Sayın Tuç da – Tıpkı diğer yöneticilerimiz gibi – iyi niyetle göreve gelmiş, elini taşın altına koymuş bir isimdi.
Eskişehirspor yönetimindeki isimler birbiri ardına istifa ediyor. Son olarak kulübün Başkan Vekili Serhat Tuç, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Kulübün önce kongre kararı alıp sonra bunu iptal etmesini eleştiren Tuç, yaptığı açıklamada, "Takımın kongreye gitmesi gerekiyordu. İstifam bundan dolayıdır. Başkan ve yönetimdeki bazı isimlere tepkiliyim" ifadelerinde bulundu. Serhat Tuç, Eskişehirspor yönetiminden istifa eden ilk isim değil. Bilindiği gibi daha önce Mete Yılmaz da görevinden istifa etmişti. Üstelik anlaşıldığı kadarıyla Serhat Tuç, son istifa eden yönetici de olmayacak. Sayın Tuç da – Tıpkı diğer yöneticilerimiz gibi – iyi niyetle göreve gelmiş, elini taşın altına koymuş bir isimdi. Ancak iyi niyet, bazı sorunların çözülmesine yetmiyor. Bunu gören pek çok kişi, yönetimin acilen istifa etmesi gerektiğini, derhal Eskişehirspor'un kongreye gitmesi gerektiğini söylüyor. Son olarak Eskişehir Dernekler Federasyonu da yönetimi istifaya davet etti. Yöneticiler kamuoyunun istifa baskısına ne kadar dayanır bilemeyeceğim. Ancak anlaşılan o ki Eskişehirspor yönetimindeki yaprak dökümü devam edecek...
Sanayicinin işi çok zor
Eskişehir Sanayi Odası'nda plastik ve kauçuk sektörünün sorunları masaya yatırıldı. Toplantı öncesinde görüşlerini ifade eden ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş – Her zaman olduğu gibi – büyümekten, ancak ihracata dayalı olarak büyümekten bahsetti. Özel olarak plastik ve kauçuk sektörünün sorunları hakkında fazla bir bilgim olmadığını itiraf edeyim. Ancak sanayicilerimizin genel sorunlarının dağlar gibi yığıldığının hepimiz farkındayız. Sanayicilik öyle bir şey ki büyümezseniz küçülürsünüz. Ancak ülkemizin geldiği noktada bırakın büyümeyi, küçülmeyi bile bir başarı olarak kabul etmek lazım. Petrol ürünlerine ve enerjiye hemen her hafta gelen zamlar ortada. Eskiden de bu tip ürünlere zam gelir, ancak bir kere zam geldi mi, 4 – 5 ay bir daha zam olmazdı. Böylece sanayicilerimiz – En azından – 4 – 5 aylık planlamalar yapabilirdi. Şimdi her hafta planlarını değiştirmek zorundalar. ESO Başkanı Kesikbaş, belki de Cumhuriyet döneminin en ağır ekonomik krizinde görev başına geldi. İşinin çok zor olduğunu biliyoruz. Allah kendisinin de sanayici arkadaşlarının da yardımcısı olsun.
Çiftçimize hayırlı olsun
Eskişehir Şeker Fabrikası, düzenlenen bir törenle sezonun ilk pancar alımını gerçekleştirdi. Pancar üreticilerimize hayırlı uğurlu olsun. Ülkemizdeki önemli tarım sorunlarından biri de milli bir şeker üretim politikamızın olmaması. Her ne kadar 'Yerli ve Milli yolcu uçağı' gibi masallara muhatap olsak da yerli ve milli olan bir kesme şekeri bile üretmekten aciz hâle geldik. Genellikle mısırdan yapılan bir takım yabancı kökenli tatlandırıcılarla hem ekonomimizi hem de sağlığımızı tehlikeye atıyoruz. Bütün bunların üzerine bir de şeker fabrikalarının satılması tehlikesiyle karşı karşıyayız. Daha önce de Türkiye genelinde pek çok şeker fabrikası satılmıştı. Yapılan özelleştirmeler neticesinde o şeker fabrikaları en geç iki sene içinde kapanmıştı. Tabii şeker fabrikasını satın alanlar, fabrikanın bütün taşınmazlarını satıp, kıymetli arazilere apartmanları dikip köşeyi dönmüştü. Ancak hem fabrika işçileri hem de pancar üreticileri 'pejmurde' olmuşlardı... Şimdi aynı tehlikeyle Eskişehir karşı karşıya. Gerçi seçimlerden önce şeker fabrikasının satışına ilişkin projeler rafa kaldırıldı ancak yine de uyanık olmak lazım. İsmet İnönü'nün dediği gibi, "Eşkiyanın ne yapacağı belli olmaz!.."