Eskişehirspor’un, Başakşehir karşısında almış olduğu bu mağlubiyet beni hiç şaşırtmadı. Mutlaka nedenini merak eden okurlarım olacaktır.
2014-2015 futbol sezonu başladığında şöyle bir cümle kurmuştum “Eskişehirspor bu sezon oynayacağı tüm maçlarda alacağı menfi ya da müspet sonuçlar beni asla şaşırtmayacak” demiştim.
Bakınız, daha 4 gün önce Ziraat Türkiye Kupası’nda yedek ağırlıklı kadrosuyla, milyon dolarlık Galatasaray’a kafa tutan, geçen hafta İstanbul’da şampiyonluğun en büyük adaylarından bir olan Fenerbahçe’yi, oynadığı futbol adeta sürkülase eden bu takım değil miydi? Evet, bunların tümünü yapan Kırmızı Şimşekli futbolculardı.
Onun için diyorum ki! Eskişehirspor’un alacağı her türlü sonuç sizleri de şaşırtmasın. Alınacak bir maçla ne şampiyon ilan edelim, ne de kaybedilmiş bir maçla da küme düşmüş sayalım. Sabırlı olmaktan başka yapılacak bir şey olmadığını düşünüyorum.
Bu tür gel-gitli sonuçları tayin eden futbolculardır. Futbolcuların, anlık ve haftalık değişken performansları, belirleyici en önemli unsur olacaktır. Futbolda devamlılık esastır. Ancak devamlılığı sürekli kılabilmek içinde önemli bir kadro yapınız olmalıdır.
Öncelikle şunu belirtmek isterim. Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Eskişehirspor’u çok iyi etüt ettiğini söylemek mümkün. Özellikle orta saha ve savunmasının bir birine yakın oynaması, kazandıkları topları ayağa oynayarak sabretmeleri en önemli artıları idi. Bununla birlikte son haftaların en formda futbolcusu Sissokko ile Goran Causic ve Erkan Zengin’in bireysel performanslarına önlem alıcı savunma yapmaları, derslerine ne denli iyi çalıştıklarının önemli göstergesi diyebilirim. Tabi buna Eskişehirspor’lu futbolcuların isteksiz ve lig bitmiş izlenimi veren saha içi performansları da katkı sununca, kaçınılmaz sonda gerçekleşmiş oldu.
Futbolda en önemli etkenlerin başında oyun disiplini ve sorumluluk gelir. Eskişehirspor gibi genç ve dinamik futbolculara sahip bir takımın en önemli silahı da bu olmalıdır.
Başakşehir karşılaşmasında, bazı futbolcuların gereksiz agresiflikler göstererek sarı kart görmeleri, oyun disiplininden uzaklaşmaları, yenilen gol sonrası şuursuz ve savurgan bir futbol anlayışıyla rakibin üzerine gitmeleri Eskişehirsporlu futbolcuların eksileriydi.
Neticesinde, kaybedilmeyecek kadar değerli bir maçı kaybeden taraf Eskişehirspor oldu. Kaybedilen bu karşılaşmadan dersler çıkartılarak, hafta sonu oynanacak Kasımpaşa maçına çok daha hazır bir şekilde gitmeleri gerekir.
Özellikle Eskişehirspor’un son haftalarda oynamış olduğu pozitif futbolun ve almış olduğu olumlu neticelerin, tribünlere de olumlu bir şekilde yansıdığını görmekteyiz.
Eskişehirspor taraftarları, her şartta, yüz kişide olsa, bin kişide olsa, yirmi bin kişide olsa fark etmiyor, üzerine düşeni yapıyor ve de yapmaya devam ediyor.