Yukardan bakınca Millet Bahçesi, Eskişehir’in ortasında bir vaha gibi karşımıza çıkıyor.
Şehirler betona teslim olurken binaların ortasında böyle yeşil alanlara her zamankinden daha fazla ihtiyaç var.
Millet Bahçesi’ni en iyi anlatan fotoğraflardan birisini sizlerle paylaşıyorum. Sosyal medyada çok sık kullanılıyor.
Ne yazık ki fotoğrafı çeken kişinin ismini öğrenemedim.
Bu fotoğrafta sadece millet bahçesi yok!
Eski Hava Hastanesi de var! Uçak şeklindeki hastane binası ve çevresindeki ağaçlar bölgeye ayrı bir güzellik katıyor.
Millet Bahçesi ve Hava Hastanesi birleştirilebilir. En azından bu fotoğraf zaten “
birleşik bir yeşil alanı” gösteriyor! Böylelikle şehir merkezinde çok daha büyük bir yeşil alan elde edilebilir.
AK Partili Meclis üyemiz Orhan Durmuş ve CHP’li Meclis üyemiz Nuray Akçasoy ve gazeteci arkadaşlarımızla birlikte ES TV’de yaptığımız Eskişehir’in Nabzı programında bu konuyu sanırım son 2 yılda en az 5-6 kez gündeme getirdim. Meclis üyelerimiz de bu konuyu notları arasına aldı. Şimdi siyasetçilerimizin de bu konuyu gündeme getirmesi ve değerlendirmesi Eskişehir’in gelecekteki en önemli kazançları arasında…
Şehri yönetenlerin bu öneriyi düşünmeleri gerekir. Olmayacak bir iş değil! Kolaylıkla yapılabilir.
Eskişehir’in önemli kazanımlarından biri olabilir!
65 YAŞ GÜNAH KEÇİSİ!
Normalleşmeyi beceremiyoruz.
Anormaliz, sizin anlayacağınız!
Arkadaşlarımız “
normalleşme kararı ve virüs haritasıyla ilgili” sokakta vatandaşların görüşünü almışlar.
Erdal Cankılıç, bundan sonra olacakları sıralamış. Ama sanırım canı çok yanmış olacak ki “
65 yaş üstünün günah keçisi” ilan edileceğini söylüyor…
Bakın vatandaş Erdal Cankılıç ne diyor:
- Tedbirlerimizi almamız lazım. Almazsak sarıdan kırmızıya çıkar kısıtlama gelir. Zaten bütün kabahati 65 yaş üstüne bıraktılar.
- Bir şey oldu mu 65 yaş içeri.
- Bir senedir ben içerdeyim. Ne yapacağımı şaşırdım. Buna çare bulsunlar.
- Herkes de tedbirini alsın. Kapanmasını istemem artık. Ama millet de biraz serbestlik bulunca hurra diye çıkıyor, maskeler kollarda.
YALAN SÖYLEYİN EN ÇOK SİZİ SEVERLER!
Başlığa mutlaka itiraz edeceksiniz! “Hayır, gerçekleri severiz” diyeceksiniz. Ne yazık ki toplumun büyük
çoğunluğu gerçekleri sevmiyor, gerçeklerle yüzleşmek istemiyor!
Charles Bukowski madde madde açıklıyor bu durumu:
İnsanlar kandırılmak istiyor.
Gerçeklikten, yaşamaktan korkuyorlar çünkü.
Bu yüzden hep televizyon izleyip fal baktırıyorlar.
Onlara yalan söylerseniz sizi severler, en çok sizi severler.
Gerçekleri hatırlatırsanız sizden uzaklaşırlar, bazen nefret bile ederler.
GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ!
SAKARYA CADDESİ’NDE BİR FIRIN!
Fotoğraf 1930’lu yıllara ait, Sakarya Caddesi’nde çekilmiş. Soldaki işyerinde “Halk kıraathanesi” yazıyor. Sağ tarafta ise bir “Ekmek Fabrikası” Kuruluş tarihi olarak 1928 yazılmış…
Kıraathaneye ve fırına giren insanların büyük çoğunluğu kravatlı! Esnafın ise hepsi önlüklü! Günümüzde bu giyim tarzına pek rastlamıyoruz!
SEVMEDİĞİMİZ İŞTE NEDEN ÇALIŞIYORUZ!
Reklamın en önemli özelliği nedir biliyor musunuz?
Asla ihtiyacınız olmayan bir ürünü size ihtiyacınızmış gibi göstermek! Reklamlar insanları
gerek duymadıkları arabaların ve kıyafetlerin peşinden koşturuyor.
İşte bu reklamlar nedeniyle kuşaklar boyunca insanlar nefret ettikleri işlerde çalışıyor. Tek bir nedeni var…
Gerçekte ihtiyaç duymadıkları
eşyaları alabilmek için!
VALİLERDEN 5 İSTEK!
Halife Ömer valilerinden 5 önemli istekte bulunmuş:
1. Kapıcı asla kullanılmayacak!
2
. Lüks elbiseler giyerek halktan ayrılmayacak…
3. Maaşla yetinip Beytülmale dokunulmayacak!
4
. Bana çok ayrıntılı mektuplar yazılıp, bilgilendirmeler yapılacak!
5. Rüşvet alan affedilmeyecek!
++++
MİNİ ÖYKÜ!
KIYAMET NE ZAMAN KOPACAK!
Bir adam Peygamberimize gelerek, şu soruyu sordu:
-Kıyâmet ne zaman kopacak?
Yanıt:
-Emanet zayi olduğu zaman kıyâmeti bekle!
Adam bunu anlamadı tekrar sordu:
-
Emânetin zayi olması nasıl olur?
Peygamberimiz:
-İşler ehil olmayan kimselere verildiği zaman kıyâmeti bekle!
SAYFANIN SÖZÜ!
Körler ülkesinde tek gözü olan adam kral olur.
-Minority Report-