Eskişehir ilizyonu!

Yalan…
İğrenç, aşağılık, kötü bir kelime gibi görüyoruz. Kime sorarsak soralım yalanı sevmez, yalandan nefret eder…
Gerçek, böylemi mi?
Yalansız duramayız. Yalanı çoğaltıp, yayanlara sempatiyle bakan bir toplum halini aldı…
İşin bir de biz gazetecileri ilgilendiren boyutu var…
Yalan haberler!
Medyada yalan haberlere dikkat edin! Bir kez yazılıyorsa, “yanlış” der geçersiniz…
Ama tekrar ediliyorsa işte o zaman bir nedeni vardır. Boşuna değildir!
Sürekli aynı yalanı duymak, aynı yalan haberleri okumak bir süre sonra o yalana inanmanızı sağlar…
Buna gerçek ilizyonu denir. Bütün insanlarda etkilidir.
Kurtulmak çok zordur ve tek bir çaresi vardır.
-Yalana kulağınızı tıkayın!
Sizi esir alma sına izin vermeyin.  Elbette günümüzde bunu pek az insan yapabiliyor…
Eskişehir, Büyükşehirler içinde en şirin olan şehir…
Eskişehir’de siyasetçilerimiz, şehirdeki yöneticilerimiz. Herkes kendi elinde sihirli değnek olduğunu sanıyor. Hokus pokusla işlerin düzeldiğini iddia ediyor…
Şehirde bunca olumsuzluk var hiç kimse sorumlu değil! Elindeki sihirli değneği kullanarak, sorumluluğu başkasının üzerine atıyor.
İşte buna Eskişehir ilizyonu diyoruz...
Büyüleniyoruz ve sihirbazı çılgınca alkışlıyoruz.
 

DOĞADAKİ HUZUR!

CHP İl Başkanı Recep Taşel, sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğraf dikkat çekici…
Doğadaki huzur…
Taşel, fotoğrafla birlikte şu notu paylaşıyor:
-Han İlçemizin Peçene köyünden Osman Sezer, 10 ineği var…
Oğluyla birlikte hayvan sayılarını çoğaltmayı düşünürken şimdi elde olan 10 adet ineği kesime göndermemek için mücadele ediyor. Oğlu köyü bırakıp Bursa’ya gitmiş ve şu anda işsiz.
…/…
Osman Sezer umarım mücadelesinde başarılı olur…
Bu arada işsiz kalan oğlunun da köye geri dönmesinde fayda var. Babasıyla birlikte çalışırsa ineklerini çoğaltma şansları olur…
 

ELLERE DİKKAT!

Ellerimiz…
Her gün milyonlarca mikrop, bakteri ve virüs ile temas ediyor…
Farkında olmadan da ellerimizi vücudumuzun çeşitli yerlerine sürüyoruz. Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Kuşku, bu konuda bir istatistiği paylaşıyor…
1 saatte…
Göz ve burnumuza üçer defa…
Ağız, yanak, saç ve çenemize ise dörder kez dokunuyoruz.
Her dokunuş, eğer ellerde mikrop varsa, ağız, burun ve göz aracılığıyla bize bulaşması anlamına geliyor!
Şu sıralar bilinmeyen bir salgın var…
İnsanlar yataklara düşüyor. Bir ara domuz gribi diyorduk. Çabuk unuttuk! Hastalananlar kolay iyileşemiyor…
Aman dikkat!
 

KİTAPTAN!

Cahilsin; okur, öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur.
Mahur Beste / Ahmet Hamdi Tanpınar
 

GÜNÜN SÖZÜ!

Sular hep aktı geçti Kurudu vakti geçti Nice han, nice sultan Tahtı bıraktı geçti Dünya bir penceredir Her gelen baktı geçti. Yunus Emre
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ