aklımızı…
“Tarım ve Gıda” adlı köşesinde “Hindi eti her zaman tüketilmesi gereken değerli bir gıdadır” diyor!
-Hindi etinde aynı zamanda kalsiyum, fosfor, potasyum, magnezyum ve özellikle siyah etli kısımlarında önemli miktarda demir bulunur.
Potasyum, normal kalp fonksiyonları ve kan basıncı için gereklidir. Hindi etinde sodyum miktarı kırmızı ete göre daha düşüktür. Bu da diyetlere uygun bir gıdadır.
-Hindi eti aynı zamanda diş ve kemik oluşumu, protein sentezi ve kas dokularının bakımı, büyümesi ve onarımı için çok önemli olan fosfora da yeterli miktarda sahiptir.
“Fosfor, B6 vitamini ile birlikte böbrek ve sinir sisteminin işlevlerini kolaylaştırır…”
…….
Buyurun burdan yakın…
“Hindi, meğer nelere kadirmiş?”
“Gülcan Hanım”ın bu yazısından sonra sadece yılbaşında yenir mi?
Bundan sonra, hiç değilse her ayın başında hindi yiyelim diyoruz ama…
“Fiyatı da fazla!..”
Kolsuz Yaşar’dan
En eski atamız “yamyam” çıkmış…
“Birbirimizi neden yediğimizin açık kanıtıdır…”
Günün Sorusu
Hukuksuzluk, ve hatta anayasanın tanınmaması nereye kadar gidecek?
“İleri demokrasinin son durağına kadar!”
Balthör
CUK
Çıkmaz sokaktan çıkmanın tek yolu vardır:
“Aksi yöne gitmek…”
Aroy Engel
Kıssa-dan
Erkekler “tembel” oldukları, kadınlar ise “meraklı” oldukları için evlenirler.
“Hayal kırıklığı, iki taraf için de kaçınılmaz!”
Günün Balı
AB ile yürütülen fazıllar askıya alınmış…
“İçkiden anlamayan fazıldan ne anlar zaten!..”
Günün Sözü
En yalansız AKP gerçeği, haberlerdeki şehit evleri…
Akif Kökçe
Gerilim
Öğretmenlerden sonra halk da bölgeyi terk ediyor!
“Bölgeden vatandaş değil, teröristler çıkarılacaktı…”
Özdeyiş
Hayatta garantisi olan hiçbir şey yoktur…
Hanri Benazus
Tanrı yağmur da gönderiyor
Bekar işçiyi işe alırken "Doğacak çocukların için sana çocuk zammı veririm" demiş patron...
Adam işe girmiş ve birkaç ay sonra da evlenmiş...
İlk yıl ikizleri, ikinci yıl üçüzleri olmuş. Patronun canı oldukça sıkılmış.
Üçüncü yılın sonunda işçinin altıncı çocuğu da dünyaya gelince dayanamamış artık, "El insaf be adam!" demiş:
"Bundan sonra zam falan yok!"
"Aman patron" demiş adam:
"Benim elimden bir şey gelmez ki, Tanrı gönderiyor bu yavrucakları..."
"Öyle mi?" diye atılmış patron:
"Tanrı yağmur da gönderiyor ama, biz yağmurluk giymesini biliyoruz..."
Yamyam baba
Baba ve oğul yamyam avlanmaya çıkarlar…
Nehrin kenarında yıkanan çok güzel bir kadın görürler. Oğlan atılır:
"Ne dersin baba, yakalayıp yiyelim mi?"
Baba bir an düşünür ve yanıt verir:
"Yakalayalım ve eve götürelim, anneni yeriz!"
İşçi ve memur kaynanası
“Ölüm yönüyle, aradaki farkı biliyor musunuz?”
Açıklayalım:
Memurun kaynanası ölünce “yedi gün izin” veriliyor…
İşçinin kaynanası ölünce, “yedi dakika” bile izin yok…
Günün şiiri
Değişen çağlar
Karıştırdım göklerde geçen düşünceleri
Çürüttüm aklın dışında olguları
İlk sezen ben oldum evrenin sancısını
Canın canlar içinde kımıldanışını
Bütün hayvan gözleri büyümüş korkunç
Bakıyorlar ötelere gecelerimden
Dişlerinde yaşamın hıncı
Dalgın adamın düşündüğüne denk
Senin için bu bitmeyen didinmedir
En üstün iyilik rüzgârda ellerimiz
Yücelikler imrenmiş, yontular kıskanmış
Kaç kez seninle değişmiş çağlar böylesine…
Kazım Atok (Varlık -1964)
Kes sakalını Bahar!
Eskişehir iş ve sosyal yaşamının tanınmış isimlerinden “Bahar Bilen” büyükbaba oldu…
Eşi Neziha Hanım da babaanne…
Bahar’a “kes şu sakalı da güzel yüzünü saklama” demiştik… Anında yanıtladı:
“Hele bir büyükbaba olayım da…”
Ve de oğulları “Deniz” ile gelinleri “Sevda”nın İstanbul’da erkek bebekleri dünyaya geldi.
“Çınar” adı konulan küçük “Bilen”e uzun ömürler dilerken, Bahar da sözünü tutsun artık diyoruz…
Günün Olayı
Aile Bakanlığı’nın yaptığı bir araştırmaya katılanların yüzde 82’si “Hiç alkol almam” demiş.
Merak ediyor insan!
“Bunların yüzde kaçı doğruyu söylemiştir?”
Günün Biberi
Çok çalışan memurun daha fazla kazanması için yol aranıyormuş…
Ne kadar fazla çalışırsa çalışsın, “İşini bilen memurdan daha fazla kazanamaz…”
Balthör
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...