Gaye Usluer’den tartışma yaratan iddia!

CHP Parti Meclis Üyesi ve 25. 26’ncı dönem Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, geçtiğimiz günlerde bomba gibi bir iddia ortaya attı.

Dedi ki: “Kombi harıl harıl çalışıyor. Hava eskisinden daha soğuk değil. Evlerimiz ısınamıyor. Doğalgaza ne yaptınız? Bu işin hilesi nedir?”

Ardından şunu ekledi: “Yandaş basın infialde! Bir daha soruyorum. Bir daha soruyoruz. Bu ülkede yaşayan herkes soruyor. Doğalgaza ne yaptınız?”

*

İşte, Gaye Usluer’in gündeme getirdiği bu çarpıcı iddia ile birlikte, Türkiye’nin farklı illerinde yaşayan binlerce yurttaşımız aynı sorunu yaşadıklarını ve ‘geçen yıl ısınabildikleri derecelerde bu yıl ısınamadıklarını’ dile getirdi.

*

Tepkiler yükselince, pek çok televizyon kanalı, konuyu gündemine aldı ve haber bültenleri ile açıkoturumlara taşıdı; tartışma hala devam ediyor…

*

Durum böyle olunca, iddianın sahibi olan Gaye Usluer’le görüştüm ve bu kanıya nasıl vardığını sordum.

*

Kendisinin ve çevresindeki birçok kişinin aynı problemi yaşadığına vurgu yapan Usluer, şu ifadeleri kullandı:

GEÇEN YIL İLE BU YILI KIYASLADI

“Benim oturduğum ev müstakil. Kombisi yeni (geçen yıl 15 yıllık kombi kullanıyordum). Tesisatın tüm bakımını yeni yaptırdım. Bütün petekler açık ve oda termostatı var. Geçen yıl, yılın en soğuk olan kar kıyamet aylarında, termostat 24 dereceye getirildiğinde ev maksimum ısıya ulaşıyordu. Bu yıl ise Kasım ayı pek soğuk olmadı, içinde bulunduğumuz Aralık ayında da aşırı soğuktan bahsetmek mümkün değil. Ama buna rağmen bu yıl, geçen yıl kar kıyamet aylarında rahatlıkla ısındığımız 24 derecede dahi ısınamıyoruz. Ancak termostatı 26 dereceye getirdiğimizde konforlu bir ısıya ulaşabiliyoruz.

BİNLERCE VATANDAŞ AYNI SORUNU YAŞIYOR

Tabii durum böyle olunca ben de bir vatandaş olarak ‘doğalgaza ne yaptınız, bu işin hilesi nedir’ diye yetkililere sordum, bir bakıma diğer yurttaşlarımız adına da sordum. Zira böyle bir konuyu gündeme getirmemle beraber, farklı şehirlerden binlerce vatandaşımız aynı sorunla karşılaştığını belirtti.

ESGAZ MÜDÜRÜ BOTAŞ’I İŞARET ETTİ

Yaşadığım sorunu biraz daha araştırdıktan sonra şunu öğrendim. Böyle bir ısınma problemi, iki duruma göre oluşuyormuş. Bir tanesi basıncın istenen yükseklikte olup olmadığı. Bir diğeri ise yakıtın kalorifik değeri. Bu iki unsur da doğalgaz kullanıcılarıyla alakalı değil, tedarikçiyle alakalı. Bu noktada, sorunu duyurmamla beraber ESGAZ Genel Müdürü Bülent Cantürk aradı ve yaşadığım problemin ESGAZ’la ilgili olmadığını, yani bölgesel olmadığını söyledi. Tedarikçi firmanın BOTAŞ olduğunu belirtti. Buradan hareketle, basınç ya da yakıt kalorifik değerinde bir sorun varsa, bunun sorumlusu BOTAŞ olabilir.

BOTAŞ BİR ŞEYLER Mİ YAPIYOR?

Zaten yaşanan sıkıntının benden kaynaklanmadığını da, ESGAZ tescilledi. Çünkü ESGAZ ekibi evime gelerek tüm doğalgaz sistemini kontrol etti ve hiçbir sorun görmedi. Hatta Genel Müdür Bülent Bey, “size ESGAZ tesislerini gezdirmek isteriz” şeklinde bir teklifte de bulundu. Yani benim buradan anladığım, aklımı kurcalayan soru şu: BOTAŞ, yurt genelinde bir şeyler yapıyor olabilir mi?

FERYAT FİGAN SAVUNMA

Bir de şu var. Benim bu sorunu kamuoyu adına dile getirmem ve birçok vatandaşın aynı sorunu yaşadığını söylemesiyle beraber iktidara yakın kişiler ve medya organları, feryat figan ederek savunmaya geçti. Yani bu, doğal bir vatandaş şikayeti. Ortada bir sorun yoksa bu korku neden, bu denli yüksek savunma güdüsü neden?

BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM

Bakın, yaşadığımız doğalgaz sorunu ve ardından yapılan savunmalar, diğer sorunlarımız ve o sorunlarımıza karşı yapılan savunmalarla o kadar çok benzeşiyor ki… Yetkililer, işsizliğin normal değerlerde olduğunu söylüyor ancak gerçekler öyle değil. Enflasyonun normal değerlerde seyrettiği ifade ediliyor fakat cebimiz alarm veriyor. İşte, bu da aynısı. Doğalgazda görünür bir problem var, ancak iktidara yakın kişiler ve medya kuruluşları canla başla ‘her şey normal’ diyor. Ama ben bu işin peşini bırakmayacağım, kamuoyu adına gereken araştırmayı yapacağımdan emin olabilirsiniz.”

*

Gaye Usluer’in iddiasını okudunuz: Doğalgaz üzerinde bir şeyler yapılıyor, ısı değeri düşüyor, durum böyle olunca ısınmak için kombinin derecesi normal seviyenin üzerine çıkarılıyor, bununla beraber daha fazla para ödeniyor.

Bu iddia karşısında iktidara yakın isimler konuştu ve medya organlarında çeşitli tartışmalar yapıldı, yapılmaya da devam ediliyor.

Ancak yetkililerden resmi bir açıklama gelmedi.

Bu nedenle muhakkak resmi ağızdan kapsamlı bir açıklama yapılmalı ve yurttaşlarımıza tatmin edici bilgi verilmeli.

Zira açıklama yapılmayan her gün, Usluer’in iddiasını daha da güçlendiriyor!

Atilay Dalgıç’ın tiyatrosu

İki yıllık görev süresini başarıyla tamamlayan CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç, geçtiğimiz Pazar günü yapılan kongrede oyların büyük çoğunluğunu alarak bir kez daha aynı göreve seçildi ve bununla beraber güven tazeledi. Dalgıç’ın yeni dönemde yapmayı planladığı faydalı işler var. Mesela örgütlenmeyi mahallelere, yani tabana yaymak istiyor. Gençlik ve Kadın Kollarından mevcut haliyle verim alınamadığı için, daha yararlı olacak bir formül üzerinde çalışıyor. Örnekleri çoğaltabiliriz… Benim asıl dikkatimi çeken, Atilay Dalgıç’ın sandık eğitimleri anlamında uyguladığı ilginç formül. Şöyle ki… Tepebaşı İlçe Başkanlığı, sandık başında duracak tüm üyeleri bir salonda toplayıp eğitim vermedi, her mahalleye ayrı ayrı giderek eğitim vermeyi tercih etti ve azımsanamayacak kadar verim aldı. Bunun yanı sıra ne yaptı biliyor musunuz? Seçim sabahından başlayıp sandıkların adliyeye teslim edilmesine kadar geçen sürecin, etkili bir tiyatro haline getirilmesini sağladı. Yani, deyim yerindeyse oyların bekçiliğini yapan sandık görevlilerine, tiyatro oyunuyla eğitim verilmesinin yolunu açtı. Bu noktada Avukat Hüseyin Akçar’ın emeği de görmezden gelinemez; oyunun hazırlanmasında önemli katkı sundu. Fikir babasının Atilay Dalgıç olduğu, CHP ekibinin ise hayata geçirdiği bu formül, parti Genel Merkezine sunulmuş! Belki de bu formül, ileride Türkiye genelinde uygulanacak ve söz konusu ‘sandık görevlileri eğitim modeli’, Eskişehir’den çıkmış olacak!

On sekiz milyon dört yüz yetmiş sekiz bin

Büyükşehir Belediyesi tarafından olağanüstü meclis kararıyla Tepebaşı Belediyesinin 2019 yılı bütçesine 18 milyon 478 bin TL aktarılınca, bazıları hemen zıpladı: Vay efendim nasıl bütçe aktarılır, vay efendim Tepebaşı Belediyesi battı, vay efendim gezi belediyeciliği yapmasaydı falan filan… Yahu kardeşim, eleştiri yaparken objektif yaklaşmak lazım. Ne yaptı hükümet? Belediyelere gönderilen ödeneği, yüzde 30 oranında kesti! Başka? Kamu bankaları, CHP’li belediyelere kredi vermekten imtina ediyor! E, Türkiye’nin ekonomik darboğazdan geçtiğini, aklınıza gelebilecek her şeyin fahiş oranda zamlandığını, bununla beraber belediyelerin hizmet maliyetlerinin arttığını, yine krize bağlı olarak belediye gelirlerinin düştüğünü (vatandaş belediyeye olan vergi borcunu dahi ödeyemiyor) düşündüğümüzde, belediyelerin de ekonomik sorunlar yaşaması oldukça normal. İşte, Tepebaşı Belediyesine bütçe aktarıldı diye bağırıp çağıranlar, önce yukarıda anlattıklarımı ortaya koyup, sonrasında ‘gezi belediyeciliği yapıp paraları havaya saçmasalardı’ şeklinde eleştiride bulunsalardı, inanın daha inandırıcı olabilirlerdi.

Çizmelioğlu görüşmek istiyor!

AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Hakan Çizmelioğlu’nu ES TV ekranlarında ağırladık. Kamuoyunun aklındaki pek çok soruya ilişkin konuştuk; belediyelerin bütçeleri, kongre süreci, Eskişehirspor, vesaire… Programın bir bölümünde, şehrin sorunlarının çözümü için iktidar ile muhalefetin sağlıklı iletişim kurması gerektiği noktasında hemfikir olduk. Tam da bu sırada, Başkan Çizmelioğlu şunu söyledi: “Ahmet Ataç seçildikten sonra hayırlı olsun demek için aradım. Ancak görüşemedim. Bana geri de dönmedi.” Başkan Ataç, Çizmelioğlu’yla neden görüşmedi bilmiyorum. Ancak iktidar ile muhalefetin sağlıklı iletişim kurmasının şehir için her zaman faydalı olacağı kanaatindeyim.