Geççek Anadolu'nun kadim sözüdür!

Tarkan’ın şarkısı “Geççek” ile ilgili yaratılan algı mükemmeldi. Tarkan açısından harika bir tanıtım çalışması oldu…
Şöyle medyaya bir bakıyorum ki neler yazılmıyor neler!
Bir şarkıda kim ne isterse bulabilir.
Muhalif kanat aşırı sevinçli, İktidar kanadında troller iş başında!
Muhalif kanat bir şarkı üzerinden bir kahraman, bir kurtarıcı yaratıyor…
Ama Tarkan’dan bir Deniz Gezmiş, bir Mahir Çayan yaratma çabaları son derece saçma…
Dahası Tarkan, bir Ahmet Kaya, Fikret Kızılok, Edip Akbayram, Mahsuni Şerif değildir!
Popçudur…
Şarkıları her zaman liste başıydı…
Bir gençlik onunla büyüdü, şarkıları şovları beğenilerek takip edildi.
Ama işte hepsi o kadar!
Geççek, bu toprakların bir felsefesidir. Şarkı yenidir ama “geççek” eskidir.
Evlerimizde işyerlerimizde asılı duran o levhadaki yazıyı hatırlayın:
-Bu da geçer yahu!
Bu dünyada hepimiz her şey geçicidir!
Daha özü hiçbir şey kalıcı değildir! Ancak “geççek” diyerek beklersek, acılarımız katlanır, iyileşmemiz zaman alır!
 

GÖREVDEN ALINACAĞI 6 AY ÖNCE BELLİYDİ!

 
Milli Eğitim müdürü  Hakan Cırıt, görevden alınıp yerine Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Nesrin Kakırman, getirildi. Oysa bu değişikliği 6 ay öne Sonhaber gazetemizin yazarlarından Eskişehir’in önemli eğitimcilerinden Tarım Sayer, Ağustos ayında yazmıştı…
Alpu’daki olay “bekleyen süreci” yeniden harekete geçirerek, sonuçlanmasını sağladı.
Sayer, son yazısında atamanın nasıl olduğunu şu cümlelerle aktardı:
-Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, göreve geldiğinde “daha yemin bile etmeden” genel müdür ve daire başkanlarının neredeyse tamamını, on ilin de milli eğitim müdürünü görevden almıştı. Bu arada altı ay önce Ankara’daki dostlarımızdan Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt’ın görevden alındığını yerine Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Nesrin Kakırman’ın getirildiği duyumunu almış ve bu bilgiyi 16 Ağustos 2021 tarihli köşe yazımda paylaşmıştım.
-Ancak bu işlem o günlerde gerçekleşmedi. Çünkü bazı il milletvekillerinin “kendileriyle istişare yapılmadığı” gerekçesiyle şikayetçi olmaları üzerine Mahmut Özer “frene basmak” zorunda kalmıştı. Aradan yaklaşık altı ay geçtikten sonra Alpu’da yaşanan ve “aslında çok kişinin sorumlu olduğu” çirkin olayın faturası Hakan Cırıt’a kesilerek çok önceden duyduğumuz işlem gecikmeli olarak gerçekleştirildi.
 

KILIÇDAROĞLU’NA SORU!

 
CHP genel merkezinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Reuters'ın sorularını yanıtladı…
Kritik soru şöyleydi:
-Beş genel başkanın aynı zamanda ana muhalefet lideri olan kendisine cumhurbaşkanlığını önermesi halinde bunu kabul eder misiniz?
Kılıçdaroğlu, lafı eğip bükmedi. Şu yanıtı verdi:
-Elbette kabul ederim. Cumhurbaşkanlığı onurlu bir görev. Beş genel başkanın benim ismimi telaffuz etmesi her şeyden önce benim için onur. Ayrıca beş genel başkanın bana güven duyması anlamına geliyor, bu da benim için son derece önemli. Görev yaptığım sürede o beş genel başkana karşı sorumluyum ve onlara asla hayal kırıklığı yaşatmamalıyım!
…/…
Beş genel başkan dar bir ittifakı kapsıyor.
Hesap kitap matematik ortada! 5 Genel başkanın partisinin oylarının toplamı yüzde 51 yapmıyor. Daha fazlasına ihtiyaç var!
 

GÜNÜN SÖZÜ!

İnsanlar temiz kimsenin düşmesine, rezil olmasına sevinirler... Dostoyevski
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ