Futbolun beyefendisi…

Şinasi Kula yazdı

30 Mart 2015 00:04
A
a
Sütiş Eskişehir
Tabii ki Ender Konca’dan bahsedeceğim anladığınız üzere. Saygın okurlarımız çok iyi bilirler ki Mustafa Kemal sevdalısı bir yurttaş olarak onun felsefesini şiar edinip, yaşam biçimimi de o değerler üzerinde sürdürmeye çaba gösteririm. Ulu önder der ki “Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim…” Sporun dışında bu vecizeyi sanata ve hayatın her alanına indirgeyecek olursak şu sonuç çıkmaz mı? İnsanoğlu çok yetenekli sporcu olabilir, müthiş boyutta bir sanatçı olabilir, ülkenin en üst seviyelerinde görevler almış yöneticilerden olabilir. Lakin işin ahlak kısmında bir sıkıntı yaşıyorsa, geldiği noktanın hiç ama hiçbir önemi kalmaz! Saygınlığı zeval almış böylesi yeteneklerin de toplumda uzun süreli değer görmeyeceği de kesindir anlaşılacağı gibi…

Ender Konca, on altı yaşından bu yana bu ülkede profesyonel futbolcu olarak yaşam sürdüren bir idoldür. Kırk üç kez ay-yıldızlı formayı gururla taşımasını bilmiş, hakkını vermiştir o formanın. Bir Anadolu takımından(Eskişehirspor), yurtdışına(Eintracht Frankfurt) ilk kez transfer olan bir futbolcudur. Fenerbahçe forması ile iki kez Türkiye Şampiyonluğunu tatmış, Eskişehirspor forması altında da Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Kupasını kazanma hazzını yaşadı. Bana arkadaşını söyle, senin karakterini söyleyeyim diye bir atasözümüz vardır. Söyleşimizde Metin Kurt ile ailecek görüşürdük, aile dostumdu dedi. O Metin Kurt ki, büyük bir bölümünün lümpen olduğuna inandığım futbolcuların, dünya görüşü bağlamında en donanımlı olanlarındandı yeryüzünde. Aktif futbol yaşamı boyunca özel yaşamında en ufak bir lekesi bulunmayan Konca, örnek bir aile babası olmuş hep. Futbolcu arkadaşlarına her daim özel yaşamda örnek olan bu insanın şu anısını duyunca gözlerimdeki yaşları zor engelledim canlı yayında… “Galatasaray ile Eskişehir’de karşılaşıyoruz. Babam İstanbul’dan her maçımı izlemek üzere Eskişehir’e gelirdi. O da tribünlerdeki yerini aldı. Takım olarak olağanüstü konsantre yani inançlı çıktık maça. Galatasaray’ın sağ bekini(yanılmıyorsam ismi Ali idi)her defasında çalımlara boğarak geçtim. Hani çim yoldurmak derler ya, tam manası ile bu yaşandı. Maçı 1-0 kazandık ve bitiş düdüğü ile binlerce Eskişehir seyircisi sahaya daldı ve saatlerce omuzlarda gezdirildik. Duşlarımızı aldık, soyunma odasından çıktım ki karşımda babam. Hiç tepki vermeden yüzüme bakıp “yazıklar olsun sana, ben seni böyle mi yetiştirdim” dedi. Çok şaşırdım ve üzüldüm, nedenini sordum babama. O yanıtını ömrümce unutmadım bundan sonra baş tacı ettim öğüdünü. Babam dedi ki; sen de profesyonelsin Galatasaraylı sağbek çocuk da öyle. Tamam, formdasın ve onu ger defasında geçtin. İyi de neden geçtiğin halde dönüp tekrar onu çalımlayıp izzetinefsi ile oynama gereği duydun? Yakıştı mı sana?

İşte Ender Konca, beyefendi bir babanın oğlu olarak ömrünün bundan sonraki evresinde hiç kimseye tepeden bakmamayı ve incitmemeyi şiar edindi kendisine. Ve bu yüzdendir ki o FUTBOLUN BEYEFENDİSİDİR…

 

Öğretmeni öküz, öğrenciyi eşek yapanlar!

Bu ülkenin bir ilinde, milli eğitim müdürlüğü tarafından ilkokul öğrencilerine dağıtılan ‘Öğretmen Öküz, Öğrenci Eşek, Doktor Tilki, Trafik Polisi Kurbağa’ adlı resimli hikâye kitaplarında, öğrencilere ve meslek dallarına hakaret edildiği iddiasıyla eğitimciler duruma tepki gösterdi. “Öğretmen Öküz” adlı kitaptaki hikâyede “Bir varmış, bir yokmuş. Sürekli saman yiyen bir öküz varmış. Su içer, saman yer, başka da bir şey yapmazmış. Ama bir gün bu öküz durup dururken öğretmen olmaya karar vermiş” şeklinde devam ediyor. “Bu kitaplar ilkokul 1, 2, 3 ve 4′üncü sınıflarda hikâye kitabı olarak dağıtılmış üstelik. Tüm öğrencilere mi verildi, hangi okulda, kaç adet dağıtıldı, ücretsiz mi geldiği bilinmiyor! Kitaplar okullara dağıtıldıktan sonra ücret talep edildi mi? Okul Aile Birliği’nden, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü para istedi mi? Bu kitapların sponsoru var mı, varsa kimdir? Bu kitaplar Milli Eğitim Bakanlığı’nın tavsiye ettiği kitaplar arasında yer alıyor mu? Bu kitaplar dağıtılmadan önce bir komisyon oluşturuldu mu ya da ilkokul çağı çocuklarına hikâye kitabı olarak dağıtılması için bir komisyon kararı var mı açıklama yok daha! Bu ülkede Cumhuriyet değerlerini aleni biçimde talan eden her türlü hayâsızlığa alıştırıldık artık. İnsanları ötekileştiren, kin ve nefret tohumlarını serpiştiren gayretlere de alıştırıldık. Toplumun büyük bir bölümü tabir caiz ise, trenlerin güzelliğini seyretmekte; “du bakalım n’olcak” diye bakmakta ya da izlemekte sadece! Öğretmeni öküz örgenciyi eşek yapan bir zihniyetten ne kadar aydınlık beklenir hiç değilse saygın okurlarımız bunun yorumunu yapsınlar…

 

OZANCA

Fethi, Nihat, Ender

Filelere gönder

Şimdilerde tadı yok gollerin

Sanırım kalmadı sizin gibi önder… Şinasi KULA

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi