Fırat kaçtı Eskişehir baktı

Eskişehirspor'la sözleşmesi sona eren yetenekli futbolcumuz Fıratcan Üzüm, Trabzonspor'la anlaşma imzaladı

19 Haziran 2019 08:35
A
a
Sütiş Eskişehir
Eskişehirspor'la sözleşmesi sona eren yetenekli futbolcumuz Fıratcan Üzüm, Trabzonspor'la anlaşma imzaladı. Genç futbolcumuz Fıratcan için hayırlısı neyse o olsun. Futbolculuk öyle zannedildiği gibi kolay bir şey değil. 20 yaşındaki genç bir futbolcu, daha ne olduğunu bile anlamadan jübile yapıyor. Hayat işte öyle çabuk geçiyor. Dolayısıyla akıllı futbolcular, çeşmeler henüz akarken, kırbasını dolduruyor. Fıratcan'ın Allah yolunu açık etsin. Ancak Eskişehirspor bu işten hiçbir çıkar sağlayamadı. Fıratcan transferinden az da olsa bir para kazanmak, futbolcularımızın, teknik personel ve kulüp emekçilerimizin borçlarının bir kısmını ödemek isterdik. Ancak biz – yine parasızlıktan – Fıratcan'ın ardından bakmakla yetindik. Şimdi birileri çıkıp şampiyonluk türküleri söylüyor. Kulübe ne kadar büyük kötülük ettiklerinin farkındalar mı acaba? Elimizdeki tek akılcı seçenek bu sene kümede kalıp, yönetime gelir getirici projelerini hayata geçirmek için süre kazandırmak olacaktır. Bırakın şimdi büyük transferleri; kadromuzu bile korumamız öyle kolay değil. İşte ispatı; Fıratcan kaçtı, Eskişehir sadece baktı... 

Kurt her odunu adam edemez 

Odunpazarı Belediyesi tarafından düzenlenen uluslararası ahşap festivalinin 5'incisi de başladı. Bu sene festival, sanki daha önceki senelerden bile daha büyük bir coşkuyla açıldı. Tabii burada Odunpazarı Belediyesi'ni tebrik ederiz. Zaman içerisinde onlarında deneyimleri artıyor ve elde ettikleri tecrübeler, her sene daha iyi işler çıkartmalarına neden oluyor. Biz gazeteciler S – 400 füzelerinin Los Angeles Sınıfı Nükleer Denizaltılardan atılan sabsonik seyir füzeleri karşısındaki etkinliğini tartışıyoruz. Olası bir İran – İsrail Savaşında kaç milyon insanın öleceğini masaya yatırıyoruz. İç politikada da işler iyi değil. 6 Mayıs Operasyonu'ndan sonra hükümetin yeni bir İstanbul mağlubiyetini kabul edip etmeyeceğini endişe ile bekliyoruz. Ana Muhalefet Partisi liderinin demir çubuk ve zincirler taşıyan gerici bir grup tarafından döve döve öldürülme riski atlattığını bile unuttuk. Sanki 10 yıl önce oldu bu olay... Her yerden iflas çığlıkları yükseliyor. Üzerine benzin döküp kendini diri diri yakan esnafın haberleri içimizi karartıyor... Allah için özgürlüklerimiz de var; mesela hükumetimizi övme özgürlüğüne sahibiz. Yahut sırf AK Partili olmadığı için bir Trabzonluya 'Pontus' deme hakkımız da var. Öyle enseyi karatmamak lazım yani... Şimdi birileri çıkmış Odunpazarı Belediyesi'nin sanata yaptığı yatırımların gereksiz masraf olduğunu ileri sürüyor. Uçan sarayları "İtibardan tasarruf olmaz" diye savunanlar, Eskişehir'in bir sanat başkenti hâline gelmesini eleştiriyor. Sayın Kazım Kurt odunu bile sanat eserine çevirtebilir gerçi... Ancak memlekette öyle yontulmamış keresteler var ki, onlara laf anlatabileceğini hiç zannetmiyorum.

Büyükerşen'in ACI GÜNÜ

Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları denildiği vakit ilk akla gelen isimlerden biri olan Yener Büyükerşen, biricik eşini kaybetti. Bir dönem komşumuz Afyonkarahisar'da Vali Yardımcılığı yapan ve yine rahmetle andığımız Özer Turay'ın da ablası olan merhume Nurhan Büyükerşen'e Allah'tan rahmet dileriz. Büyükerşen ailesine ve Tiyatro Camiasına da sabır ve baş sağlığı dileriz...

Tahmin ettiğim gibi oldu 

Sayın Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım arasında geçen canlı yayının seçimin neticelerine tesir etmeyeceğini ileri sürmüştüm. Sanırım tahminlerimde yanılmamışım. Öncelikle bu tip programlarda vatandaşın gerçekleri aramadığını aklımızda tutmalıyız. Türkiye öyle kamplaştı ki, kimsenin "Gerçek nedir?" sorusuyla ilgilendiğini düşünmüyorum. İnsanlar oy verecekleri adayın nerelerde yanlış yaptığıyla ilgilenmiyor. Hatta rakip adayın güzel sözlerine de iltifat etmiyor. Programdan önce her iki taraf da kendi zaferini ilan edecek demiştim. Tam da dediğim gibi oldu. İmamoğlu taraftarları, Yıldırım'ı ezdiklerini, Yıldırım taraftarları da İmamoğlu'nu madara ettiklerini savundu. Sonuçta kimse kimseyi ezmedi veya madara etmedi. İşin doğrusu her iki aday da bir hayli gergindi. Dolayısıyla iki aday da canlı yayının galibi olamadı. Bu tip programlarda adayların ne dediğinden ziyade, mimikleri ve jestleri etkili olur. Rahat olan aday sempati kazanır. Ancak hem İmamoğlu, hem de Yıldırım gergindiler. Gerginlikleri öylesi ileri boyuttaydı ki, yüzlerinden bile okunabiliyordu. Eğer taraflardan biri rahat olsa, rakibinin bir sözüne bıyık altından gülse, ortaya çıkıp iki şaka yapsa, programdan avantajlı bir şekilde ayrılabilirdi. Sonuç olarak iki aday da rakiplerinin gerginliğinden faydalanamayacak kadar gergindi.


 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
Yener Doğançay 20 Haziran 2019 08:17

Eskisehir bitmiş siz hikaye anlatıyorsunuz.

1 0 Cevap Yaz
Kadir 19 Haziran 2019 14:43

Fıratcan gibi karekteri alt seviyelerde olan bir oyuncudan kurtulduğumuza sevinmemiz lazım..

3 5 Cevap Yaz
İsmail 19 Haziran 2019 11:25

Kılıçdaroğlu'na saldıranların gerici olduğunu nereden çıkardınız .

11 4 Cevap Yaz
tabi

doğru dedin. kemal kılıçdaroğlu'na saldıranlar terörist.

5 11
İsmaile cevap

bu seni neden rahatsız etti? saldıranın gerici yobaz olduğunu dünya biliyor ..

2 7
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi