Ferhan Şensoy'un Eskişehir hikayesi!

Kazancı Yokuşu…
Kahraman Bakkal Süpermarkete karşı…
Falınızda Rönesans var…
Kalemimim sapını gülle donattım…
Eşeğin fikri…
Usta tiyatrocu Ferhan Şensoy’un aklımda kalan kitaplarının isimlerini size aktarmaya çalıştım.
Bugün size Ferhan Şensoy’un farklı bir kitabını anlatmaya çalışacağım…
-Ne zaman Anadolu´ya turneye çıksam, otelden otele gezdirdiğimiz, biraz hüzünlü, biraz yalnızlık dolu turneciliğimizin başından kimi ilginç olaylar geçer. Otelcilik konusunun, inşaatı tamamlamak ve kapıya mümkünse beş (uyduramadık yan gitti dört, belki üç) yıldız çakmaktan ibaret olduğu sanılan ülkemizde, elbette her otelde serüven yaşanıyor…
Ferhan Şensoy’un “oteller” kitabının arka kapağında yukarıdaki cümleler yer alır. Usta tiyatrocu, ömrünün bir dönemini otellerde geçirdi. Turneden turneye koştu. Bu koşuşturma sırasında otellerdeki aksaklıkları, başından geçen olayları ufak notlara iliştirdi ve bir köşede biriktirdi.
Daha sonra da hepsini kitaplaştırdı.
Ankara, İzmir, Diyarbakır, Paris, Londra, Münih ve elbette Eskişehir gibi dünyanın pek çok yerinde kaldığı otellerde yaşadıklarını anlatıyor.
Usta tiyatrocunun başına olmadık işler geliyor. Banyosunda sabun olmayan otel, arabasını park ettiğinde bavullarını kimsenin almaya gelmemesi…
Bozuk olan duşun beş kez tamir edilmesine rağmen yapılmaması, gibi pek çok konuyu anlatıyor oteller kitabı…
Kitabı okuyanlar nerede hangi otelde kalınmaması gerektiğine dair bir fikir de elde etmiş oluyor.
“Oteller” kitabında, pek çok otel eleştirilirken çok az otelden övgüyle bahsediliyor. Ferhan Şensoy’un kaldığı ve övdüğü otellerden biri de Eskişehir’dedir. Şensoy, turne için Eskişehir’e geldiğinde hep aynı otelde kalır.
Şensoy’un tercihi Porsuk Otel’dir. Şensoy’un Porsuk Oteli sevmesinin tek nedeni vardır. Saat gece yarısını geçtikten sonra ızgara et istemiştir. Anında istediği servis odasına gelmiştir. Şensoy’un yolu yıllar sonra bir kez daha Eskişehir’e düşer. Şensoy’u getiren organizasyon kendisine daha lüks bir otel ayarlar. Usta oyuncu saat gece yarısını geçtikten sonra “ızgara et” ister. Aldığı yanıt kısa ve nettir: “Mutfağımız kapandı”
(NOT: Bu yazıyı 2013 yılında yazmıştım. Şensoy’u bu yazıyla anmak istedim)
…/…
Ferhan Şensoy tiyatronun bir büyük ustasıydı. Sadece oyunculara değil, seyircilere de ilham verdi…
Bir ekoldü…
Tiyatroyu milyonlara sevdiren bir isimdi…
Asla silinmeyecek oyunlara imza attı.
Onun oyunlarını izlediğim için kendimi şanslı sayan isimlerden biriyim…
Büyük bir kayıp! Ailesinin sevenlerinin başı sağolsun.
 

FİDEL’DEN MAAŞ DA ALDI!

 
Ferhan Şensoy’un "Şans Kapıyı Kırınca" filmi gerçekten bir harika! Küba'daki çekimleri sırasında Fidel Castro'nun Ferhan Şensoy ve ekibine maaş bağladığını çoğu kimse bilmez.
Maaş olayını filmin oyuncularından İlkay Saran olayı şöyle anlatıyor:
-Ferhan ile 'Şans Kapıyı Kırınca' filmini çekmek üzere Küba'ya gittik. Bir gün sette çalışırken Fidel Castro tarafından görevlendirilen bir adam bize zarflar getirdi. Zarflarda yönetmen Ferhan Şensoy için 20, oyuncular için 10, teknik ekip için de 5'er dolar vardı. Ferhan Şensoy parayı kabul etmeyip gönderdi. Tabii biz de geri verdik. Ancak para, şöyle bir notla sete geri gönderildi: 'Topraklarımda çalışan hiçbir işçinin emeği karşılıksız kalamaz. Ülkemde çekim yaptığınız için teşekkür ederim. Fidel Castro'...
Fidel Castro'nun bu notundan çok etkilenen Ferhan Şensoy ve bizler parayı kabul ettik. Sonra da paranın hepsini toplayıp Küba'daki bir tiyatroya bağışlamıştık.
 

BÜYÜK TAARUZDA GAZETELER NE YAZDI?

Günümüzdeki gazetelerden bahsetmiyorum…
Atatürk’ün  “ordular ilk hedefiniz Akdeniz” emrinin ardından, gazeteler neler yazdı. O dönemde Eskişehir’i de ilgilendiren haberler son derece ilgi çekiciydi.
…/…
Tevhidiefkâr gazetesinin manşeti “Yunanlılar Eskişehir’i tahliye ettiler” şeklindeydi. Haber şöyle: Yunanlılar Eskişehir'i tahliye ettiler. Düşmanın, cephesinin kilidi olan Afyonkarahisarı'nın zaptı üzerine bütün cepheleri sarsıldı. Dumlupınar da ordumuz tarafından işgal edilmiştir. Düşman Afyonkarahisar meydan muharebesinde yedi bin zayiat verdi. Ordumuz bütün cephe üzerinden taarruza geçerek düşmanı takibe başlamıştır.
***
Vakit, gazetesi süslü çerçeve içinde verdiği haberinde şu ifadelere yer veriyor: Yunanlılar şimendifer hattı boyunca ricat etmektedirler. Son haberlere göre Eskişehir de kahraman ordumuz tarafından işgal edilmiştir
Bir de Peyamı Sabah gazetesi var. Gazetenin başyazarı meşhur Ali Kemal’in yazısından kısa bir bölüm aktaralım: Kuvayı Milliye, Afyon'dan sonra Eskişehir, Kütahya, Bursa vesaireyi kurtarsa da silahla zafere ulaşılamayacağı görüşümüzü değiştirmeyiz. Avrupa'nın nâzım ve hâkimi devletlere karşı Anadolu'da Türk hâkimiyetini devam ettirmek eski zamanlarda olduğu gibi kılıçla, kuvvetle mi olur?
…/…
Aradan tam 99 yıl geçti…
Gazetelerde yazılanlara bir bakın…
Ali Kemal’ler, azalıyor mu çoğalıyor mu?
 

GÜNÜN SÖZÜ!

İnsanların kötü olduğunu görmek beni şaşırtmıyor ama bu yüzden hiç utanmadıklarını görünce hayretler içinde kalıyorum... Goethe
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ